iyib" /> iyib"/>

En Sıcak Konular

Metehan Demir "vaka"sından çıkarılacak dersler!

30 Ağustos 2007 18:23 tsi
Metehan Demir 27 Nisan muhtırasını öğrenen ilk sivildi. Askere çok yakındı. Sonra Genelkurmay ona yönelik sert bir açıklama yayınladı. Gazetedeki işinden oldu. Peki, ne oldu? iyibilgi tartışılan gazeteci Metehan Demir’e sordu. iyib

“Genelkurmaya yakın gazeteci” yanlış bir tanımlama… Genelkurmaya yakın gazeteci olmaz. Gazeteci gazetecidir. Ancak asker ile ilgili bir haber gündeme geldiğinde fikrine başvurulan, askerden iyi haber aldığı varsayılan gazeteciler de var Türkiye’de. Onların Genelkurmay koridorlarında dolaşan bilgilere sahip olduğu, kendilerine çok özel bilgiler verildiği varsayılır. Örneğin “genç subaylar rahatsız” şeklinde bir haber yapılır, ardından bizzat Genelkurmay Başkanı çıkarak bu açıklamayı reddeder. Aslında gariptir, Genelkurmay sessiz kalarak tartışmalardan uzak durmayı tercih ederken, genelkurmaya yakın gazeteciler askeri bir anda tartışmanın içine çeker. Bunun bir benzerini bugün yaşadık. Hürriyet’ten Yalçın Doğan “Asker bahçeli ile AK Parti arasında bağ kuruyor” şeklinde bir iddia ortaya attı. Askerden buna yönelik bir açıklama ortada yokken, asker bu tartışmayı açmamışken. Genelde böyle oluyor zaten… Tartışmayı genelkurmay açmıyor, genelkurmaya yakın gazeteciler askere dayandırarak tartışma başlatıyor Türkiye’de. Genelkurmay da bunları yalanlamak zorunda kalıyor. İyibilgi’ye konuşan Ömer Lütfü Mete’ye göre gazeteciler bu şekilde genelkurmayı siyasete çekmek istiyor.

Genç subaylar rahatsız!

Geçtiğimiz yıllarda Org. Hilmi Özkök “genç subaylar rahatsız” diye yazan bir Cumhuriyet gazetesi yazarını sert bir dille yalanlamıştı. Geçtiğimiz günlerde buna benzer ikinci bir örnek yaşadı Türkiye. Sabah gazetesi yazarı Metehan Demir, Neşe Düzel’e verdiği röportajda ilginç açıklamalar yaptı. Ardından Genelkurmay’dan sert bir yalanlama geldi ve Demir Sabah’taki işini kaybetti.
 
İlk önce şunu hemen vurgulayalım. Demir tecrübeli, güvenilir bir gazeteci ve elbette genelkurmayı siyasetin içine çekmek gibi bir derdi yoktur. Üstelik bugüne kadar genelkurmaya yakın bir isim olarak bilinirdi. Nitekim 27 Nisan muhtırasını haber alan ilk sivil. Genelkurmay bir komutanın Demir’e bilgi verdiğini yalanladı ancak Demir’in bir şekilde muhtıranın yayınlanacağını önceden öğrendiği doğru. Bunu Habertük’e çıkıp yaptığı açıklamadan biliyoruz.

Peki, ne oldu da genelkurmaya yakın bir isim genelkurmaydan gelen sert bir tepki ile yüzleşti, ardından işini kaybetti? Bu sorunun yanıtına geçmeden önce Metehan Demir’in ne söylediğine ve Genelkurmayın verdiği tepkiye göz atalım.

Metehan Demir'den haki yeşili demeç!

Neşe Düzel’e verdiği röportajda Demir asker sivil ilişkilerine ilişkin kimi sorulara yanıt veriyor. Röportajının genel kısmı “sorunlu” değil. Ancak bir kısım var ki Genelkurmay’ın tepkisini çekiyor: Gül ile Genelkurmayın anlaştığı iddiası…

Neşe Düzel’in röportajından okuyalım: Tahminime göre, Abdullah Gül'le askerler bu işi oturup konuştular. Çünkü sorun karşılıklı konuşmamaktan çıkıyor. Hep Başbakan Erdoğan'la Genelkurmay Başkanı Büyükanıt'ın İstanbul'da Dolmabahçe'de buluşup ne konuştukları merak ediliyor ya... Bence Ankara'da da yakın zamanda Gül'le askerler arasında gizli zirveler gerçekleşti. Askerlerle siviller arasında diyaloğun açılması ve daha sağduyulu hareket edilmesi adına Gül'le askerler arasında önemli konuşmalar yapıldı. Yani bu ülkenin yakın zamanda başka Dolmabahçe'leri de oldu. Oturup konuştular ve bazı krizler olsa da, beraber yaşayabilme üzerinde anlaştılar.

CHP de nasibini aldı

Metehan Demir’in röportajında ikinci ilginç kısım CHP ile ilgili söyledikleri. Demir şöyle söylüyor: En çok kime kızdılar biliyor musunuz? Toplumu okuyamayan CHP'ye kızdılar. Çok kızgınlar CHP'ye. Bazılarıyla görüşme fırsatım oldu. Toplumdan bu kadar kopuk ve uzak bir partinin sonucunun bu olacağını söylediler. AKP'nin seçim galibiyeti hakkında ne düşünüyorsunuz sorusuna, 'Düşünmesi gereken biri varsa o da CHP. Şu hallerine bak' dediler . Bu aralar CHP'yle adlarının fazla anılmasından da çok rahatsızlar. CHP'yle bire bir eşleştirilmek istemiyorlar. Son dönemde Deniz Baykal askerin sözcüsüymüş gibi bir hava var. Genelkurmay bundan çok rahatsız. Çok iyi biliyorum. Onlar MHP'nin de, CHP'nin de ortak paydasıyla, AKP'nin içindeki aklı başındakilerin ortak paydasıyla buluşmak istiyorlar.

TSK'dan sert yanıt!

İşte bu iki nokta Genelkurmayın tepkisini çekiyor. Yayınlanan sert bir açıklamanın ilgili kısımları şöyle: “Bunun son örneği, 20 Ağustos 2007 günü bir gazetede ‘Askerlerin bir siyasi partiye çok kızgın olduğu’ başlığıyla yayımlanan söyleşiyi veren kişinin, ‘üst düzey komutanlarla gazetecilik ilişkisi kuran’ birisi olarak tanımlanması ve söyleşinin içeriğinde yer alan yorumların bazı generallerle görüşülerek teyit edildiği izleniminin yaratılmasıdır. Haberde ayrıca, Türk Silahlı Kuvvetlerinin 27 Nisan 2007 tarihli basın açıklamasından söz konusu gazetecinin özellikle haberdar edildiği gibi asılsız bir iddiaya da yer verilmektedir.

Bilindiği üzere, Türk Silahlı Kuvvetleri ihtiyaç duyduğunda görüşlerini açık bir biçimde ve aracısız olarak kamuoyuyla paylaşmaktadır. Yayımlanan haberde iddia edildiği gibi, herhangi bir kişi veya kurumla tesis edilen üstü kapalı ilişkilerle bu tür haberlerin iletilmesi, Genelkurmay Başkanlığının çalışma yöntemleri içerisinde bulunmamaktadır.

Açıklama şöyle bitiyor: Bu bakımdan, bahse konu haberler yanlış değil; yalandır. Gerçek dışı haberleri yapanlar kamuoyunu yanıltmakta ve Türk Silahlı Kuvvetlerini yıpratarak belli amaçlara hizmet etmektedirler.”

iyibilgi'ye konuştu

İşte bu açıklamadan sonra Metehan Demir Sabah gazetesindeki işini kaybetti. İyibilgi ne oldu sorusunun yanıtını almak için Metehan Demir’e ulaştı. Demir ile görüşmemizde kendisine bazı sorular yönelttik. Örneğin “Asker CHP’nin tavrından rahatsız” şeklindeki açıklamasını hatırlattık. Demir böyle söylemediğini şu sözlerle iyibilgi’ye anlattı: Ben öyle demedim. Asker her hangi bir parti ile birlikte anılmaktan rahatsız diye söyledim.

Metehan Demir’e işten çıkması ile ilgili “genelkurmayın açıklaması ya da hükümetle bir ilgisi var mı” diye sorduk. Demir verdiği yanıtta “Genelkurmayın ya da hükümetin bir medya kurumuna baskı yapacağına ya da yapabileceğine inanmıyorum” dedi ve ekledi: Bu tartışmalarda taraf olmak ve yer almak istemiyorum. 

Metehan Demir bu konunun kapatılmasını istiyor. Bu yüzden zorlamadık ve geçmiş olsun dileklerimizi ilettik.

Cömert'ten anlamlı uyarı

Ancak Metehan Demir ile gündeme gelen bir konuyu da vurgulamadan geçmeyelim. Türkiye artık değişiyor bu değişim gazeteciliğe de yansıyor. Genelkurmay açıkça “açıklamalarımızı kendimiz yaparız” diyor. Böylece “genelkurmaya yakın” gazetecilere önemli bir mesaj veriyor. Gazetecilerin bu mesajı alması Türkiye için daha olumlu. Zira Türkiye önemli ölçüde normalleşme sürecine giriyor.

Hilmi Özkök’ün katıldığı veda töreninde, emekli olan ev sahibi Hava Kuvvetleri Komutanı Faruk Cömert’in sözlerine yansıyan normalleşme vurgusunu işaret ederek yazıyı noktalayalım: Atatürk ilke ve inkılaplarının ışığında ve vatan sevgisinin bütünleştirici atmosferinde; demokratik olgunluğumuzu pekiştirdiğimizde, birbirimizden kuşku duymak yerine birbirimizi daha iyi anlamaya çalıştığımızda, sorunlarımızı açık yüreklilikle konuşarak, düşüncelerimizin farklılığından kaynaklanan dinamizmi harekete geçirebildiğimizde, terörün son bulması ve yaşam standardımızın yükseltilmesi de dahil, ülkemizin bütün problemlerinin üstesinden gelmemiz hiç de zor olmayacaktır.

Cömert bu konuda özellikle devletin üst kademelerinde bulunan herkese, büyük görevler düştüğüne inandığını belirtiyor. Metehan Demir örneğinden anladığımız bu noktada gazetecilere de çok önemli sorumlulukların düştüğü…

www.iyibilgi.com



Bu haber 6,925 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler

    3,775 µs