Ali İsmail Korkmaz davası 26 Kasım'a ertelendi

9 Ekim 2014 16:07 tsi
Mahkeme, sanık avukatlarının mevcut görüntülerin Emniyet Genel Müdürlüğü veya yurt dışından başka bir kurum tarafından tekrar incelenmesine ilişkin taleplerinin reddine karar vererek, duruşmayı 26 Kasım'a erteledi

Üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz'ın, Eskişehir'deki Gezi Parkı odaklı eylemde darbedilerek hayatını kaybettiği iddiasıyla açılan davanın 4. duruşmasında, sanık avukatlarının olaya ilişkin görüntülerin Emniyet Genel Müdürlüğü veya yurt dışından başka bir kurum tarafından incelenmesine yönelik talepleri reddedildi.

Duruşma verilen aranın ardından devam etti. Savcı, TÜBİTAK'tan  alınan raporlar ve Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'nun düzenlediği rapora herhangi bir itirazlarının bulunmadığını belirtti.

Yargılamanın geldiği aşama itibariyle toplanan deliller karşısında esas hakkında mütalaa hazırlanması için dosyanın yoğun kapsamı gözetilerek cumhuriyet başsavcılığına tevdi edilmesini talep eden savcı, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamını, tutuksuz sanık polis memuru Yalçın Akbulut'un da tutuklanmasını talep etti.

Hakimin söz verdiği baba Şahap Korkmaz, "Gerçek katillerin hak ettikleri cezaları almalarını istiyorum" dedi.

ÇOCUĞUMA TOKAT BİLE ATMADIM

Anne Emel Korkmaz da olayla ilgili görüntüleri izleyemediğini, ancak herkesin izlediğini belirterek, "İzleme şansımız olamaz. Ben 19 yaşına kadar büyüttüğüm çocuğuma tokat bile atamazken siz bu katillerin nasıl vurduğunu gördünüz. Adil yargılama olmasını ve hak ettikleri cezayı almalarını istiyorum" diye konuştu.

Ali İsmail Korkmaz'ın avukatlarından Özlem Şenabay, Adli Tıp Genel Kurulu raporunda zalimane tavırla Ali İsmail'in öldürülmesinin söz konusu olduğunu öne sürdü.

Korkmaz'ın avukatı Ayhan Erdoğan da sanıkların polislik yapmadığını iddia etti.

"SUÇ İŞLESEYDİ ZATEN GÖZALTINA ALINIP SAVCILIĞA SEVK EDİLİRDİ"

Ali İsmail Korkmaz'ın suç işlemediğini ifade eden Erdoğan, "İşleseydi zaten gözaltına alınıp savcılığa sevk edilirdi. Bir polisin görevi darp edilen kişiyi darp edenlerin elinden alıp darp edenleri gözaltına almaktır. Ama tam tersi darp girişimine birlikte devam edilmiştir. Sanık polislerin tamamı bir husumet içinde Ali İsmail Korkmaz'ı darp edip ölümüne neden olmuştur. Kasten adam öldürmenin nitelikli hali diyebileceğimiz bir suçun içinde yer almışlardır. O nedenle de Yalçın Akbulut'un tutuklanmasını özellikle talep ediyoruz" diye konuştu.

SANIK, PSİKİYATRİST TALEP ETTİ

Tutuklu polis memuru Mevlüt Saldoğan, hakkındaki iddiaları reddederek "Canavarca hisle hareket etmedim. Üç gündür toplam 72 saattir görevde olduğumu, her türlü saldırıya, hakarete uğradığımızı, psikolojik durumumuzun göz önünde bulundurulmasını talep ediyorum. Gerekirse psikiyatrist talep ediyorum. Bizim bu boyutumuz da değerlendirilsin" şeklinde konuştu.

TÜBİTAK ve Adli Tıp'tan gelen raporlarda taleplerin hiçbirisine cevap alamadıklarını o nedenle de raporların ikisini de kabul etmediklerini ifade eden Saldoğan, şunları söyledi:

"Kanser hastası bir çocuğum var. 430 gündür tutukluyum ve polis memuruyum, nereye kaçabilirim. Kendi özgür irademle savcı beyin bir talimatıyla yıllık iznimi kestim, ifademi verdim tutuklandım. Kaçacak olsam kaçabilirdim. Benden ziyade çocuklarım, ailem, yakınlarım mağdur edildi. Mümkünse tutuksuz yargılanmak istiyorum. İki çocuğum ve eşim ameliyatlık durumdalar."

Tutuksuz yargılanan ve savcının tutuklama talep ettiği polis memuru Yalçın Akbulut da hakkındaki iddiaların hiçbirisini kabul etmediğini, müdahale ettikleri şahsın kesinlikle Ali İsmail Korkmaz olmadığını öne sürdü.

Diğer sanıklar da suçsuz olduklarını belirterek, tahliyelerini talep etti.

"ŞAHIS ALİ İSMAİL KORKMAZ DEĞİLDİ"

Mevlüt Saldoğan’ın avukatı Mutlu Karayılan da dosyada deliller henüz tam toplanmamışken iddia makamının taleplerini kabul etmediklerini belirtti.

Adli Tıp Genel Kurul raporuyla Adli Tıp raporu arasında hiçbir fark olmadığını kopyala yapıştır yapıldığını öne süren Karayılan, şunları kaydetti:

"Taleplerimizin hiçbirisi yerine getirilmemiş. Biz darp edildiği iddia edilen şahsın Ali İsmail Korkmaz olmadığını söylüyoruz. Bu konuda her türlü şüpheden uzak kesin somut delil elde edilememiştir. Bir silüet var. TÜBİTAK görüntülerinde o silüetten yola çıkılarak şahsın Ali İsmail Korkmaz olduğu iddia ediliyor. Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığında, Hollanda'da, Amerika'da görüntü iyileştirilmesi konusunda uzman kuruluşlar var bu kuruluşlardan görüntüdeki şahsın Ali İsmail Korkmaz olup olmadığının netleştirilmesi gerekiyor."

Ali İsmail olduğu iddia edilen kişinin kıyafetleriyle TÜBİTAK'tan gelen kamera kayıtlarındaki kişinin kıyafetleri arasında açıkça fark olduğunu öne süren Karayılan, "Öncelikle şiddete uğrayan kişinin Ali İsmail Korkmaz olup olmadığının tespit edilmesi gerekiyor. Görüntüdeki kişi Ali İsmail Korkmaz değilse bunları da tartışmaya gerek kalmayacaktır" diye konuştu.

Yaklaşık 20 dakika ara verildikten sonra mahkeme başkanı ara kararı açıklayarak, duruşmayı 26 Kasım'a erteledi.

Ara kararda, sanık avukatlarının Adli Tıp Kurumu'ndan yeniden rapor istenmesi ve mevcut görüntülerin Emniyet Genel Müdürlüğü veya yurt dışından başka bir kurum tarafından incelenerek, rapor alınmasına ilişkin taleplerinin reddine karar verildi.

Sanık Yalçın Akbulut'un tutuklanması talebi de reddedilirken,  tutuklu sanıkların 30 Ekim tarihinde tutukluluk hallerinin gözden geçirilmesi kararlaştırıldı.

Bu haber 522 defa okundu.