En Sıcak Konular

AK Parti'nin rotası

23 Ocak 2014 08:46 tsi
AK Parti'nin rotası ''Şunu gördüm ki, Türkiye uçağının ucu artık AB'ye doğru uçacak. Ayrıca kaydetmeliyim ki, Başbakan, 2014'ün yeni bir milat olabileceği sözünü laf olsun diye söylemiş değil...''

AK Parti, meşruiyet savaşı verdiği 2002-2005 arasını rotayı AB'ye çevirerek aşmıştı. 2004 yılı 17 Aralık tarihinde, 'Evet' pankartlarının açıldığı, tam üyelik görüşmelerinin başlatılması kararı bu sürecin sonunda alındı.

Kapatma davasında, 27 Nisan e-muhtırasında en güçlü destek AB'den geldi. 27 Nisan e-muhtırası verildiğinde ABD'den 3 gün boyunca ses çıkmadı. Ne zaman ki AK Parti muhtıraya karşı dik bir duruş sergiledi, ABD'den açıklama ondan sonra geldi. Ama yapılan açıklamalar fluydu. Muhtıraya karşı net ve güçlü bir destek gelmedi.

AK Parti'nin ustalık dönemi olarak isimlendirilen üçüncü döneminin en bariz vasfının, AB ile ilişkiler olması bekleniyordu. Ancak Sarkozy-Merkel faktörü ile bizde AB'ye savaş açan AB Bakanlığı sayesinde AB heyecanı öldürülmüştü.

Tam AB'nin ruhuna mevlit okutmaya hazırlanıyorduk ki, yepyeni bir konjonktür ortaya çıktı.

Ruhuna mevlit okutacağımız AB'den sorumlu bakanlığa ismi Mevlüt olan bir bakanı getirdik.

AKPM Başkanlığı yapmış, iyi diyaloglar kurmuş AB çevrelerinde ayrı bir saygınlığı olan bir isim Mevlüt Çavuşoğlu.

Hem Başbakan'ın ziyaretinden 1 hafta önce yaptığı AB turunda, hem de Başbakan'ın görüşmeleri sırasında Mevlüt Çavuşoğlu'nun bu özelliğini gözlemleme imkanımız oldu.

AB konusunda şimdiye kadar çok zaman kaybettik. Yeni bir zaman kaybına tahammülümüz yoktur.

Ustalık döneminin ilk diliminde başaramadık ama ikinci dilimi AB dönemi olmalı.

Başbakan'la dönerken uçakta yaptığımız soru cevap ve aralardaki sohbette bunları konuştuk.

Şunu gördüm ki, Türkiye uçağının ucu artık AB'ye doğru uçacak.

Ayrıca kaydetmeliyim ki, Başbakan, 2014'ün yeni bir milat olabileceği sözünü laf olsun diye söylemiş değil.

Buna inanıyor ve AB'deki konjonktürün buna uygun olduğuna inanıyor.

Fransa Cumhurbaşkanı Hollande haftaya Ankara'ya geliyor. Başbakan bu ziyareti çok önemsiyor. Ziyaret öncesinde Türk-Fransız İş Konseyi tarafından güçlü bir çağrı yapılacak.

Başbakan önümüzdeki ay ise AB konusunda önemli bir durak olan Almanya'ya gidiyor.

Yeni bir seçim kazanıp, yeni bir koalisyon hükümeti ile yoluna devam eden, bu arada 'İmtiyazlı ortaklık' önerisini revize eden Merkel ile bir araya gelecek.

Ama asıl önemli olan Türkiye, AB dersine yeniden çalışmaya başladı. Yeni bir reform sürecine giriliyor.

Özgürlükler, şeffaflık, 'Kurallı Serbest Piyasa' ve yolsuzlukla mücadele konusunda paketler hazırlanıyor.

Başbakan'ın, 2014 bir milat olabilir sözünün altı boş değil. Mutfakta bir şeyler pişiriliyor. Hem bu kez sadece hak ve özgürlükler noktasında değil, ekonomik boyutta da çalışmalar var. Ekonomiyle ilgili çalışmalar Başbakan Yardımcısı Ali Babacan başkanlığında yürütülüyor.

Bu arada iki günlük Brüksel ziyaretimiz kapsamında Başbakan'la ilgili birkaç gözlemimi paylaşmak istiyorum.

Gezi başladığında morali iyiydi Başbakan'ın. Her zaman yaptığı gibi uçağa bindiğinde herkesin elini sıktı. Herkese adıyla hitap edip, kimine çocuğunu sordu kiminin halini hatırını sordu. Bu kez, Gülen hareketiyle yaşanan soruna ilişkin kimse bir şey sormadı. Ta ki soru-cevap bölümüne dek.

Orada, 'Yeni bir sulhname var mı?' diye sorduk. 'Yok' dedi. 'Tam aksine şantaj politikaları sürüyor' diye konuştu.

Brüksel dönüşü Başbakan'ın morali yüksekti.

Brüksel'den AB'nin desteğini de cebine koyarak döndü.

Paralel devlet bundan korksun.

Başbakan çıktığı her yoldan güçlenerek dönüyor.

Ancak AK Parti'nin iki başkenti boş bırakmaması gerekiyor. Biri Brüksel, diğeri Washington.

Çemişgezek'te dahi temsilciliği bulunan bir parti dünyanın yönetildiği iki merkezi ihmal edemez.

Abdülkadir Selvi / Yeni Şafak (ilgili kısım)



Bu haber 867 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,119 µs