En Sıcak Konular

Ulaştırma Bakanı Yılmaz'dan acı itiraf

17 Ağustos 2007 23:36 tsi
Ulaştırma Bakanı İsmet Yılmaz, 1999 yılında Marmara Depremi'ndeki en büyük eksikliklerden birisinin haberleşmedeki sıkıntı olduğunu söyledi.

İsmet Yılmaz, Karaman 17 Ağustos Camii'nde, Türk Kızılayı ile Anadolu Ajansı arşivinden oluşan ''Biz unutmadık, ya siz'' temalı fotoğraf sergisinin açılışını gerçekleştirdi.

Açılıştan sonra panelde yaptığı konuşmada Yılmaz, ulus olmanın ana unsurunun acıyla mutluluğu paylaşabilmek olduğunu belirterek, Marmara depremindeki dayanışmanın Türk halkını güçlendirdiği söyledi.

Yılmaz, ''Acı günde de mutlu günde de birbirimize destek oluyoruz. Millet olmanın unsurunu yerine getiriyoruz. Mülki idare, sivil toplum kuruluşları, valilikler ve merkezi idare, herkesin üzerine düşeni yapması gerekir'' diye konuştu.

Depremden sonra yerle bir olan Adapazarı'nın 8 yıl içinde büyük gelişme kaydettiğini belirten Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bu depremdeki en büyük eksiklerimizden birisi, Allah bir daha vermesin haberleşmedeki sıkıntıydı. Ulaştırma Bakanlığı olarak İçişleri Bakanlığı ile yaptığımız protokolle, bir daha böyle felaketlerde iletişimin kesintisiz olmasını sağlamak için her türlü çalışmayı yaptık. Bundan şüpheniz olmasın. Bu depremde en büyük ders alan kurumlardan birisi de Kızılay'dır. O dönemde çok eleştirilmiştir. Ancak Kızılay şu anda, Türk milletinin deniz feneridir. Deniz feneri, 72 millete dinine, diline, ırkına ve bayrağına bakmaksızın gemilere yol gösterir, onları sağ salim tehlikeli sulardan alır ve emniyetli limanlara ulaşmalarını sağlar. İşte Kızılay, zor günlerin ve zor anların da deniz feneridir.''

-PROF. DR. IŞIKARA'NIN KONUŞMASI-

Türk Kızılayı Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara ise, Türk Kızılayı'nın Toplumu Harekete Geçirme Projesi adıyla bir çalışma başlattığını kaydederek, ilk uygulamaların İstanbul'da sürdürüldüğünü anlattı.

Depremin zararlarını en aza indirmek için hazırlıklar yapılması gerektiğini vurgulayan Işıkara, şöyle konuştu:''Ortalama olarak 2 ayda bir ülkemizde 5 ile 5.9 ve her 6 yılda bir de 7 ile 7.9 büyüklüğünde depremler gerçekleşebiliyor. Bingöl depreminden bu yana 6 şiddetinde bir deprem yok ama bu deprem yarın veya 1 ay sonra olursa, benim için sürpriz olmaz. Bu istatistiklere bakarak, bizim için sürpriz olmaması gerekiyor. Bizim yapmamız gereken şey, bir deprem olacağı gerçeğini kabul ederek, olacak depremin zararlarını en aza çekmektir. Onun için de depremden korunma bilincine sahip çıkmalıyız. Deprem öncesi hazırlıklar yapmalıyız. Deprem öncesi hazırlıktaki iki adımdan birisi yapısal bilinç, bir diğeri de yapısal olmayan tehlikelerin azaltılmasıdır.''

''Deprem öldürmez, binalar öldürür'' gerçeğinden hareketle, binaların temel ögelerinin depreme dayanıklı yapılması gerektiğini ifade eden Işıkara, şunları kaydetti:''Binaların temel ögeleri insanların ayaklarına benzer. Uzun boylu insanlar büyük numaralı ayakkabı, küçük boylular da küçük numaralı ayakkabı giyer. Taşıyıcı sistemlerimiz kolonlar ve kirişlerdir, bunlar binanın kendi yükünü muntazaman temele aktarmak durumundadır ama bazen biz mekan kazanmak için açgözlülük ediyoruz. Kolonları kesiyoruz, kolonu kesik olan binalar deprem hareketlerini karşılayamaz. İnsan iskeleti de kolon ve kirişlerdir, olaya böyle bakabiliriz. Ben bacağımı kesersem ayakta kalabilir miyim?''

Binaların biçiminin deprem hareketlerini en aza indirmede oldukça önemli olduğunu anlatan Işıkara, şöyle devam etti:''Geometrisi olan binalar (kare, dikdörtgen ve silindir) deprem hareketini daha rahat karşılar. Ama artı şeklindeki binalar, deprem hareketini karşılayamaz. Bitişik nizamdaki binalarda da, binaların kat hizalarının aynı olması gerekiyor. Bir binanın kat hizası diğer binanın kolonunun yarısına gelmişse, diğer binayla balyoz gibi çalışarak, yıkılmasına neden olur. Bitişik olan binalara artık izin vermemek gerekiyor.''

-KIZILAY GENEL BAŞKANI KÜÇÜKALİ-

Türk Kızılayı Genel Başkanı Tekin Küçükali ise, mutlu günlerin yanında acı günlerin de hatırlanması gerektiğini belirterek, Türk Kızılayı'nın din, dil, ırk ve ulus ayırmadan herkese merhamet elini uzattığını söyledi.

Pakistan depreminin kendileri için önemli bir deneyim olduğunu kaydeden Küçükali, şunları kaydetti:''100 bin insan öldü Pakistan depreminde. Bununla ilgili olarak kampanyalar yaptık. Kampanyanın ilk gününde, 'ülkemiz nüfusundan dünyada çok daha büyük nüfusu olan ülkeler var ama bize yakışanı yapmalıyız' demiştim. Pakistan bizim için önemliydi. Hakikaten de öyle oldu. 3 milyon 800 bin insan bankalara giderek, Türk Kızılayı'na para verdi. Bu katılım Çin'den dahi daha fazla bir katılımdı'' diye konuştu.

samanyolu haber



Bu haber 671 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,930 µs