En Sıcak Konular

Sivil toplum: Sezer, toplumu kucaklayamadı

29 Ağustos 2007 11:08 tsi
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Çankaya Köşkü'ndeki 7 yılı aşan görev süresini tamamladı. Geride, 'tartışmalı uygulamaların' bulunduğu bir dönem bırakan Sezer, artık Gölbaşı'nda yaptırdığı villada yaşayacak

Kamuoyunda, Sezer'in ne ölçüde 'cumhur'u kucakladığı tartışılıyor. Sivil toplum kuruluşlarının en çok şikâyet ettiği konu, Sezer'in Çankaya Köşkü'nün kapılarını sadece küçük bir zümreye açmış olması. Sezer, dış politika, ekonomi ve toplumsal dinamizmin harekete geçirilmesi gibi konularda da pasif kaldı. Şubat 2001'deki MGK toplantısında dönemin başbakanı Bülent Ecevit'e Anayasa fırlatması ülkenin en büyük ekonomik krizine sebep olsa da Köşk'te uyguladığı tasarruf ve dürüstlüğü takdirle karşılandı. Sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile akademisyen ve siyaset bilimciler Sezer'in performansını şöyle değerlendirdi:

HALKIN YÜZDE 80'İNİ DIŞLADI

Ahmet Aksu (Memur-Sen Gn. Başkanı): Öncelikle mali anlamda dürüsttü. Akçeli işlere karışmadı. İş takibi, ihale gibi işlerden uzak durdu. Ancak bazı vakıf ve derneklere para aktarması, bu hassasiyetine gölge düşürdü. Aslında iki farklı Sezer var. İlk iki yıl herkesin sevgisini kazanmaya çalışan bir Sezer. Son dönemlerde ise Köşk'ten dışarı çıkmayan, sadece yüzde 20'yi kucaklayan, diğerlerini dışlayan bir Sezer. Bu dönemde özellikle başörtülüler ciddi bir ayrımcılıkla karşı karşıya kaldı. Köşk'ü, darbeler dahil hiç olmadığı şekilde başörtülülere kapattı. Sayın Sezer'in toplumun önemli bir bölümünü dışlaması unutulamaz. Birçok teröristi affetmesiyle hatırlanacak. Bu teröristlerden bir kısmı daha sonra yakalandı, çatışmalarda öldü.

DAVETLERİMİZE CEVAP VERMEDİ

Salim Uslu (Hak-İş Genel Başkanı): 7 yıl bu ülkeye hizmet etmiş bir insan olduğu için teşekkür ediyorum. Kriz dönemlerindeki tutumu ve AK Parti hükümeti döneminde muhalefetin tarafı gibi davranıyor olması tartışılacaktır. Kurumlara ve kişilere yönelik ayrımcı kriterler oluşturdu, kucaklayıcı değildi. İşçi konfederasyonlarından birisinin toplantısının kendi himayesinde yapılmasını sağlarken bizim davetimize cevap dahi vermedi. Cumhuriyet'in 80. yılı dolayısıyla yoksullukla mücadele konusunda Türk-İş ve TOBB ile bir sempozyum düzenledik. Davet etmemize rağmen gelmedi. Biz fevkalade incindik. Topluma huzur ve güven vermek yerine daha statükocu olanların tarafında yer aldı. Eşlerimiz ve çocuklarımızla ilgili araştırmalar yapması, eşlerimizin kıyafetlerine bakarak bize Köşk'ün kapısını kapatması doğru olmadı.

TERCİH MESELESİ, 15 KEZ GÖRÜŞTÜK

Süleyman Çelebi (DİSK Genel Başkanı): Laiklikten ve Cumhuriyet'in temel ilkelerinden taraftı; ancak herkese eşit davranan bir duruş sergiledi. Çok başarılı bir süreci geride bıraktı. Genel toplumsal değerlere saygı duyduğunu söyleyebilirim. Herkesi kucaklama konusu bir tercih meselesidir. Sayın Sezer'den ne zaman randevu talebinde bulunduysak görüştük. 7 yıl boyunca 15 kez hem bizim örgütümüz hem de Emek Platformu olarak görüşmelerimiz oldu. Hastalığım sırasında kendilerinin telefonla aradığı olmuştur.

KÖŞK'TE HAKİMLİK YAPTI

Ahmet Türkyılmaz (Siyaset bilimci): Sezer aslında cumhurbaşkanlığını hiç yapmadı. Bir hakim olarak devam etti görevine Çankaya'da. Bir tür cumhurbaşkanının hukuk danışmanı gibi çalıştı, o makamın siyasi yönünü yapmadı. Bence, 7 yıldır cumhurbaşkanımız yok. Toplumu kucaklaması bir yana kalsın, toplumdan soyutladı kendini. Bir ara en sevilen adamdı. Bunun sebebi, kafasına Anayasa kitapçığı fırlattığı hükümetin hatalarıydı. Kendi kararlarını veremedi, birileri çıkıp, 'Cumhurbaşkanı şöyle yapmalıdır' dedi, o da öyle yaptı. Sadece CHP seçmenleriyle ilişki içinde oldu.

İÇİNE KAPANIKTI, GÜLMEDİ

Mahmut Çelikus (Esnaf ve Sanatkarlar Derneği Başkanı): Tarafsızlığına gölge düşüren birçok uygulamaya imza attı. Son olarak süresi dolmasına rağmen koltuğunu TBMM Başkanı'na teslim etmemesiyle kamuoyunun tepkisini aldı. Medyada mütevazı kişiliği ile tanıtılan Sezer'in objektif davrandığını söylemek çok zor. Anayasa'nın emrettiği 'tarafsızlık' ilkesinden saptı. Biz esnaflar iletişimimizi tebessümle kurarız. Halbuki Sezer, Türk milletinden tebessümünü esirgeyerek, halkıyla iletişim kuramamıştır. Rektör atamalarında 'Üniversitelerin özerkliği' ilkesine aykırı olarak en çok oy alanı değil ideolojik olarak kendisine yakın olanları atamıştır. Bu, vicdanları yaraladı.

TOPLUMDAKİ EĞİLİMLERİ ANLAMADI

Mahir Kaynak (Eski MİT daire başkanı ve stratejist): Belirli bir ideolojinin yandaşı göründü. Cumhuriyet'i korumakla ideolojiyi korumak arasında bir fark vardır. Sezer bunu ayırt edemedi. Bir ülkede çeşitli görüşlerin zaman içinde gelişmesi doğaldır ve hiçbir ülke, hiçbir toplum kendini tekrar etmez. Bu gelişmelerin önünü açmak lazımdır. Burada tek kriterimiz bu görüşlerin milli olup olmamasıdır. Sezer bu anlamda toplumdaki gelişmeleri ve eğilimleri anlamadı.

ATATÜRK GİBİ OLAMADI

Fermani Altun (Dünya Ehl-i Beyt Vakfı Başkanı): Birçok kez davet ettik, toplantılarımıza gelmedi. Çankaya'yı bir emeklinin dinlenme yeri haline dönüştürdü. Cumhurbaşkanlığı kurumu ve makamı ülkenin ve halkın sorunlarının çözümündeki en etkin ve önemli yer. Cumhurbaşkanı ekonomi, diplomasi bilmeli, halkı da bilmeli. Halkın içine inmeli. Arada sırada karşılama, konaklama, önüne geleni imzalama yeri değil bu makam. Atatürk cumhurbaşkanıyken bu ülkenin anayasasını yaptı, ekonomisini kurguladı. Sezer tüm bunları yapamadı. Çankaya Köşkü'nün duvarları arasına sıkışıp kaldı. Ne halkı ne de devleti kucaklayabildi.

12 EYLÜL ANAYASASI'NI KORUDU

Selahattin Özel (Alevi-Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı): Sezer'e 100 üzerinden 80 veriyorum. Fakat, Çankaya'da ketum bir memur gibi davrandı. Sosyal yönü zayıftı, toplumun içine çıkmadı. Hukukçu olmasından dolayı, 12 Eylül Anayasası'nın sıkı koruyucusu ve takipçisi oldu; ancak o kitapçıktaki hatalar kendisini de hataya sürükledi. Laik-antilaik tartışmalarına gelinceye kadar tarafsız gibi duruyordu. Fakat laik-antilaik ayrışmasında başından beri taraf oldu. Ama sorun Anayasa'dan başlıyor. Anayasa'nın bir maddesi diğer maddesini bozuyor. Böyle bir anayasanın uygulayıcısından çok da demokratlık beklemek mümkün olmuyor.

İŞÇİ KESİMİNİ ÇOK ÜZDÜ

Ergün Atalay (Demiryol-İş Sendikası Başkanı): Sezer'in cumhurbaşkanlığı süreci işçi kesimini çok üzmüştür. Demiryol-İş'in kuruluşunun 150. kuruluş yıldönümü sebebiyle bütün siyasi partileri ziyaret ettik. Başbakan Tayyip Erdoğan, Deniz Baykal, Doğu Perinçek, Mehmet Ağar, Recai Kutan randevu verdi. Sayın Ahmet Necdet Sezer 2,5 sene randevu vermedi.

Haber 10



Bu haber 387 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,343 µs