Gül ortamı germesin, Baykal gitsin...

5 Ağustos 2007 22:29 tsi
Murat Birsel bugünkü köşesinde kendisi yazmıyor. Birsel Bir gazeteciyi vatandaş sanan Gül'ün açıklamasını vatandaşa sormak için atıyor kendini sokağa. Vatandaş ne diyor dersiniz?

Murat Birsel'in yazısı:

Gazetede haber:

Gazeteciyi vatandaş sanan Gül ‘Adayım’ dedi.

Gazeteyi hafif aşağı indirdim ‘Demek ki hepsi Boğaz’a karşı makale kaleme almıyor kardeşim, haberci dediğin Cuma’da da haber kovalar’ veciz tespitime tepki bekledim.

Beklediğim ‘Yazıya böyle giriş yapmayacaksın umarım’ tepkisi gelmedi.

Bu sefer yüksek sesle -ama bağırmadan- çağrı yaptım:

Abdullah Gül Çankaya’nın laik tavrını tüm dünyaya göstermek için Krismıs’ta garsonlara Noel Baba kıyafeti giydirecekmiş.

Tıs yok.

***

Durum tespiti: Evde tekbaşına!

Durumdan vazife: On dakika sonra ise o taksi senin bu taksi benim sokaktanabız tutmaca...

MB: Ne diyorsun abicim bu Gül olacak mı Cumhurbaşkanı sence?

Taksi şoförü: Olacak da olmasın be abicim, gerilecek ortam; olsa da içine sinmeyecek. İnat etmesinler, aldılar seçimi ille de şart mı, yumuşat millet huzur istiyor. Zaten bizimki hayat değil abi, neyse otobüse binmiş çocuklar

geliyormuş, bu iyi haber.

MB: Nereden geliyor çocuklar, kız oğlan? Sen CHP’ye attın anlaşılan.

Taksi şoförü: Yok ya. O Baykal varken. Abi bir kız bir oğlan ellerinden öperler analarıyla geliyorlar işte, Siirt’ten. Bir de kayınbaba bizde fazla para yok destek oluyor anlıyor musun? Baykal’la asla olmaz kardeşim. Sabaha

buradalar inşallah. Baykal bıraksa CHP’ye hemen basarım. Varken, hayatta yahu, hayatta vermem. Allah’ın adını koyuyorum bak bu bizde çok büyük yemindir- o orada oturdukça olmaz.

O geriyor zaten işi germek; bak şimdi Gül malzemeyi verdi, Baykal memnun. Tadımız kaçacak açılsın Meclis gör bak.

MB: Bağımsızlar ve MHP de yanyana oturuyor, bir de o var üstelik...

Taksi şoförü: Abi bak şimdi sana birşey söyleyecem, bak iyi dinle. Şimdi sen beni tanımazsın ben seni tanımam, arabadan inip gidecen, ben Doğuluyum abi. Bizim durumumuzu anlamanız lazım. Şimdi biz askerle PKK arasında sıkıştık; bak beni PKK’ya yardım ediyorum diye falkaya yatırdılar, o sırada kardeşim askerdeydi abi. Evet ettim, yiyecek verdim! Korkuyorsun arkadaş yardım etmezsen PKK’ya hedefsin; edersen askere.

Yani bak şurası lokanta mesela değil mi ‘bizim kahve diye düşün’.

Mafya bassın orayı ‘PKK geldi diye düşün’.

Adamlar senin yan masaya oturdu, ‘burası bizden sorulur’diye anlatıyor. Sen çıkıp oradan ‘ Hadi oradan lan’ der misin o ortamda?

Yersin kurşunu.

Bak plajı taradılar var mı şahit?

Ama bizim orada ertesi sabah jandarma geliyor, PKK sizin kahvede misafirmiş akşam diyor; yiyorsun dayağı!

Şimdi PKK devrededir, Meclis’te Kürtlere tepki olsun, siyaset yolu kapalı

olun, silahlı mücadele tek çare desin ister. Yani bunları bileceksin, bir pay vereceksin, hemen itmeyeceksin, onlara büyük baskı vardır şimdi.

***

MB: Sen oyu nerede verdin tam olarak peki, MHP’ye vermezsin sen, kime attın demiyorum ama herkese not verdin açık vermedin.

Taksi Şoförü: Yok biz İstanbulluyuz artık, burada açız memlekette kralız ama yine de dönmem. Çocuklar da geliyor işte bak. Oyu kime verdik farketmez abicim; herkes oyunu huzur olsun diye verdi her gün didiş, her gün trafikte sinir laçka, para da yok. Bari huzur olsun, millet huzura oy verdi, ben de huzura verdim diyelim.

MB: AK Parti’ye verdim diyorsun yani...

Taksi Şoförü: Sadece huzursuzum diyorum abi, Gül yapmadı Erdoğan’ın ona yaptığını ama belli olmaz bak. Belli de olmaz. Abi sen de beni biraz sıkıştırma yani, ben senin sesini biliyorum sanki, o soru soran spiker, aynadan benziyor dediydim, konuşunca sesinden anladım...

MB: Aman müdür gözün yolda olsun şu köşede ineyim ben lafa daldık neredeyse geçiyorduk bak... 

Star

Bu haber 390 defa okundu.