En Sıcak Konular

Metehan Demir'in işine son verdiren o yazı!

27 Ağustos 2007 20:49 tsi
Metehan Demir'in işine son verdiren o yazı! Sabah Ankara temsilcisi Metehan Demir'in işine son verildi. Demir'in işine son verilmesinin ardında Genelkurmay'ın yalanladığı yazı olduğu konuşuluyor. İşte o yazı...

Radikal Gazetesi Yazarı Neşe Düzel'e röportaj veren Metehan Demir'in Sabah gazetesi Ankara bürodaki görevine son verildi. Bu şok gelişmenin ardında Demir'in Neşe Düzel'e verdiği ropörtajda askerin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a kızdığı, 27 Nisan bildirisinin ilk kendisine haber verildiği ve haber veren generalin de Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın çok yakınındaki bir isim olduğu yönünde bilgiler yer almaktaydı. Bu röportajın ardından Genelkurmay Başkanlığı bir açıklama yaparak bu haberi yalanlamıştı... İşte o röportajda yer alan bazı satırbaşları...

....Ordunun karşı çıktığı partiye halkın yarısı oy verdi. Halkın yarsıyla ters düşmek onlarda nasıl bir duygu yaratıyor? Kızıyorlar mı, şaşırıyorlar mı, endişeleniyorlar mı?

Bunu konuştum. Askerin AKP'yle, AKP'nin yapısıyla ilgili bir problemi yok. AKP'nin içinde Bülent Arınç, Hüseyin Çelik gibi gerginlik yaratan bazı radikal isimlerle ve bazı milletvekilleriyle ilgili problemleri var. Yoksa asker, AKP'yi, Refah Partisi gibi görmüyor. AKP'yi Refah'ın devamı gibi görmüyor. 22 Temmuz seçim sonuçları asker için sürpriz olmadı. Onların yaptığı ankette de AKP'nin oyu yüzde 40 ve üzerinde çıkıyordu. Ama en çok neye ve kime kızdılar biliyor musunuz?

Kime?

Toplumu okuyamayan CHP'ye kızdılar. Çok kızgınlar CHP'ye. Bazılarıyla görüşme fırsatım oldu. Toplumdan bu kadar kopuk ve uzak bir partinin sonucunun bu olacağını söylediler. AKP'nin seçim galibiyeti hakkında ne düşünüyorsunuz sorusuna, 'Düşünmesi gereken biri varsa o da CHP. Şu hallerine bak' dediler . Bu aralar CHP'yle adlarının fazla anılmasından da çok rahatsızlar. CHP'yle bire bir eşleştirilmek istemiyorlar. Son dönemde Deniz Baykal askerin sözcüsüymüş gibi bir hava var. Genelkurmay bundan çok rahatsız. Çok iyi biliyorum. Onlar MHP'nin de, CHP'nin de ortak paydasıyla, AKP'nin içindeki aklı başındakilerin ortak paydasıyla buluşmak istiyorlar. Ayrıca bir de emekli paşalarla anılmaktan da aşırı rahatsızlar. Niye? Türkiye'nin bir genç subaylar sorunu değil, ciddi bir emekli paşalar sorunu var. Onların söylediklerinin, 'Genelkurmay mesaj verdi' diye algılanmasından rahatsızlar. Mesela Edip Başer'in seçim sonrası darbe imasında bulunmasından rahatsız oldular.

'Bir mesaj vermek gerekirse çıkar biz söyleriz. Kimden çekineceğiz ki' diyorlar. Bir de 27 Nisan muhtırasının hâlâ çözülemeyen esrarı var. Bu muhtıra neden 23.17'de Genelkurmay sitesine kondu. Bu konuda bir bilginiz var mı?

27 Nisan seçilebilecek en yanlış tarihti. Zaten konu, Anayasa Mahkemesi'ne gitmişti ve mahkeme büyük ihtimalle sürecin önünü kesecekti. Cuma akşamı saat 23:20'de niye bu bildiri yayımlandı defalarca sordum, yanıt alamadım. Ben o bildiriyi ilk haber alan gazeteciyim. O gece Ankara'da Başbakan'ın danışmanlarıyla birlikteydim. Saat 22 sıralarında telefonum çaldı. Üst düzey komutanlardan biri arıyordu. Bana, 'Genelkurmay'ın gündemdeki süreçle ve olaylarla ilgili olarak bir, bir buçuk saate kadar bir açıklama yapacağını' söyledi.

Peki niye Genelkurmay bildiriyi size haber verdi?

Bir cuma akşamı saat 23:20'de bir Neşe Düzel'in, bir Metehan Demir'in aklına dur ben bir internette TSK sitesine bakayım, demek gelir mi? Gelmez. Gazetelerin şehir baskılarına, televizyonların gece gündemine hâkim olabilmek için haber verdiler. Aslında bu bildiri, iki, üç günlük bir çalışmanın uzantısıymış. Ve kesinlikle Yaşar Paşa'nın emriyle düğmeye basılmış. 'Ok yaydan çıktı, bunu artık bir şekilde yapmamız gerekiyordu ve yapıyoruz' dediler. Muazzam gizli çalışıldı, hiç kimseye bilgi sızmadı. 27 Nisan akşamüstü Genelkurmay'da bir değerlendirme toplantısı yapılmış ve herkes normal şekilde mesaiden evlerine gitmiş. Sadece düğmeye basacak olan görevliler karargâhta kalmış. Yani o gece saat 23.20'de Genelkurmay'da herkes acil toplantıda falan değilmiş.

Genelkurmay bir muhtıra vermek için neden geceleyin 23.17'yi seçsin?

Savaş taktiği olarak görüyorlar. Siz düşmanı en iyi o saatte vurmaz mısınız? Vurdu. Prusyalı generalin, bir saldırıyı en etkin hale getirmek için hiç umulmayan yerde umulmayan zamanda düğmeye basacaksın diye bir taktiği vardır. Biz de bu bildiriyi doğrusu ummuyorduk. Hatta bildirinin haberini bana daha düşük rütbeli bir subay verecekmiş. Ama komutan ben veririm demiş. Bayağı kuvvetli bir general haber verdi bana.

Size o general ne dedi?

'Biraz sonra bayağı net, açık uyarılarla dolu bir açıklama yapılacak. Birbuçuk saate kadar geliyor açıklama' dedi. Çok şaşırdım. İlk bilen sivil bendim. Neredeyse fenalık geçiriyordum. Dışarıya çıktım, bir sigara içtim, biraz sakinleştim. Düşünsenize birbuçuk saat sonra ülkede çok büyük zelzele yaşanacak. O sırada Habertürk'ten Saynur Tezel aradı. Ben onun programına değerlendirmeler yapıyorum. Ona bunu yayında söyleyeyim de, topu üzerimden atayım dedim ve söyledikten sonra da ortalık dalgalandı. Sonra geldim masaya oturdum. Başbakan'ın en yakın iki ismi vardı yanımda. Birinin cebine mesaj geldi. 'Metehan Demir Habertürk'te bir şey söyledi' diye. Ömer Çelik ciddi misin dedi ve başbakanın çok yakınıyla birlikte onu aramaya gitti. Başbakan 'Bana hemen Genelkurmay'ı bağlayın' demiş ama biliyorsunuz o gece görüşemediler. Genelkurmay Başkanı'nın istirahatta olduğu söylendi. Bunu kulaklarımla duydum.

Muhtıranın kimin kaleminden çıktığına dair bir bilginiz var mı?

O bildiri tüm üst rütbeli generaller tarafından karargâhta hazırlandı. Yaşar Paşa son halini gördü. Kuvvet komutanlarından ikinci başkana kadar hepsi bildiriyi biliyordu. O metni Yaşar Paşa oluşturmuştur. Onun onayı olmadan hiçbir cümle oraya girmez. O muhtırayı internet sitesine konması için kim emir verdi? Kesinlikle Yaşar Paşa. O gece yaptığım konuşmadan ötürü biliyorum bunu. Bana bildiriyi haber veren kişi Yaşar Paşa'nın her şeyidir. Genelkurmay Başkanı zaten 12 Nisan'da konuşmuştu.

Niye bir de 27 Nisan muhtırası yazıldı?

12 Nisan'daki konuşmasında Yaşar Paşa 'sözde değil, özde anayasaya bağlı olan bir cumhurbaşkanı' tanımı yapmıştı. Ama bu konuşmayla ilgili 'Genelkurmay Başkanı teslim oldu' gibisinden öyle yorumlar yapıldı ki, 'Biz de öyle bir açıklama yapalım ki, kimse başka türlü yorumlayamasın' dediler. Zaten bildirinin çok sinirli bir ruh haliyle yazıldığı anlaşılıyor. Yaşar Paşa'nın ruh halini yansıttığı ortada. 12 Nisan toplantısından sonra Yaşar Paşa'nın yakınındakiler anlattılar. Basın toplantısının 'Yaşar Paşa'nın yok gardı düştü. Yok bizi tarif etti' diye yorumlanmasına çıldırmış. 'Ben bir şey söyledim. Ne hale getirdiler' demiş.

GENELKURMAY'IN AÇIKLAMASI

"Bilindiği üzere, Türk Silahlı Kuvvetleri ihtiyaç duyduğunda görüşlerini açık bir biçimde ve aracısız olarak kamuoyuyla paylaşmaktadır" denilen açıklamada, "Yayımlanan haberde iddia edildiği gibi, herhangi bir kişi veya kurumla tesis edilen üstü kapalı ilişkilerle bu tür haberlerin iletilmesi, Genelkurmay Başkanlığı'nın çalışma yöntemleri içerisinde bulunmamaktadır" ifadesi yer aldı.

Türk Silahlı Kuvvetleri adına görüş beyan etme yetkisinin Genelkurmay Başkanı'nda olduğu kaydedilen açıklamada, bu yetkiyi gerektiğinde Genelkurmay 2'nci Başkanı ve Genelkurmay Genel Sekreteri'ne verdiği hatırlatıldı.

"Haber yanlış değil, yalan"

Açıklamada, "Benzer şekilde, Genelkurmay Başkanı'nın Cumhurbaşkanlığı seçim süreciyle ilgili olarak bazı politikacılarla görüştüğü ve aralarında anlaşmaya vardıkları gibi tamamen hayal mahsulü haberlerle kamuoyu yanıltılmaya çalışılmaktadır" denildi.

Genelkurmay Başkanı'nın gizli bir programı olmayıp, tüm görüşmelerini devletin kurumları arasındaki yerleşik usullere göre yaptığı kaydedilen açıklamada, "Vazifesi Anayasa ve ilgili yasalarla belirlenmiş olan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, hiçbir kişi veya kurumla herhangi bir konuda pazarlık yapması söz konusu değildir" ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, "Bu bakımdan, bahse konu haberler yanlış değil; yalandır. Gerçek dışı haberleri yapanlar kamuoyunu yanıltmakta ve Türk Silahlı Kuvvetleri'ni yıpratarak belli amaçlara hizmet etmektedirler" denildi.

cafesiyaset.com / medyatava
 

 



Bu haber 3,022 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,641 µs