En Sıcak Konular

İngiliz planı: Yeni Ortadoğu projesi mi?

6 Eylül 2007 14:52 tsi
İngiliz planı: Yeni Ortadoğu projesi mi? İngiltere Dışişleri Bakanı David Miliband’ın Ankara ziyaretinde tartışılan konulardan birisi de İngilizlerin tasarlamakta olduğu bir projeydi. Bu proje BOP’un İngiliz versiyonu mu? İngilizlerin Irak’tan çekilmesi projenin ilk adımı mı? İ

İngiltere’nin genç dışişleri bakanı David Miliband’ın Ankara ziyareti, 22 Temmuz sonrası Türkiye’ye gerçekleşen ilk ziyaret olması sebebiyle önemli. Bu ziyaret 22 Temmuz sonrası güçlenen AK Parti yönetimine İngiltere ve dolaylı olarak ABD’nin verdiği tam destek olarak yorumlanıyor. Bu yorumun dayandığı temel ise İngiliz dışişlerinin geziyi 22 Temmuz netleştikten sonra planlamış olması.

Ne olursa olsun bu ziyaret Ortadoğu’da dengelerin yeniden oluştuğu bir sırada gerçekleşmesiyle önem taşıyor. İngiltere’nin Irak’ın Basra kenti sokaklarından askerlerini çektiği günlere rastlaması da vurgulanmalı. Fransa’nın Irak’a dışişleri bakanını göndermesi ve Sarkozy’nin Ortadoğu’da ABD ile uyum göstereceği işaretlerini vermesi ile aynı zaman denk düşüyor bu ziyaret.

Ortadoğu’da ABD’nin tam da şu anda kritik bir dönemeçten geçtiği, beki de dengelerin yeniden kurulduğu söylenebilir. Bu Türkiye’nin bölgedeki konumuna pozitif etki yapıyor şüphesiz. İngiltere’nin çiçeği burnunda dışişleri bakanı Miliband’ın bir gazetede yazdıkları bu düşünceyi özetler mahiyette: Türkiye Ortadoğu'da, bölgeye güvenlik ve refah taşıma yönündeki çabalarımıza yeni bir boyut getirebilir…

İşte bu çerçevede gerçekleşiyor İngiltere Dışişleri Bakanı Miliband’ın ziyareti. Ankara’da Türkiye’ye destek vermenin yanı sıra, meslektaşıyla geleceğe dönük neler yapabiliriz sorusuna yanıt aramış olmalı.

Çünkü İngilizlerin aklında bir proje var. Radikal gazetesini karıştırırken Murat Yetkin’in yazısında buluyoruz ayrıntılarını. Yetkin “İngiltere muhtemelen batı dünyasında da yankısı olabilecek şekilde, uzun dönemli bir strateji oluşturmanın hazırlığında” diyor ve ekliyor: Yine de bu projeyi ABD tarafından ortaya atılan 'Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesi Projesi', yaygın adıyla Büyük Ortadoğu Projesi, ya da 'Ilımlı İslam Modeli' tanımıyla aynı kefeye koymamak lazım. Bu bir İngiliz projesi; daha değin ve daha ince ayarlara dayalı.

Bunun netleşmiş bir proje olup olmadığını öğrenmek için Radikal yazarı Murat Yetkin’e ulaşıyoruz. Bize verdiği yanıt bunun henüz tartışılan bir düşünce olduğu şeklinde. “Ortadoğu’da sert yöntem kullanmanın bir başarı getirmediğini görmüş olmalı İngilizler” diyor Yetkin ve “Ankara’da bu proje ile ilgili fikir alış verişinde bulunulmuş mudur?” şeklindeki sorumuza “öyle sanıyorum” diyerek yanıt veriyor. Yetkin İngilizlerin “Türkiye modelinin Ortadoğu’da tutup tutmayacağını sorguladıklarını” belirtiyor. Ancak şu anda sorgulama aşamasındalar.

Murat Yetkin’in önerisi üzerine İngiliz Dışişleri Bakanı’nın The Daily Telegraph gazetesinde çıkan yazısına gidiyoruz. Miliband o yazısında proje ve Türkiye’den beklentiler ile ilgili önemli ipuçları veriyor.

Miliband dünya terörle yüzleşirken amacın “Dinler, etnik kimlikler ve uluslar arasındaki anlayışı, hoşgörüyü ve inancı büyütmek, aşırılıkçıları marjinalize etmek” olduğunu vurguluyor, “Dünyanın dinleri ve bölgeleri arasında sıkça tanık olduğumuz anlayış ve empati eksikliğini gidermek zorundayız” diyor. Bu önemli çabanın din görevlilerine bırakılamayacağını söyleyen Miliband, gayretli bir diplomatik çaba vurgusu yapıyor.

Yazısında dayanışmadan bahsediyor Miliband. Belki de İngiliz yaklaşımının Amerikan yaklaşımından farkını koyuyor bu noktada ortaya: Bu dayanışma ortak değerler ve çıkarlar üzerine kuruludur. Ancak ortak çıkarlar ve ortak değerler bizi birleştirmeye yeterli değildir. Bunların ortak projelerle ve ortak kurumlarla güçlendirilmesi gerekir. Bu ortak kurum ise Miliband’ın yazısına göre AB’de vücut buluyor.

Bu İngilizlerin yeni bir stratejiye geçtiği, Irak’tan çıkarken yeni bir strateji arayışı içinde oldukları, hatta belki de bu kez daha büyük çapta Ortadoğu’da etkin olmak istedikleri anlamına gelebilir. İngiltere bir plan tasarlıyorsa, bunun yumuşak gücünü arttırabilmek için Irak’ın sorumluluğunu paylaşmaktan kaçmış da olabilir. Ancak İngiltere’nin özellikle Türk hafızasında olumlu yer edinmediği bir gerçek. Nitekim daha 1 Mart tezkeresi öncesinde İngiliz kurmay heyeti “İngiliz askerleri de Türk topraklarını kullanabilir mi” diye soruşturmuşlar, Ankara’dan nazik bir “tarihi sebeplerden ötürü hayır” yanıtı almışlardı. Yakın dönem Türk tarihiyle ilgilenen uzmanların, asker ve sivil bürokrasinin Yunan işgalinden ziyade İngiliz “oyunlarını” hatırladığını, İngiltere’nin yirminci yüzyılın başında ülke hafızasında olumlu bir hatıra bırakmadığını hemen belirtelim. 

www.iyibilgi.com



Bu haber 1,628 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,408 µs