Ankara'da yepyeni dengeler!

2 Ağustos 2007 09:10 tsi
Ankara’da “çatışmadan uzlaşmaya kayan bir çizgi”nin hakimiyetinin yaşanması ihtimali çok ağır basmaktadır. İletişimsizlikten kaçınılacak. Özellikle “asker ve sivil iktidarlar arasında eskisinden çok daha sağlıklı işleyen bir ileşit

İsmail Küçükkaya'nın yazısı:

Yeni siyaset yeni Ankara 

İktidar değişmedi ama “Ankara’da yepyeni dengeler” oluştu. 22 Temmuz seçimiyle birlikte “siyasi zeminde oynamalar” yaşandı. Değişim, iktidar partisini de kendi içinde etkiledi, dönüştürdü.

Artık “4.5 yıllık iktidarın yıpranmışlığını” geride bırakmış ve sandıktan zaferle çıkmış, “güçlenmiş bir Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı” var. Üstelik bu kez listelerini yenilemiş ve kendisini “toplumsal merkez” diye tanımlamış bir iktidar partisi işbaşında.

Dolayısıyla “AK Parti’nin dili ve üslubu” değişiyor. Bundan böyle en geniş anlamıyla “bir Türkiye dili yakalandığını” göreceğiz. Bunun işaretlerini Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın son dönem konuşmalarında görüyoruz.

Ankara’da “çatışmadan uzlaşmaya kayan bir çizgi”nin hakimiyetinin yaşanması ihtimali çok ağır basmaktadır. İletişimsizlikten kaçınılacak. Özellikle “asker ve sivil iktidarlar arasında eskisinden çok daha sağlıklı işleyen bir ileşitim sürecinin yaşanacağına” kesin gözüyle bakabiliriz. 22 Temmuz seçiminin gözardı edilmemesi gereken esaslı sonuçlarından birisi budur.

Güçlü iktidara karşı “geniş bir toplumsal tabana dayanan güçlü bir muhalefet” olgusunu göreceğiz. Seçimde, yalnızca katılım oranı yüksek olmakla kalmadı, ayrıca kullanılan oyların Meclis’te temsil oranı da rekor düzeyine çıktı.

CHP’nin muhalefet anlayışı -temel politikaları değişmemekle birlikte- farklılaşacaktır. Sırtını devlete dayayan parti görünümünden çıktıklarını göreceğiz.

Muhalefet açısından umut vaat eden ilk gelişme MHP cenahından gelmiştir. MHP Lideri Dr. Devlet Bahçeli’nin açıklamalarıyla birlikte “yeni ve yapıcı bir muhalefet yaklaşımı” ortaya çıkmaya başlamıştır. Siyaset, şimdi çok daha “kendi sahasında oynanan bir oyun” haline dönüşecektir.

Siyaset sahnesinden tasfiyeler yaşadık, yaşıyoruz. Mehmet Ağar ve Erkan Mumcu ağır darbeler aldılar.

22 Temmuz sonrasına ilişkin yeni gerçekliklerimizin başında DTP konusu geliyor. Artık parlamentoda DTP’li bir Meclis grubu gerçeğini yaşayacağız.

Mesut Yılmaz, Muhsin Yazıcıoğlu ve Ufuk Uras gibi deneyimli siyasetçilerin parlamento çatısı altında olmaları yeni dönemin kendini özgü koşulları arasında olacaktır.
 
Akşam

Bu haber 292 defa okundu.