En Sıcak Konular

Su kesintisi Gökçek’in '27 Nisan’ı mı?

10 Ağustos 2007 13:09 tsi
Su kesintisi Gökçek’in '27 Nisan’ı mı? Melih Gökçek 15 yıla yakın zamandır Başkent’in başında. Niyeti son bir 5 yıl daha. Şimdi mahalli seçimlerin yaklaşırken, Ankara talihsizlikler yaşamaya başladı. Gökçek muhalifleri de daha ‘organize’ gibi. Peki ya 'mağduriyet sempatisi'

Susuzluk muhtemelen bir Belediye Başkanı’nın başına gelebilecek en talihsiz iş. Türkiye’nin diğer taraflarından Başkent’teki durum nasıl görünüyor bilinmez ama ‘hissiyat’ın paylaşılması zor.

Zira Ankara tam bir çöl durumunda. Musluklardan damla akmadığı gibi, prediyodik su kesintilerine göre önlemlerini alan Ankaralılar, su borularının patlamasıyla ikinci bir darbe daha yemiş bulunuyor.

Kesintinin süresi uzayınca “kesinti süresi”ne göre stoklanmış sularda tükenmiş durumda. Çamaşır, bulaşık bir kenara “tuvalet” için dahi su yok. Hele bahçelerini şebeke suyu ile sulanma riskini göze alanları ancak dikta yönetimlerinde görülebilecek bir ceza bekliyor.

Ankara kesintisiz ve bol suya kavuşana kadar su haklarının tamamen ellerinden alınması, belki su saatlerinin dahi sökülmesi.

Bu haberin yazıldığı saatlerde (Cuma-12:30) Ankara’nın hala hallice bir bölümünün suyu kesik. Bugün itirabiriyle tüm Ankara’ya su verileceği ve “tasarruf”a göre 10 gün boyunca da suyun kesilmeyeceği söyleniyor.

Her önlemi alsanız ve yağmur yağmasa?

Bu işin bir yönü. Ankara’daki müzmin Gökçek karşıtı sivil toplum örgütleri ve gazeteciler açısından bu durum bulunmaz bir nimet. Bu yüzden Gökçek’i kıyasıya eleştiren “şehir ekleri” ve köşe yazıları gırla gidiyor.

Ancak Melih Gökçek her zaman olduğu gibi tüm yazar ve habercilerle yüzleşmeye hazır. Sinirleri sağlam olan gazeteciler Gökçek’le su kesintileri konusunda Başkan’ın karşısına çıkmaya yelteniyorlar ama henüz onu gerçekten sıkıştırmayı başarmış olan yok.

Zira Büyükşehir’in patronu bu tartışmaları eninde sonunda tek bir noktaya bağlıyor. “Tüm önlemleri aldım. Alınmadı diyeceğiniz bir önlem varsa söyleyin. Hepsi tamamsa ve yağmur yoksa ne yapayım onu da söyleyin!”

Melih Gökçek’e yönelik ağır eleştirilerin bir kısmı, ASKİ’nin kazanımlarını alt ve üst geçitlere harcayarak alt yapılara yüz vermediği iddiasından besleniyor.

Bu doğru mu değil mi ayrı bir konu. Ancak Melih Gökçek’in hemen her konudan gelebilecek kritiklere iyi hazırlandığı bir gerçek.

Tek bir sorunun karşılığı bile; seri halde ekrana yansıtılan resmi belgeler, o konu hakkında yapılan çalışmaların video görüntüleri, sayfa sayfa gazete haberleri, akadamik veriler, rakamlar, rakamlar ve rakamlar oluyor

Son olarak bu soruyu Başkan’a canlı yayında soran iki gazeteciyi sıkıştırma metodu yine aynı vektörü izledi. Su altayıpısı ile ilgili soruya Gökçek, “Size soruyorum, not almayı bırakın dinleyin, ben yılda kaç kilometre su alt yapısı yapmış olursam sizi tatmin eder? Söyleyin, söyleyin hadi söyleyin?”

Gazeteciler kadar muhtemelen TV başında programı izleyen Ankaralıların ağzından bir yanıt çıkamadı ama yine herkesin ağzından “herhalde bu denli iddialı olduğuna göre, yılda 50-100 kilometre yapılsa, 12 yılda 1200 kilometre falan” düşüncesi geçti.

Doğru yanıt 5556 kilometreydi ve tabi konu kapatıldı.

Bu adamın açığı nerede?

Su kesintilerine ilişkin olarak Melih Gökçek’in kendini kusurlu gördüğü tek nokta, daha önce konuyu Başbakan’a yansıtmamış olması. Devlet Su İşleri ile ilgili müşkilatı kendi başına halletmek yerine, sonradan yaptığı gibi Erdoğan’a müracat etmesi daha verimli olabilirdi.

Bunu Gökçek söylüyor. Netekim Başbakan, Enerji Bakanı ve DSİ Genel Müdürü’nün katılıdığı bir toplantıda DSİ’nin kulağının çekildiği anlaşılıyor.

Yine de “Ankara’ya su getirmek DSİ’nin görevi” savunması Gökçek’i rahatlatmıyor. Zira “psikolojik” etmenlerle Ankara ahalisi su konusundaki faturayı Büyükşehir’e kesiyor. Hatta öyle olmadığını da bilerek.

Melih Gökçek’in tek derdi su da değil. Kısa bir süre önce yıllardır birlikte çalıştığı üst düzey 5 bürokratını yitirdi. Yine bir TV kanalında söylediği, “ben kimin çalışıp kimin çalışmadığını biliyorum” sözlerinden alınan bu 5 bürokrat istifalarını sundular.

Olayın perde arkası tam açıklığa kavuşmuş değil ama şurası bir gerçek... Gökçek’in efsanevi başkanlık süresi boyunca ekibinde bu kadar ağır kan kaybı ilk kez yaşanıyor.

Bu önemli. Çünkü biliniyor ki. Ankara Büyükşehir Belediyesi oldukça iyi motive edilmiş ve kendi alanlarında yüksek tecrübeye sahip elemanlardan oluşuyor. Bu elemanların önemli bir bölümü yaptıkları işin siyasi boyutunun da farkında.

Örneğin lider olarak Gökçek’in Ankara’da kendisine oy vermeyen bölgelere daha çok hizmet götürme stratejisi anlaşılabilir. Ancak bu bakış elemanlarında da mevcut ve çoğu zaman Başkan’a yansıtılmadan sorunlar hallediliyor.

Organize muhalefet ne demek?

Gökçek’in uğraştığı konular sadece su kesintisi veya Çankaya gibi CHP’nin elinde bulunan ilçelerdeki karşı duruşlar veya basın değil. Su kesintisi ile birlikte ortaya çıkan bir başka ilginç odak daha bulunuyor.

Ağustos ayının 3’ünde bir büyük hastaneden yapılan “daha şimdiden ishal vakaları yüzde yüz arttı, kesinti devam ederse Tifo’ya da hazırlıklı olun” açıklaması Gökçek’i çok şaşırtmış.

Zira bu haberin Emin Çölaşan’ın köşesine taşındığı gün ayın 3’ü, yazıldığı gün ise 2’si. Fakat su kesintileri ayın 1’inde başladı. Yani su kesintileri nedeniyle bu vakaların yüzde yüz arması imkansız.

Melih Gökçek bu ve benzeri haberler üzerine açıkca belli bir meslek grubunu hedef alan savunmalar da yapıyor. Açıkca “doktorlar” kelimesini kullanarak, kendisini zor duruma düşürmeye çalışyan organize bir yapı imâ ediyor. Tabii hepsini değil.

Gökçek’in bu ruh halini açığa vuran olay da oldukça ilginç. Su kesintisini protesto eden grupların fotoğrafları çekiliyor! Tıpkı güvenlik örgütlerinin hukuk dışı gösterilerde uyguladığı yöntem gibi.

Bu fotoğraflar inceleniyor ve kimlerin katıldığı bulunmaya çalışılıyor. Tespit edilenler “kadrolu muhalif” olarak yaftalanarak kamuoyuna ilan ediliyor.

Halk ne diyor?

Bir önceki mahalli seçim sonuçları kadar 22 Temmuz sonuçları da veri olarak kabul edilirse Ankaralıların Gökçek’ten şikayetleri yok gibi. Su kesintilerinin yarattığı ruh hali oy tabanını ne kadar etkiler şimdiden bilinmez ama Gökçek’e yönelik eleştirilerin dozu arttıkça Başkentlilerin Gökçek’i “sessizce” sahiplenmeleri de artabilir.

Zira pek iyi biliniyor ki, Gökçek’in hemşehrilerinin Belediye hizmetlerine karşı duruşları değişmiş değil. Samimi görüşmeler yapmayı başardığınız bir çok kişi Melih Gökçek’ten memnuniyetini açıkça söylüyor.

Yaptığı işlerden dolayı Gökçek’e oy verenler olacağı aşikar ama mesele bu değil. Gökçek’e yönelik ağır ve sürekli eleştirilerin “hakkaniyetli” olmadığını düşününler de çok.

Yani bir nevi “mağduriyet sempatisi” burada da kendini gösteriyor. Yakın örnek ise “yağmur duası” tartışmaları. “İşimiz, suyumuz Allah’a mı kaldı, duayla bu iş olur mu” atağına Melih Gökçek bir tecrübesini anlatarak karşılık veriyor.

“Başbakanımız İstanbul Belediye Başkanı olduğu zaman ciddi su sıkıntısı ihtimali vardı ve yağmur duasını onayladı. O zamanın büyük gazetelerinden biri bu cümleyi alaya aldı ve eleştirdi. Duaya çıkıldıktan sonra öyle bir yağmur yağdı ki, tüm barajlar fazlasıyla dolduğu gibi o gazetenin matbaasını da su bastı!”

www.iyibilgi.com

 



Bu haber 1,153 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,951 µs