30 Mart Seçimleri sonrası ilk kez Hürriyete konuşan Kemal Kılıçdaroğlu canlı yayında önemli açıklamalar yaptı.
Kılıçdaroğlunun konuşmasından satırbaşları:
Bir seçim yaptık, ülkemize hayırlı uğurlu olsun. Sayımların açık olduğu yerlerde demokrasi güç kazanır. Son birkaç seçimdir seçimlerden sonra seçimin galibi olduğunu ilan ede kişi balkon konuşması yapar. Medyada der ki çıkacak konuşacak, barış içinde yaşayan bir Türkiye için hep birlikte mücadele edeceğiz
Başbakanlık koltuğunda oturan zat yine bir balkon konuşması yaptı. Açıkça demokrasiyi, hukuku, sosyal grupları tehdit etmeye başladı. Kimsin sen tehdit ediyorsun? Hiç alışkın olmadığımız bir tarzda, diktatöre üslup bir tarzda demokrasi tehdit ediliyor. Hiç karşılamadığımız bir olay. 30 Mart öncesi neyse 31 Martta da aynı adam. Türkiye ve dünyayı dizayn etmeye çalışıyor. CHP olduğu sürece bu ülkede hiçbir yurttaşı sen tehdit edemezsin. Senin tehdidin sana söker. Oturacaksın oraya, vatandaşı tehdit edeceksin. Cadı avı başlatacaksın sen. Hani hukukun üstünlüğü vardı.
"SENİN TEHDİDİN SANA SÖKER BİZE DEĞİL"
Senin tehdidin sana söker bize değil. Daha da öte gidiyor. Muhalefeti dizayn etmeye kalkar bu zat. Kimsin se muhalefeti dizayn edeceksin. Beyefendiye özgü bir muhalefet gerekiyor herhalde. Her dediğine evet efendim diyen bir muhalefet istiyor. Muhalefet sözcüğünün bile ne anlama geldiğini bilmiyor. Bizi dizayn edemezsin. Senin gücün yetmez buna. 3 kez arka arkaya seçimlerde geldin, her türlü baskıyı kurdun, devleti yargıyı dizayn ettin, yasama arka bahçen. Şimdi sıra geldi muhalefeti dizayn etmeye. Senin gücün yetmez. Biz seçimlere girdik. Önce halkın büyük oranda katılımı bizim açımızdan mutluluk vericidir. Her oya saygımız var. Oy kullanan yurttaşların tamamını kutluyorum. Hiçbir ayrım yapmıyorum.
"TEK ŞEY İSTEMİŞTİM..."
Tek şey istemiştim. Sandığa giderken vicdanınızın sesini dinleyin diye. Yoksa isteyen istediği partiye oy verir. Balkon konuşmasının bir başka özelliği daha var. Sıra sıra dizilmişler. İstanbul'daki parayı sıfırlayanlar. Ankarada öyle bir para yok tabi. Varsa da biz bilmiyoruz. Adı hırsızlığa çıkmış insanlarla siz zaten ülkeye umut veren bir konuşma yapamazsınız. Sadece kirlenen insanlar mı? Hayır. Kurana hakaret eden insanlar da oradaydı. Bu tabloyla birlikte bir balkon konuşmasının sonucunu kaç kişi değerlendirebilecek. Sorun bu.
Balkon konuşmasında açıkça demokrasiye meydan okundu. Demokrasi benim kafamdaki şekilde şekillenir diye açıkça söylendi. Balkon konuşmasında helale de meydan okundu, haramdan yanayız dediler. Haramzadelerin iktidarı var zaten, o nedenle güçlüyüz. Kaybedenler haram yiyenlerdir. Mazlumun yanında olanlar neden kaybedecekler. Dünyanın hiçbir ülkesinde diktatörler kazanamaz. Ama onlar kazandıklarını düşünürler. Türkiye kazanmıştır. Süreç göreceksiniz farklı bir şekilde yürüyecektir. Bu mesajlar önümüzdeki süreçte daha fazla baskının uygulanacağını gösteriyor. Medyaya, sivil topluma, siyasal partilere
Her alana baskı uygulanacaktır.
"BASKILARIN ARTACAĞINI GÖRECEKSİNİZ"
Ama ona şunu söylemek istiyorum: Bu daha başlangıç. Önünde boyun eğecek kişi arıyorsan balkon konuşmasında yanındaki adamlara bak. Bize hiç bakma. Kimsenin önünde boyun eğmeyiz. Bu arada kendi yandaşları istifa edeceğim şeklinde haber yayıyor. İstifa edecek biri varsa bu ülkeyi soyandır. Geçiniz bunları. Biz sonuna kadar mücadele edeceğiz. Hiç kimse unutmasın. Bu daha başlangıç. Güçlenerek geliyoruz. Bütün seçim sonuçlarına bakın. Beklediğimiz oranda oy almadık. Ama hiçbir zaman yurttaşlarımı suçlamadım. Yukarıya doğru bir çizgimiz var. Yukarıya doğru gidiyoruz, ağır ağır sindire sindire. Halka daha fazla gideceğiz. Son seçimde yine mağdurları oynadı. Hem malı götürüyor, hem mağdurum diyor. 31 Marttan sonra Türkiyede baskının artacağını hepiniz göreceksiniz.
Ankaradaki ve çok yerde itirazlar var. Hukukçu bir ekip çalışıyor. Ankara dahil pek çok yerde itirazlarımızı yapacağız. 100ü aşkın yerde miting yaptım. Elimden geleni yaptım tabi. Bu benim görevim. Eksiğim olabilir ama görevimi yaptığıma inanıyorum. Milletin vicdanına hep sesleneceğim. Uyuyan vicdanları uyandırana kadar. Senin inandığın kitaba hakaret eden biri orada oturuyor, devleti soyanın yanında oturuyor. Yine de oy verecek misin? Kul hakkı yiyen biri orada oturuyor. Onları yanına almış, ben devlete meydan okuyorum, istediğim yolsuzluğu yaparım diyor.
DİYEN KİMDİ?
Sandıkla meşruiyet sağlayacağını sanıyor. Sandıktan meşruiyet çıkmaz. Gidip yargının önüne çıkacaksın. Bugün olmaz ama yarın mutlaka çıkacaksın. Cemaatle işbirliği AKPnin uydurması. Nereyle işbirliği yaptı. Ellerinde varsa bilgi belge çıkarsınlar. Ne istediniz de vermediniz diyen kimdi? Bizi cemaatle işbirliği yapan kimse. Hayatımda ilk kez Başbakanlık koltuğunda oturan birinin bu kadar çok yalan söylediğine şahit oluyorum.
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle