Semerci Yılmaz'a verdi veriştirdi

16 Ağustos 2007 15:39 tsi
Akşam Yazarı yavuz Semerci, bugün Hürriyet yazarı Mehmet Yılmaz'a sert ifadelerle saldırdığı yazısında, "Mehmet Yılmaz yalan yazıyorsun" diyor. İşte Semerci'nin Yılmaz hakkında uzun süre tartışılacağa benzeyen yazısı:

Yavuz Semerci'nin yazısı

Ah benim kifayetsiz meslektaşım. Anladığım kadarıyla korkmaya başlamışsın. Öyle olmasa, patronun, Türkiye’nin en muhalif kalemini kovduğu gün, onun gözüne girmek için köşenden saçmalamazdın. Aramızdaki fark basit: Sen patronunun izin verdiği kadar yazabilir, onun gösterdiği hedefe ateş edersin. Ben ise doğru bildiğimi yazar, patronların işine gelip gelmemesini dert etmem.

Bu nedenle gazeteport.com’u kurdum. O yüzden özgür gazeteciler burada istediklerini yazabiliyor. Üzerine giydiğin ve etrafa çamur sıçratan elbisenden bir gün sıyrılırsan, (muhtemelen artık işe yaramadığın gün bu gerçekleşecek) o gün yazdıklarımı anlayabileceksin.

---

Hürriyet Gazetesi’nde yayınlanan yazında ileri sürdüğün iddialara gelince. Bir kere benim üzerimden Turkcell’e yönelik (deli saçması) iddialarının yanıtını benden alamazsın. Turkcell’in sözcüsü değilim. Ancak sizin gruba ilan vermeyen halka açık şirketlerinin, SPK ve İMKB tarafından soruşturulmasını istediğine göre sana biraz katkı yapayım.

Bir zahmet not al: Halka açık binlerce ortağı olan Akbank, bir yıldır Kanal D ve Star’a ilan vermiyor. (Yakında onlara da saldırırsın!) Sence Akbank yöneticileri de ortaklarının parasını yanlış yere harcıyor olabilir mi?

Ayrıca şirketler sizin gruba (dünyanın en yüksek tarifesiyle) ilan vermek zorunda mı? İlan vermeyenler pazar mı kaybediyor? Sizinle çalışmadığı için ne Turkcell ne de Akbank pazar payı kaybetmedi. (Bunu sizinkiler de anlamış olacak ki, bu kez Vatan’da Turkcell aleyhine haber yapmaya başladınız. Belki o sayede müşteri kaybederler sanıyorsunuz.) İlan vermeyen Henkel de kaybetmedi. P&G’de kaybetmedi.

“Turkcell bize ilan vermiyor, Show ve Çukurova Grubu’na reklam veriyor. Bu kaynak aktarımı değil mi” diye soruyorsan sana bir noktayı daha hatırlatayım: Halka açık Hürriyet ve Milliyet gazetesi neden Kanal D dışında, örneğin atv ve Show TV’ye ilan vermiyor?

Sen aynı eleştiriyi çalıştığın gazetelere de yöneltebiliyor musun?

Hürriyet ve Milliyet’in de hesapları kontrol edilsin mi? Ya da bu şirketler kanal D’ye ilan vererek Doğan Grubu’na kaynak aktardığını söyleyebilir miyiz?

Ya da ilan servisine rica et, örneğin Avea ile yaptıkları sözleşmeyi sana göndersinler. Avea’nın nasıl sadece Kanal D ile çalışmaya ikna edildiğini anlarsın. Senin mantığına göre Avea sadece Kanal D ile çalışınca, ortaklarının parasını çar-çur ediyor, öyle mi?

Aydın Bey’in köşesi yok. Onun sesi olmak yolunda gösterdiğin çabayı anlıyorum. Ama bilmen gerekiyor firmalar Doğan Grubu’na yüksek fiyatla reklam vermek zorunda değil. Bu gerçeği kabul etsen iyi olur. Aslına bakarsan sen iyisi mi bırak bu yazıları, aşk-meşk yazmaya devam et kardeşim. Bak biz senin işine karışıyor muyuz?

---

Bilerek yalan yazıyorsun ama yine de okuyucuların kafası karışabilir endişesiyle yanıtlayayım: son 10 yılın 8 yılını Sabah Gazetesi’nde, 1 yılını ise Vatan Gazetesi’nde geçirdim. Sonra Gazeteport’u kurduk. Yazılarım hem gazeteport hem de Akşam Gazetesi’nde eşzamanlı yayınlanıyor. Benim hakkımda “Gazeteler arasında dolaşmaktan başı dönmüş” diye neden yazdın? Bu trafik senin başını nasıl döndürdü anlayamadım. Belli ki akşamdan kalmışsın. Kafanın döndüğünün farkında değilsin, sanıyorsun ki, karşındakiler ayakta duramıyor.

Ayrıca oradan oraya gidip gelen gazeteciler mevzu açıldığında hiçbir gazetecinin, Sabah- Hürriyet arasında izlediğin trafik rekorunu kırabileceğini sanmıyorum.

---

Fatih Altaylı ile özgür ve senin patronunun ulaşamayacağı bir mecrada buluşmamızın seni rahatsız ettiği belli. Evet Altaylı’nın geçmişte söylediklerine ben de çok üzüldüm. Bunu yazdım. Kendisi de ortada bir yanlış anlaşılma olduğunu açıkladı. Aklın sıra bel altı vuracaksın ya, çekiştire, çekiştire yazmaya devam et kardeşim. Bu arada unutma, para ile satın alınabilecek bir gazeteci olsaydım, patronun Aydın Doğan da, Turgay Ciner de bunu çoktan gerçekleştirirdi.

---

Sevgili Akşam okurları. Bu köşeyi gereksiz bir polemik aracı haline getirmek istemiyorum. Bahsettiğim gazeteci, Hürriyet gibi kitle gazetesinden ismimi vermeden bana çamur attığından ben de buradan ismini vermedim. gazeteport.com.tr’de ise bu arkadaş ile hesaplaşmaya devam edeceğim. İsmini yazarak elbette.

---

(Yavuz Semerci’nin yazıları, günlük internet gazetesi gazeteport.com.tr ve Akşam Gazetesi’nde eşzamanlı yayınlanmaktadır.)

Akşam

 

Bu haber 392 defa okundu.