En Sıcak Konular

Kılıçdaroğlu: İçeride efelenmek kolay

25 Haziran 2013 15:34 tsi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, cumhuriyet tarihinde ilk kez bir Başbakan'ın toplumu ayrıştırdığını, böldüğünü, "Alevicilik, Sünnicilik" yaptığını iddia etti.

Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada,  Türkiye'nin ve dünyanın değiştiğini, değişime ayak uyduranların kalacağını, uyduramayanların tarihin çöp sepetine gideceğini ifade etti. CHP'nin, en büyük değişimi yaşayan parti olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, gençlere kapılarını sonuna kadar açtıklarını, bütün gençleri beklediklerini söyledi.

 Türkiye'de demokrasinin olduğunun söylendiğini, ancak medyanın özgür olmadığı yerlerde demokrasinin olamayacağını belirten Kılıçdaroğlu, "TMSF bir medya kuruluşuna el koydu, istediğini yapıyor. Gazetinin başına eski bir AKP milletvekilini getirdiler. Bu bile başlı başına sansür ve baskıyı gösteriyor. Eski Genel Yayın Yönetmeni çaba harcıyor, objektif bakıyordu. Onu görevden aldılar. Hangi baskıyı uygularsanız uygulayın, bildiğimiz yoldan asla dönmeyeceğiz" dedi.

Sağlıklı işleyen demokraside hükümetlerin medyadan korkmamaları, onun özgür olmasını istemeleri gerektiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, "Halkın taleplerinin yansımasından, demokrasiden, halktan korkanlar medyanın özgür olmasını istemezler. Bu yüzden Türkiye hapisteki gazeteci sayısı açısından dünyada bir numara. Diktatör, medyadan korkuyor. İstediğin kadar baskı uygula, korkmaya devam edeceksin. İçerideki medyayı halletti, şimdi dışarıdaki medya ile uğraşıyor. Bilmiyor  orada demokrasi var. Sen kaç paralık adamsın onların gözünde? Uluslararası medyaya çatıyor. Hadi onlara söyle bakayım 'senin boynundaki tasmayı çıkardık' diye. İçeride efelenmek kolay, efelenirsin. Ama dışarıda o kadar kolay değil. Yaldızların, itibarın düştü artık senin. Sen bu ülkenin kamburusun, bunu unutma. Sen artık yolcusun" diye konuştu.

-"TMSF gelir bütün mal varlıklarınıza el koyar"

İş adamlarına seslenen Kılıçdaroğlu, özgürlüğün ve demokrasinin olmadığı yerlerde kazanılan paranın da öneminin olmadığını söyledi. Kılıçdaroğlu, "Özgürlük ve demokrasi içinde kazanacaksınız. Özgürlük ve demokrasi içinde mallarınızın güvencesi olur. Ödediğiniz vergilerle kıvanç duyarsınız. Baskının olduğu yerde mal varlığının güvencesi yoktur. Bir gece diktatör karar alır, TMSF gelir bütün mal varlıklarınıza el koyar. Bunu sakın unutmayın" dedi.

Sendikaları eleştiren Kılıçdaroğlu, "sendika ağalarının" işçinin sorunlarına kulaklarını tıkadığını ileri sürdü. Kılıçdaroğlu, "Demokrasiye aykırı bu kadar uygulamaların olduğu ülkede herkes konuşurken dut yemiş bülbül gibi duran bir grup var. Grev yapan arkadaşlarına sahip çıkmayan sendika var. Ekmek parası için yasal olarak mücadele eden arkadaşlarına sahip çıkmayan konfederasyon var. Siz sendika ağasısınız. O işçilerin alın teriyle kazanarak ödediği aidatları yiyorsunuz, haram olsun o aidatlar" şeklinde konuştu.

 

-"Allah'a şirk koşmuş olur"

 

Kılıçdaroğlu, dünyada 7 milyar insanın yaşadığını, her insanın eksiğinin olabileceğini ve herkesin hata yapabileceğini ifade etti. Aynı zamanda insanların hatalarından dönebileceğini ya da hatalarından dolayı özür dileyebileceğini anlatan Kılıçdaroğlu, bunların, insan oğluna verilen erdemler olduğunu dile getirdi.

Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Ama 7 milyar insandan bir kişi var, 'ben hiç hata yapmam. Her dediğim doğrudur. Benim söylediklerimi yapmazsanız, doğruyu yapmaszınız. Ben hatadan arınmışım' diyor. Onun adı, Türkiye'nin yeni diktatörü Recep Tayyip Erdoğan. Bir insan 'ben hayatımda hata yapmam' derse Allah'a şirk koşmuş olur.

28 Mayıs 2013, milyonların sokağa çıktığı tarih. Türkiye'nin demokrasi tarihinde önemli kilometre taşı. 5 yurttaş hayatını yitirdi, 11 genç gözünü kaybetti, 63'ü ağır yaralı 10 bine yakın insan tedavi oldu hastanelerde. Bedel ödediler bunlar. Bir grup insan, bunların üzerine acaba baskı uygular mı diye kışkırtıldı. En büyük kışkırtmayı yapan da bu diktatördür. Ama bu ülkenin insanının sağ duyusu var. Sağ duyulu hareket etti, tevekkülle izledi. Yalanların arkasından gitmedi, doğruları kendisi gözlemledi. Bu nedenle bizim insanımıza, yüzde 50 değil, yüzde 100'üne şükranlarımızı sunuyorum.

Siyasetçiler ülkeyi yönetmeye talip olurlar, halka gider, 'Benim planlarım, programlarım şunlar. Ben sizi yönetmek istiyorum' der ve oy isterler. Halk da bunlara belli süre için yetki verir, 'yönet' der. Ama politikacıların temel görevi vardır; halkı bölmezler, bölücülük yapmazlar. Halkın kaynaşmasını savunurlar. Temel ilke bunun üzerine kurulur. İnanç açısından bölmezler, etnik kimlik açısından, kılık kıyafet açısından bölmezler, herkesi kucaklarlar. Bizim cumhuriyet tarihimizde ilk kez bir Başbakan, toplumu ayrıştırıyor. İlk kez bir Başbakan, toplumu bölüyor. Bugün bile hala uslanmamış, Alevicilik, Sünnicilik yapıyor.

Hatay'da küçük bir miting yaptım. Dedim ki 'Sizi bölmek istiyorlar. Alevi, Sunni, Türk, Kürt, Arap diye...' Sakın bu oyunlara gelmeyin. İnancımız bir, kitabımız bir, peygamberimiz bir, ehl-i beytimiz bir.

Hiçbir zaman toplumu bölmeyeceğiz, inancı ne olursa olsun. Allah ile kulun arasına bizim girme hakkımız, yetkimiz yok. İnsanın inancına sadece saygı göstermek zorundadır politikacı. O kadar ileri gitti ki 52 yurttaşımız hayatını kaybetti, o kadar sorumsuz demeç verdi ki '52 Sünni yurttaşımız hayatını kaybetti' dedi. İlk kez, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ölülere de bir ayrımcılık yapıldı. Ey diktatör, bu lafı kullanırken acaba utandın mı Allah'tan korktun mu sen?

Ne derse desin, 76 milyon yurttaşı kardeş olarak görüyoruz. Yurttaşlarımızın başımızın üstünde yeri var.  Herkesin inancına, kimliğine saygı göstereceğiz. Çünkü biz, Cumhuriyet Halk Partisi'yiz. Halka saygı duyan partiyiz. Bölücülük bizim kitabımızda yoktur. Çünkü biz diktatör değiliz. Yüreğinde insan sevgisi taşıyan kişiyiz."

Gezi Parkı eylemlerine değinen Kılıçdaroğlu, "Gençleri kutlamak gerekiyor. Bütün dünyanın önünde bir diktatöre diz çöktürdüler. Mitingler düzenledi. Sincan'a, İstanbul'a, Samsun'a, Erzurum'a, Kayseri'ye gitti. Sadece bağırıyor. Bağırıyor ama sadece kendisi dinliyor. Bakmayın televizyonların canlı vermesine. Emin olun, kendisinin dışında kimse dinlemiyor onu. Ne demiştik, itibarın yerlerde sürünüyor. Sadece Türkiye'de değil, bütün dünyada öyle. 'Erdoğan' deyince akla sadece bir sözcük geliyor: (Yalancı.)" ifadelerini kullandı.

AA



Bu haber 801 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,357 µs