Sezer'in artısı eksisi

27 Ağustos 2007 14:50 tsi
Yarın Sezer dönemi bitiyor. Uzatmalı kısmı da bitiyor.

7 yıla ilişkin bir döküm yaptığımızda artılarbahsinde sadeliği, tutumluluğu, devlet malı üzerindekititizliği akla geliyor.

Bunlar önemsiz değil. Bizde devlet görevi alanların kibrive devlet malı üzerindeki savurganlığı dikkate alındığındabunlar önem kazanıyor. Bir Cumhurbaşkanı olarak bunlar artıolarak yeter diyenlere “İyi, hayırlı olsun o zaman” demektenbaşka yapacak bir şey yok.

Bir de ortada şeyler var Sezer adına not edilebilecek.

Bir yerden baktığınızda artı gibi gözüken, ama ötekitaraftan eksi hanesine yazılacak olanlar...

Mesela, Cumhurbaşkanı olarak denetleme görevi yaparken, anamuhalefet partisi gibi çalışmak...

Bunu bir kesim alkışlıyor, ama öte yandan baktığınızdabunun bir Cumhurbaşkanının tarafsızlığı ile bağdaşmadığınısöylemek gerekiyor. Cumhurbaşkanı iktidardan yana olmamalıama, ana muhalefete de oynamamalı. Sezer Başbakan'a tebessümübile çok gören yapısı ile iyi bir Cumhurbaşkanımıydı? Herhalde değil. Onun için CHP çizgisindenalkış almasına karşılık, toplumun çok geniş kesimleritarafından da tepkiye maruz kalmıştır.

Mesela Sezer, Cumhurbaşkanı olduğu dönemde kendisi içinartı olarak altı çizilen “özgürlükçütavrı”nı rafa kaldırdı... Unuttu, sanki onlar hiçsöylenmemiş gibi oldu.

Bunu artı hanesine mi yazmalı?

Sezer'in özgürlükler konusundaki en negatif tavrıbaşörtüsü konusunda ortaya çıktı. Kamusalalan yaklaşımı, başörtülüler için, Başbakaneşi dahi olsa tam bir devlet dışlamasına dönüştü.Bu tavrı da bir kesim tarafından alkışlandı ama toplumundışlanan kesimleri tarafından alkışlanmaya değer miydi? Vetoplumun dışlanan kesimleri tarafından Cumhurbaşkanı, “Cumhurunbaşkanı” mıydı?

Cumhurbaşkanı uzlaşmacı bir sima mıydı?

Ortada Sezer'e sahiplenenler ve tepki gösterenler diye birgerçeklik bulunduğuna göre onun etrafında uzlaşmaolduğundan söz etmek, sadece ona sempati duyanların iddiasıolarak kalıyor.

Cumhurbaşkanlığı köşkü halkın sıcak baktığı birmekan haline mi geldi Sezer döneminde?

Cumhurbaşkanı Sezer'i halktan birisi ile sıcak bir temas halindegören var mı, istisnalar dışında? Cumhurbaşkanı Sezer, biryerde “tevazu ve sadeliği” oynuyor, ama diğer yanda “devletkibri” diyebileceğimiz bir soğukluğu yansıtıyor.

Cumhurbaşkanı Sezer'in ardından “Şunu da yaptı”diyebileceğimiz bir iz kalıyor mu?

İktidarın tayinlerine vetolar yağdırmak, evet bu bir iz. Amabunun yanında kendi tayinlerini vetolayan olmadığı içinCumhurbaşkanlığı adına yaptığı ideolojik tayinlerin izisorgulanıyor. Ü oyla en alt sıradan rektör tayinleriAnayasa Mahkemesi'ne CHP'li Baro Başkanı'nı tayin etmeyekalkışmak, uzatmalı dönemde Danıştay'a tayinler vs...

Türkiye Cumhuriyeti'nin dış dünya ile ilişkilerindeSezer diye bir imza var mı? Hangi ülke ile ilişkilere olumlubir katkı sağlamıştır?

Milliyet gazetesinin onun için yazdığı başyazıyı okudum:Alın bakın onun için yazılan notlara:

-Cumhuriyet tarihinin en içine kapanık cumhurbaşkanı.

-Toplumla iletişim kuramadı.

-İş dünyasından uzak durdu

-Hükümetle ilişkisi de pek iyi yürümedi.

-Çoğu ulusalcı diye bilinen küçük birgazeteci grubu dışında basınla da mesafeli kalmayı tercih etti.

Bunları sayıyor sayıyor, sonra da bir kamuoyu araştırmaşirketinin verdiği bilgiye atfen “halkın çoğunluğu onusevmişti” diyor.

İşte böyle bir rivayet var.

Ama bunun gerçekliği çok tartışılabilir. En azındanşu söylenebilir ki Sezer bir toplum lideri olmamıştır.Cumhurbaşkanı olarak toplumda heyecan uyandıran ve ona ilerihedefler gösteren bir kişilik değildir. Cumhurbaşkanı olarakTürkiye'ye ne kattı dediğimizde sayılabilecek fazla bir şeyolmaması da bu yüzdendir. Başlangıçta umut vermişti.Umutlar gerçekleşmedi. Ve gidiyor.

Böyle giderken genellikle denir ki baki kalan bu kubbede bir hoşseda imiş...

Acaba Sezer'den hoş sedalar kalıyor mu?

Benim aklımda istenç, erek, gibi her cumhurbaşkanı nutkunagiren kekre kelimeler kalıyor. Ne yapalım, Sezer'inCumhurbaşkanlığında umduğumuzu değil bulduğumuzu yemiş olduk.

Ahmet Taşgetiren

İnternet haber

Bu haber 424 defa okundu.