En Sıcak Konular

Çakır: Türkiye’den çok İsrail kaybeder

24 Ağustos 2007 15:07 tsi
Çakır: Türkiye’den çok İsrail kaybeder İftira ve İnkarcılıkla Mücadele Birliği (ADL) ile Amerikan Musevi Komitesi neden aniden 'sözde Ermeni soykırımı'nı tanıma kararı aldı? Kararın arkasındaki gerçekler neler? Ruşen Çakır yazdı...

Ruşen Çakır/ Vatan

İftira ve İnkarcılıkla Mücadele Birliği (ADL) ile Amerikan Musevi Komitesi’nin (AJC) 1915 olaylarını “Ermeni soykırımı” olarak tanıma kararı almalarının bir dizi nedeni var ve bu gelişme bir dizi önemli sonuca yol açmaya aday. Öncelikle “neden böyle oldu?” sorusuna cevap arayacak olursak:

1) Bu karar tamamen siyasidir. “Bilimsel” kriterlerle açıklanması hiç inandırıcı olmaz. Çünkü son birkaç yılda soykırım tartışmalarıyla ilgili hiçbir ciddi yeni bulgu veya kanıt ortaya çıkmış değil.

2) Bu karar, Ermeni lobisinin ABD başta olmak üzere Batı’da ne kadar güçlü, Türk lobisininse onunla rekabet edemeyecek ölçüde zayıf olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

3) Musevi lobisinin karar değişikliğinde AKP iktidarının İslamcı geçmişi ve Ortadoğu’ya yönelik (özellikle Hamas’ın Ankara ziyaretinin) politikalarının belirleyici olduğunu söylemek fazlasıyla abartılı olur.

4) AKP’liler, ADL başta olmak üzere Musevi lobisiyle iyi ilişkiler içinde olmaya özen gösterdiler. Başbakan Erdoğan ile ADL lideri Abe Foxman’ın dostluklarının daha AKP kurulmadan önceye dayandığı biliniyor. Bu karar, her ABD ziyaretinde alışkanlık haline gelen Musevi lobisi ziyaret etmenin de bir aşamadan sonra işe yaramadığını gösteriyor.

5) Aynı şekilde, her vesileyle ABD ve İsrail’e gidip “her şey kontrol altında” imajı yaratan zevatın da göz boyamakta olduğu böylece açığa çıkmış oldu.

Peki bundan sonra ne olacak? Öncelikle, son psikolojik engelin de kalkmış olduğunu, Amerikan Kongresi’nden Soykırım Tasarısı’nın her an geçebileceğini kabul etmemiz lazım. Bunun, zaten pek de iyi seyretmeyen Türk-Amerikan ilişkilerinde muazzam bir tahribat yaratacağı kesindir.

Ancak bundan Türkiye-İsrail ilişkilerinin de çok kötü etkileneceğini akılda tutmamız şart. Şöyle ki, Washington’da gazetecilik yaptığım 2.5 senede Musevi lobisinin Türkiye’ye yardım ettiği kadar, yer yer ayakbağı olduğunu da gözledim. Geçen yıl kaleme aldığım “İsrail’in Türkiye’ye borcunu ödemesinin tam zamanı” başlıklı yazıda, son yıllarda Musevi lobisi ve İsrail’den bazı kesimlerin, şantaj boyutuna varan çıkışlarla işin tadını epey kaçırdıklarını belirtip “Türkiye, Ömer Seyfettin’in ‘Diyet’ öyküsünde kolunu kesen demirci Koca Ali gibi, ‘tamam, size muhtaç değilim, ne olursa olsun!’ diyebilir” demiştim.

Diyet ödeniyor

Musevi lobisinin son kararı Ankara’yı hiç istemediği halde Koca Ali gibi davranmaya itebilir. Böyle bir durumda İsrail ve onu korumayı temel ilke edinmiş olan Musevi lobisi, en az Türkiye kadar, hatta ondan daha fazla kaybedecektir.

Çünkü bugüne kadar Kongre’den tasarının geçmemesi, abartılı bir ölçüde, esas olarak Musevi lobisinin çabalarına bağlanırdı. Şimdi geçmesi halinde, Türk kamuoyunda, yine aynı lobiyi, dolayısıyla İsrail’i, hatta tüm Musevileri suçlama eğilimlerinin öne çıkması şaşırtıcı olmaz.

ADL ve AJC yöneticileri Türkiye’nin yıllardır İsrail’in İslam dünyası içindeki en güvenilir, sağlam dostu olduğu; en güç anlarında zamanlarda ona omuz verdiği, soluk almasına yardımcı olduğu gerçeğini unutmuşa benziyorlar.

Dolayısıyla tasarı geçer geçmez İsrail’in Türkiye’yi kaybetme sürecinin başlaması halinde bunun baş sorumluları da onlar olacaktır. Kuşkusuz tasarının geçmesinin şokunu atlatabilmek kolay olmayacak. Ama yine de her işte bir hayır vardır. Belki de bu sayede Türkiye, ABD başta olmak üzere Batı’da kimseye minnet duymadan ve mecbur kalmadan kendini anlatabilme fırsatını yakalayabilir.



Bu haber 370 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,013 µs