Gül: Acı ve ıstırap çekiyorum
17 Ekim 2014 09:25 tsi
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül görevinden ayrıldıktan sonra ilk röportajını Suudi El Hayat gazetesine verdi. Gül, Suriye meselesinden sevdiği şehirlere, laiklikten IŞİDe kadar birçok konuda soruları yanıtladı.
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, görevinden ayrıldıktan sonra ilk röportajını Suudi El Hayat gazetesine verdi, Ateşli, coşturucu konuşmalar yapmanın ne Türkiyeye ne de Müslüman dünyasına bir yararı olduğuna inanıyorum dedi.
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül görevinden ayrıldıktan sonra ilk röportajını Suudi El Hayat gazetesine verdi. Gül, Suriye meselesinden sevdiği şehirlere, laiklikten IŞİDe kadar birçok konuda soruları yanıtladı. Röportajı yapan Hassan Charbel Sorulara halen diplomatik yanıt veriyorsunuz deyince Gül Ateşli, coşturucu konuşmalar yapmanın ne Türkiyeye ne de Müslüman dünyasına bir yararı olduğuna inanıyorum. dedi. Gül, özetle şunları dedi:
En zoru Köşktü
- Hapis de yattınız muhalefette de bulundunuz, Cumhurbaşkanlığı Köşkünde de yaşadınız. Hangisi daha zordu? (Gül, 12 Eylülde bir süre tutuklu kalmıştı)
Cumhurbaşkanlığı Köşkü en zoruydu. Herkesi temsil ediyorsunuz. Bunun farkında olursanız cumhurbaşkanlığı en zorudur. Farkında olmazsanız kolaydır.
- Cumhurbaşkanlığınızın son günü ne hissettiniz? Emekli mi olacaksınız, partiye geri mi döneceksiniz?
Onur ve gurur duydum, özellikle de eski dostum olan bir arkadaşıma görevi bıraktığım için. Partinin kurulmasına katkıda bulundum. Dönmem doğaldır.
İlk AK Parti hükümeti..
- Türkiye bu çalkantılı bölgede nasıl istikrarlı kalabildi?
İki sebebi var. Birincisi halkın tercihlerine saygı duyulması. İkincisi ise ekonomik istikrar. Liderliğim altındaki ilk Ak Parti hükümeti doğru ve disiplinli ekonomik kararlar aldı. Takip eden hükümetler de bunları devam ettirdi.
Ayırıcı özelliğim ılımlılık
- Sorulara halen diplomatik yanıt veriyorsunuz Dışişleri Bakanı olduğunuz dönemdeki gibi.
Ateşli, coşturucu konuşmalar yapmanın ne Türkiyeye ne de Müslüman dünyasına bir yararı olduğuna inanıyorum. Hem Avrupada hem Arap dünyasında yaşamış olmak herhalde kişiliğime de yansıdı. Baskı ve kontrol insanlar için problem yaratır toplumlarda kutuplaşmaya sebep olur. Siyasi kimliğimin ayırıcı özelliği ılımlılık.
- Hiç kimsenin ölüm emrini verdiniz mi?
Bu hiçbir zaman olmadı. Bu nedenle vicdanım rahat ayrıldım. Şimdi insanların içinde rahat ve güvenli dolaşabiliyorum. Başkalarının öldürülmesini emreden insanların haline bir bakın.
Atatürk resmi olması doğaldır
- Türkiyede bazı çevreler laikliğin Ak Parti iktidarında tehlikede olduğunu söylüyor?
Anayasayı değiştirmedik. Sadece laikliğin yanlış anlaşılmasından kaynaklanan bazı hataları düzelttik. Başörtüsü gibi.
- Türkiyede Atatürkün fotoğrafları halen asılı?
Tabii ki. Atatürk cumhuriyetin kurucusudur. Fotoğraflarının her yerde olması doğaldır.
Acı ve ıstırap çekiyorum
- Kahire ile Ankara arasındaki gerilimi nasıl yorumluyorsunuz?
Mısırla Doğu Akdenizde iki elmanın yarısıyız. Her zaman Mısırın güçlü olmasını isterim. İki ülke arasında olan bitenlerden acı ve ıstırap çekiyorum. Sorunu çözmek ve yaraları sarmak için ben de adımlar attım, girişimlerde bulundum.
Suriyede siyasi çözüm aranmalı
- IŞİD tehlikesine karşı bir ittifak kuruldu. Türkiye buna katılmak için ne istiyor?
Buna şu anki hükümet karar verecek. Bütün sorunlar siyasi ve diplomatik olarak çözülmeli.
- Yani Suriyede siyasi bir çözüm mü aranmalı?
Bunun üzerinde çalışılmalı. Silahlı gruplara karşı tabi ki mücadele verilmeli ama terör bataklığı Suriyede siyasi bir çözüm bulunarak kurutulabilir.
- Esadın kriz yönetimini nasıl buluyorsunuz?
Ona defalarca mesaj gönderip Yarın reform için çok geç olur dedim. Ama dinlemedi.
- Suriyedeki savaşın Sünni - Alevi kavgası olduğunu düşünenler var.
Şii-Sünni gerilimi tarihi bir gerçek. Nasıl Katolikler ve Protestanlar bu kadar savaştıktan sonra bunu başardı biz de başarabiliriz.
- Bu örnek Batının dini devletten ayırması sayesinde başarıya ulaştı.
Bizim de bunu yapmamız lazım. Mesela ben sünniyim, ama kötü bir sünniyi doğru ve dürüst bir Şiiye tercih etmeli miyim? Hükümetleri yönetenler parti liderleri dini kimlikleriyle kararlar vermemelidir.
Tek sevinen bendim
- Hangi tür kitapları okuyorsunuz? Orhan Pamuk okur musunuz?
Tarih ve siyaset kitaplarını okurum. Klasik Rus romanlarını severim. Dostoyevskiyi severim. Orhan Pamuku okurum. Nobel Ödülü aldığında tek sevinen yetkili bendim çünkü kendisi muhalifti. Sonuçta Türk edebiyatını dünyaya tanıtan bir elçi. Benden farkı düşünüyor olması önemli değil.
- Hangi şehirleri seversiniz?
İstanbulun özel bir anlamı var. Londrayı seviyorum. Orada okudum ve ilk gördüğüm yabancı şehir. Pragın insanları duygusal olarak etkilediğini düşünürüm. Budapeştede Tuna Nehrine bakmak huzur verir. Kudüsün Eski Şehir kısmını seviyorum. Mekke ve Medine diğerleriyle kıyaslanamaz.
Bir lider şeffaf olmalı
- Siz Anadolunun çok muhafazakar bir bölgesinde doğdunuz. Batıda eğitim gördünüz. Müslümanların Batı ile bir problemi olduğunu düşünüyor musunuz?
Ben problem görmüyorum. Benim inancım başkalarının fikirlerini, hareketlerini ve inançlarını değiştirmemi gerektirmiyor. Dini liderler ya da siyasetçiler, eğer iyi yönetirler, doğru davranırlarsa zaten dinin emrini yerine getirmiş olurlar. Liderler için başkalarını kabul etmek çok önemlidir. Bir lider şeffaf, güvenilir olmalı, sorumluluk kabul etmeli. Bunlar bizim inancımızı en iyi anlatan özellikler. Aşırılık ve baskı dinimizde yoktur. İslamın demokrasiyle hiçbir problemi yok.
Vatan
Bu haber 875 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle