This is CNN?

İlk Gezi olaylarında küresel bir ilgiyi toplamayı saatler süren yayınlarla başaran-elbette Türkiye’den katkılarla beraber(!)-CNNİnt, BBC, El Cezire kanalları bu emsalsiz performansları nedeniyle hayli eleştirilmişti.

Gezi’nin yıldönümünde bu sefer CNNİnt. Muhabiri İvan Watson Taksim’den canlı yayın yaparken gözaltına alındı. Başbakan Erdoğan da bugün TBMM Grup toplantısında konuyu gündeme getirdi ve muhabir Watson’u eleştirdi; “Bir tane o CNN’nin dalkavuğu oralarda bir şeyler yapmaya çalışıyor. CNN International yerlisi geçen yıl 8 saat aralıksız yayın yaptı. Niye? Ülkemi karıştırmak için. Şimdi de suçüstü yakalandı. Bunların böyle hani özgür tarafsız bağımsız basın diye bir şeyleri yok. Bunlar görevli görevli, bunlar adeta ajan görevi icra ediyorlar."

Bu sözlerin ardından CNN International'ın halkla ilişkiler departmanı Türk açıklama yaptı ve bu Radikal’de yayınlandı; "Türkiye ile ilgili haberlerimizin net bir biçimde arkasındayız -ki bu haberler adil, somut verilere dayalı ve tarafsız olmuştur, olmaya devam etmektedir.”

İlk Gezi olaylarının çapı, bu uluslararası haber kanallarının yayıncılık mazereti olarak bugüne kadar tutundu. Esasen orada da gazetecilik açısından çok eleştirilecek noktalar vardı ama yıldönümü gösterileri sadece çapsız değil, dünyanın herhangi bir yerinde herhangi bir zamanda olabilecek kadar sıradan, yani “canlı yayınla” tüm dünyaya duyurulacak kadar gazetecilik isteyen bir gelişme değildi.

Bu durumda da “gazetecilikte uzmanlaşmış” bu kanalların ilgisinin açıklanması zorlaşıyor. “Burada bir olay oluyor biz de olduğu gibi yansıtıyoruz” açıklamaları günümüz gazeteciliği için yeterli değil. Mesele şu kadarlık bir alana sıkışıyor aslında; burada olaylar oldu mu oldu, bunları gazeteciler izlemeli ve okurlarına/izleyicilere yansıtmalı mı yansıtmalı mı. Peki “adil” mi? İşte çok su götürür. Çünkü adil değilse “taraf” olma başlıyor ve gazetecilik o an düşüyor!

www.iyibilgi.com