Üçlü plan masada!

3 Ekim 2014 08:39 tsi
Meclis'e gelen 'Suriye-Irak' tezkeresinin ardından dikkatler atılacak adımlara çevrildi. İşte sınır stratejisi...

Tezkereyle, sınırı tehdit eden terör örgütleriyle mücadelede TSK'nın eli rahatlayacak. Tezkerenin kapsamı, Suriye'nin yanı sıra Kuzye Irak kaynaklı terör eylemlerine karşı hareket kabiliyeti de sağlıyor.

ÜÇLÜ PLAN MASADA

Erdoğan'ın BM toplantılarında gündeme getirdiği 'Güvenli bölge oluşturulması', 'Uçuşa Yasak Bölge ilanı', ve 'Eğit-donat' faaliyetleri tezkereye dayandırılarak hayata geçirilecek. İşte sınır stratejisi:

ULUSLARARASI HUKUK

Türkiye, öncelikle uluslararası hukuku gözetip sınırın bazı noktalarında 'güvenli bölge'ler oluşturacak. Mülteciler buraya yerleştirilecek.

3-4 NOKTADA CEP BÖLGE

Suriye'yle sınırımızın 910 km uzunluğa sahip olması, coğrafi engeller ve maliyet nedeniyle sınırın tamamında değil 3-4 noktada 'cep güvenli bölgeler' oluşturulacak. Bunlar, 5-25 km derinliğe kadar uzanabilecek.

UÇUŞA YASAK BÖLGE

Türkiye'de 1.5 milyon insan barındırılıyor. Yeni gelecekler de güvenli bölgelere yerleştirilecek. Bu adımla, güvenlik açısından sınırda 'uçuşa yasak bölge' oluşturulacak.

YEREL GÜÇLERLE İŞBİRLİĞİ

Atılacak adımlarda güvenlik boyutunu TSK üstlenecek. MİT, istihbari destek verecek. Kara ve Hava Kuvvetleri devrede olacak. Güvenli bölgeler oluşturulurken, yerel unsurlarla işbirliğine gidilecek. Tepki oluşmaması için bölgedeki aşiretlerle temas trafiği yürütülecek.

ESAD REJİMİ DE HEDEFLENİYOR

Türkiye, BM ve NATO başta olmak üzere uluslararası kurumların desteğini alacak. Güvenli bölgelerin ihtiyaçlarının karşılanması adımlarıyla bir grup yabancı askerin de Türkiye'ye gelişi bekleniyor. Türkiye, IŞİD sonrası bölgede boşluk olmaması için bir yapı oluşturulmasını istiyor. Esad rejiminin değişimi de hedefleniyor.

Yeni BM kararına ihtiyaç yok

Suriye tarafında oluşturulacak güvenli bölge için uluslararası hukuki altyapı bulundu. Ankara'nın, güvenli bölge önerisi için Birleşmiş Milletler'den yeni bir karara ihtiyaç yok. BM Güvenlik Konseyi'nin 1991'de Irak'ın Kuzeyi'nde 'Tampon bölge' oluşturmak için aldığı karar geçerliliğini koruyor. 688 sayılı bu karar, 'İnsanı kriz nedeniyle tampon bölge' formülünü meşru kılıyor. Kararı değerlendiren diplomasi kaynakları ise, "Karar bölgesel değil insani gerekçeye dayandığı için bugün de geçerli" dedi.

Akşam



Bu haber 783 defa okundu.