Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili çarpıcı iddia
5 Haziran 2014 08:17 tsi
ANAR Araştırma Genel Müdürü İbrahim Uslu, 'Çatı Aday' formülünün hedefinin seçimi kazanmak olmadığını söyledi.
ANAR Araştırma Genel Müdürü İbrahim Uslu, Yaşar Taşkın Koç ve Melik Yiğitel'in sunduğu "24 Özel" programına konuk oldu.
Yerel seçim sonrası yaşananların AK Parti'nin oy oranlarını değiştirmediğini söyleyen Uslu, Ağrı ve Yalova sonuçlarının Türkiye'de hiçbir şeyi temsil etmediğini söyledi.
Yerel seçimden sonra, AK Parti'nin oy kaybetmiş olacağı varsayılıyordu. Oysaki Ağrı'da birebir aynı oyu aldı. Virgülden sonraki değerlere bakıyorlar, "binde bilmem kaç düştü" gibi hani züğürt tesellisi yorumlar yapıldı. Yalova'da da aslında oy puanını artırdı. Elbette ki seçime katılma oranları farklı olabilir ama sonuçta deklare edilen oy oranlarına baktığınızda AK Parti'nin oy oranı Yalova'da yükseldi.
ORTAK ADAY TARİFİNE UYGUN BİRİ ZATEN GENEL BAŞKAN OLURDU
Şu ana kadar anılan isimlerin hiç birinin aranılan tarife uymadığını belirten İbrahim Uslu, "ortak aday tarifine uygun birinin olması halinde doğal bir aday haline dönüşürdü" dedi. Ayrıca "bu tarife uyan birinin zaten Genel Başkan olurdu" dedi.
"Tayyip Erdoğan'ı yenebilecek bir isim bulunabilir. Zaten Cumhurbaşkanı olabilmesi için kırk yaşında olması lazım. Bu kadar uzun aramamızı gerektirmeyecek kadar aleni, ortada ve muhtemelen de bir partinin Genel Başkanı olurdu. İlk anda akıllara o gelirdi. Nasıl ki İstanbul'da hemen herkesin aklına Sayın Sarıgül'ün ismi geldi. Çünkü herkes biliyordu ki; rekabet etse etse Sarıgül eder. Ama yirmi puan geriden geliyor. Nasıl ki İstanbul'da bir aday arayışı olduğunda hemen akla Sayın Sarıgül'ün ismi gelmişti. Türkiye'de de bu tarif edildiği gibi biri gerçekten olsaydı zaten bizim de, herkesin de hemen aklına o isim gelirdi. Zaten doğal bir aday haline de gelirdi."
BAHÇELİ, PENSİLVANYA'NI ETKİSİNİ GÖZLEMLEDİ
Uslu, CHP sorumluluğu yaymak için ortak aday projesini benimsediğini, Bahçeli'nin ise Pensilvanya'nın yerel seçimlerdeki etkisini gözlemlediğini ve buna benzer bir etki girişiminin geleceğini tahmin ettiği için böyle bir insiyatif oluşturduğunu ifade etti.
"O yüzden ben bu "Çatı Aday" hikayesinin iki nedenle ortaya çıktığını düşünüyorum. Birincisi; Sayın Bahçeli'nin yerel seçimlerde aday adaylarının, adayların belirlenmesinde Pensilvanya'nın etkisini gözlemlediğini ve Cumhurbaşkanlığı'nda da benzer bir etki girişiminin geleceğini tahmin ettiği için böyle bir formülasyon ortaya attığını düşünüyorum ve böylece bir insiyatif alanı oluşturdu kendisine. Bir tanım yaptı ve bir politika yürütüyor şuan. Bu politikadan illa seçilecek bir Cumhurbaşkanı adayı bulup ve seçimi kazanmak gibi bir hedefi olduğunu da düşünmüyorum.
"Çatı Aday" formülünün hedefi seçimi kazanmak değil
"İkincisi; CHP, neden hemen bu politikaya sarıldı? Onların da motivasyonu sorumluluğu yaymaktı. AK Parti sorumluluğu kendi üzerinde alıyor, bir aday gösteriyor. Kazanırsa kazanacak, kaybederse bu AK Parti'nin kaybı olacak. Bir risk üstlenmiş oldu. Oysa CHP sorumluluğu herkese yayıyor. Seçim kaybedildiğinde dönüp diyecek ki; "bütün Türkiye'ye biz gittik, bu herkesin adayı. Benim adayım mı ki, ben mi adayı belirledim, birlikte bulduk. Herkesin katkısı var." CHP'nin esas motivasyonu seçimi kazanmak değil, sorumluluğu yayıp, seçim sonrasında gelecek eleştirilere karşı şimdiden kendini aşılıyor. O yüzden de bu "Çatı Aday" formülünün siyasal bir taktik ama hedefi seçimi kazanmak değil."
Yirmidorthaber.com
Bu haber 649 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle