Aradan geçen bir yıl, bazıları fark edilmesini istemese de, herkese Geziden bir siyasi proje çıkmayacağı gerçeğini göstermiş olmalı. Hükümet-karşıtı bir eylem diye algılandığı için muhalif partiler sahip çıktığı ve adına bir de parti kurulduğu halde...
Madem gerçek peşindeyiz, bir tespitte daha bulunayım: Yıllardır her söyledikleri yanlış çıkmış, her tuttukları siyaseten başarısız olmuş, her seferinde kendilerini ve kendilerine güvenenleri mahçup etmiş, kanaatleri her dönem değiştiği için en son hangi kanaatte bulundukları kestirilemeyen bazı kanaat önderleri için sığınacak bir liman oldu Gezi...
İlk yıldönümü vesilesiyle gazetelerde çıkan değerlendirme yazılarına ve televizyon yorumlarına bu gözle baktığınızda, ağzı kulaklarına vararak Gezi, Gezi... diye bağrışanların, olayı aslında kendi imajlarını cilâlama amaçlı olarak kullandıklarını göreceksiniz...
Zaten Gezi olayının en üzücü yanı da budur. Birileri güzelim bir eylemi çalarak, onu bir sivil toplum etkinliği, çarpıcı bir toplumsal tepki olmaktan çıkardı ve kendileri için reklâm ve güven tazeleme fırsatına dönüştürdü.
Ortalıkta Gezici olarak dolaşanlar ve Gezi adına yazıp çizenler genellikle böyleleri...
Sonuç? Sonuç şu: Gezi eylemiyle gerçek Geziciler tarafından verilmek istenen mesaj, araya girerek parazit yapanlar yüzünden muhatapları tarafından doğru algılanamadığı gibi, masumiyeti tartışılmaz mesaj da onu çalıp sahiplenen sâbıkalı tipler elinde sakıncalı hale büründü.
Darbelerden beslenmiş tiplerin fikir babası göründüğü bir eylemin, her dönemde aynı tipler tarafından hor görülmüş, hakları çiğnenirken alkışlarını işittiği halkımızca sivil bir eylem sayılması mümkün olabilir mi?
Eğer geniş kitlelerce doğuştan metabolizması bozuk diye algılandıysa, bunun sebebi, Gezi eylemcilerinin mesaj vermek üzere başlattıkları eylemlerinin malum tipler tarafından çalınmasına göz yummalarıdır...
Hâlâ göz yumuyorlar...
Yapmaları gereken, mesajları ile ilgisiz çarpıtmalara daha ilk günden mesafeli davranmaları, sokakta siyasi hesaplaşma başladığında buna karşı çıkmaları, muhataplarıyla biraraya gelinmesi söz konusu olduğunda sözcülerini doğru seçmeleri, taleplerini ilk günkü açıklamalarıyla sınırlı tutmalarıydı...
Bunu yapmadılar ve sivil bir eylem olarak kalması halinde, başarılı sonuç aldığı için, başka eylemlere örnek teşkil edebilecek hareketlerinin lekelenmesine yol açtılar...
Taksim Meydanı onların imzasını taşıyor bugün, ama bunun keyfini çıkaramıyorlar...
Ne kadar yazık...
Fehmi Koru / Star (ilgili kısım)
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle