Amigosunu vuran grup ve Sinan Engin!

6 Eylül 2007 09:36 tsi
iyibilgi, cinayetlerle sarsılan dünyanın sayılı taraftar grubu Çarşı'nın üyeleriyle görüştü ve ne oluyor sorusuna yanıt aradı... iyibilgi özel

Sadece Türkiye'nin değil, dünyanın sayılı taraftar gruplarından Çarşı son üç yılda ikinci cinayetle sarsıldı. Tarihler 21 Kasım 2004'ü gösterirken Beşiktaş, İnönü Stadı'nda Çaykur Rizespor ile karşılaşıyordu. Stada bedava biletle giren 22 yaşındaki Fatih Sözüer arkadaşı Cenk Özbulak'a omuz atıldığı gerekçesiyle başlayan kavgada 16 yaşındaki Cihat Aktaş'ı bıçaklayarak öldürmüştü. Cihat Aktaş bıçaklandıktan sonra Taksim İlkyardım Hastanesi'ne kaldırılmış fakat kurtarılamamıştı, Fatih Sözüer de arkadaşlarıyla maçı izlemeye devam etmişti. Maç bitiminde seyirciler tek tek dışarı çıkarılırken görgü tanıklarının yardımıyla katil Fatih Sözüer yakalanmıştı. O günleri anımsayanlar, bedava bilet tartışmalarını da gayet net hatırlıyordur. Bedava biletlerle stadlara giren uyuşturucu bağımlıları, gaspçılar, hırsızsızlar en ufak bir tartışmada kavga çıkartıyordu. O güne kadar bu kavgalar yüzünden stad içinde kimse ölmemişti. Birkaç ay kulüpler bilet dağıtmayı kesti. Kamuoyu olaylara sert tepki göstermişti ne de olsa! İşlenen cinayet çabuk unutuldu. Kısa sürede eski düzene dönüldü. Eski düzene dönen sadece Beşiktaş değildi. Galatasaray, Fenerbahçe, Trabzonspor ve diğer tüm takımların yaptığı aynıydı.

Bedava bilet ve maç organizasyonları

Futbol takımlarının kendi sahalarında yaptığı maçlarda stadın büyüklüğüne göre 3000 ile 5000 bilet amigolara bedava veriliyor. Maçın önemine ve yasal biletlerin fiyatına göre genelde yarısı, bazen de daha fazlası amigoların çevresindeki karaborsacılar tarafından satılıyor. Elde edilen gelirin bir kısmı karaborsacılara dağıtılırken, bir kısmı da amigonun grubuna kalıyor. Yasadışı yollardan elde edilen paranın büyük kısmı karaborsa bilet satışlarından kazanılırken, bir kısmı da ''resmi'' yollardan kazanılıyor. Nasıl mı? Süper Lig takımları her yıl kupa maçları da dahil olmak üzere 30-40 karşılaşmayı deplasmanda yapıyor. Her deplasman karşılaşması çok sayıda taraftar, otobüs, yemek, konaklama demek. Konaklayanlar genellikle amigo ve çevresindeki küçük bir grup insan olsa da diğer aktivitelerin tümü için kulüp yönetimlerinden ciddi miktarda para alınıyor. Bu paranın yarısı masraflara giderken, diğer yarısı da takımını çok seven(!) amigolara kalıyor. Deplasman maçlarına giderken otobüslerde içilen esrar ve alkol için de taraftarların cebinden para çıkmıyor. Her takımın taraftar grubunun kazandığı paranın miktarı farklı. Fenerbahçeli Genç Fenerbahçeliler, Beşiktaşlı Çarşı, Galatasaraylı Ultraslan ise üç büyükleri oluşturduğu için birbirine yakın para kazanıyorlar. En basit hesabı şöyle yapabiliriz: Beşiktaş'ın stadı 35 bin, Galatasaray'ın 25 bin, Fenerbahçe'nin ise 50 bin. Bu da her maç toplamda 15 bin bedava bilet demek. Karaborsa biletler genellikle açık ve kapalı tribünler için satılıyor. Resmi fiyatı 40-100 YTL olan biletler maçın önemine göre 2-3 misli fiyata satılıyor. Derbi karşılaşmalarında bu rakam 4-5 katına çıkabiliyor. Yani üç grubun sadece karaborsa bilet satışından kazandığı paranın toplamı maç başına minumum  100.000 YTL oluyor. Satılmayıp taraftara dağıtılan biletler sayesinde stada giren suça meyilli insanların sayısını düşünürsek, futbol izlerken neden insanların öldüğünü de anlayabiliriz. Rant ortada. Bu işle ilgilen amigoların ve çevresindekilerin suç dosyaları da ortada. Adam yaralama, öldürme, gasp, hırsızlık, uyuşturucu kullananlar da... 
 
Sinan Engin ve Çarşı
 
Size futbolun karanlık yüzünün, tribünlerdeki rant kavgasının bir kısmını anlattık. Sakın Çarşı'ya özgü sanmayın, tüm takımlar aynı tezgahın içindeler. Kulüp yönetimleri suç olmasına rağmen sahasında maç kazanmak için bu suç değirmenini çevirmek zorunda. Galatasaray'ın asi yöneticilerinden her devrin adamı Ergun Gürsoy ''Başarıya giden yolda yapılan her şey mübahtır'' dememiş miydi? Beşiktaş da başarıya giden yolda Çarşı'yı destekliyor. Şimdi Çarşı'da yaşanılanlara bakalım... Sinan Engin yönetime girdiğinde taraftarlar arasında büyük tartışmalar yaşandı. Zira Seda Sayan'ın eski kocası Sinan Engin mafyayla yakın ilişkiler içinde olan biri. Alaattin Çakıcı'nın yurtdışına kaçmasında Sinan Engin büyük çaba sarf etti. Alaattin Çakıcı ve Gencay Çakıcı ile Sinan Engin'in yaptığı telefon görüşmelerine göz atmanız, Sinan Engin'in neden istenmeyen adam olduğunu anlamanıza yardımcı olabilir... 
 
Çarşı içindeki bölünmeler geçtiğimiz yıl başladı. Yıllardır yurtdışındaki maçlara giden grupların aynı olması, yasadışı yollardan elde edilen gelirlerden pay almak isteyenler arasındaki kavga ciddi bölünmelere yol açmıştı. Çarşı'nın amigolarından Ferdi Arslan ile Alpay Ketenci arasında bir yıl önce rant kavgası sebebiyle başlayan tartışmalar Sinan Engin'in Beşiktaş'a menajer olmasıyla had safhaya ulaştı. Ferdi Arslan kendi grubuna ''Çarşı Sinan Engin'e Karşı'' pankartı açtırınca, Sinan Engin'le yakın ilişkiler halinde olan Alpay Ketenci çok sinirlendi. Kendisine meydan okunduğunu düşünen Ketenci, Beşiktaş'ın ünlü amigosu Alen Markaryan ile Sinan Engin'i ziyaret etti. Basının da davet edildiği üç hafta önceki görüşmede Alen Markarkan ''Çarşı içinde iletişimsizlik olduğunu'' söyleyerek sorun olmadığı mesajı verdi. Oysa Çarşı'nın tümü böyle düşünmüyordu. Bu olayın ardından iyice gerilen Çarşı liderleri Alpay Ketenci ve Ferdi Arslan kavga etti. Sözlü tartışmalar yerini göz morartan kavgalara bıraktı. Her iki ismin adamları birkaç kere daha kavga etti. Cumartesi günü Kayserispor ile oynanan maç sırasında başlayan tartışma bastırılsa da maçın ardından Ferdi Arslan ile Turgay Kösedağ, Alpay Ketenci ve grubu tarafından Abbasağa'da sıkıştırıldı. Alpay Ketenci tarafından başından vurularak öldürülen Ferdi Arslan hayatını kaybederken, omzundan yaralanan Turgay Kösedağ öldü zannedilerek bırakıldı. Çarşı içinde hızla yükselen Ferdi Arslan iktidar kavgasında hayatını kaybetti. Bahattin, Şeytan Fahri, Bekir, Pehlivan, Yelken Birol, Erdem, Şeref, Pala gibi maça kravatla gelen eski amigolar yerlerini şimdi eli silahlı katillere bıraktı. Çarşı'nın bundan sonra açacağı hiçbir pankart, katıldığı siyasi eylemler üzerlerine yapışacak olan ''Amigosunu vuran grup'' gerçeğini değiştirmeyecek.

www.iyibilgi.com

Bu haber 5,426 defa okundu.