CHP Çayırova Belde teşkilatı istifa etti

30 Temmuz 2007 15:02 tsi
Cumhuriyet Halk Partisi'nde erken genel seçimde alınan kötü sonuç ve sonrası yaşanan huzursuzluk sonucu Kocaeli'nin Gebze ilçesine bağlı Çayırova Belde Teşkilatı toplu istifa etti.

CHP Çayırova Belde Teşkilatı ana kademenin yanı sıra gençlik ve kadın kolları yönetimleri de istifa etti. Belde teşkilatından yapılan açıklamada ise CHP'lilerden sonuçlara "duyarlılık" göstererek aynı duyarlılığı tüm kademelerdeki yöneticilerin göstermesi istendi.

22 Temmuz Pazar günü gerçekleşen erken genel seçimde genelde ve yerelde hedefin çok altında kalan Cumhuriyet Halk Partisi Çayırova Belde Teşkilatı, Veysel Suludere başkanlığındaki belde yönetimi istifa etti. Çayırova yönetimde Başkan Suludere ile birlikte İbrahim Çınar, Oruç Gökbulak, Mahmut Arslan, Cihan Soyluçiçek, Kazım Aydın, Suna İlhan, Hayrettin Sırtbaş, Doğan Koç ve Bedrettin Özdemir yer alıyor. Ayrıca Çiçek Balaman başkanlığındaki kadın ve Ayhan Seryol başkanlığındaki gençlik kolları yönetimleri de görevlerinden istifa etti.

Yapılan yazılı açıklamada istifa kararının daha önceden gündeme geldiği ve son yönetim kurulu toplantısında netleştiği, kararın ilçe yönetimine de basın açıklamasından sonra bildirildiği bilgisine yer verildi.

İstifalara ilişkin olarak yapılan açıklamada belde yönetimi olarak sürecin değerlendirildiği belirtilip, "Parti olarak her yöneticinin sorumlu davranıp gereğini yapması gerektiğine inanıyoruz. Bizler Çayırova'daki oy oranımızı 2002 seçimine oranla yüzde 4 artırarak yüzde 28 oy aldık. İki mahallede birinci olduk. Ancak bu başarı diye okunamaz. Çünkü AKP, bölgemizdeki oy oranını yüzde 39'dan yüzde 49'a çıkarmıştır. Bizler istifa ederken aynı duyarlılığı partimizin tüm kademelerindeki yöneticilerin de göstermesi gerektiğine inanıyoruz" denildi. Açıklamada ayrıca özetle şu görüşlere yer verildi: "Seçim çalışmalarımızda geçmişte partimizin değişik kademelerinde görev yapan herkes bir şekilde katılmış, katkı sunmuştur. Bu çalışmalarından ötürü teşekkür ediyoruz. Çayırova'da birlik ruhunu ördüğümüz için mutluyuz. Ancak seçim sonucu nedenlerinin değerlendirilmesi gereken bir gündem yaratmıştır. Aslında seçim sürecinde Çayırova Belde Örgütü olarak yaklaşan bu durumun kısmen farkına varmıştık. Türkiye genelinde alınan sonuçlarda CHP Genel Merkezinin seçimi iyi yönetememesi halkın gündemini yakalayamaması büyük etkendir. Öncelikle Genel Merkez artık dinamik ve üreten parti örgütlerinin oluşmasının önünü açmalıdır. Oysa son dönemlerde özellikle üyelik sisteminde getirdikleri değişikle istedikleri yönetimin önünü açacak çalışmalar yapmaktaydı. Bu müdahaleler aslında örgütü taşıyacak ya da tabanın sahipleneceği yapıların çıkmasını çoğu zaman engellemiştir. Seçime giderken yaşanan olumsuzluklardan biri de seçimi yönetemeyen, süreci algılayamayan ya da yaşanacak yanlışlara karşı tavır geliştiremeyecek bu yapılar olmuştur."

Genel Merkez'in örgütlerin uç noktadan seçmenle birebir çalışmasının önemini dikkate almadığını, oluşturulan negatif propaganda ve partinin merkezi olarak yapmaları gereken çalışmayı yeterli bulmadıkları belirtilen açıklamada yerelde de il yönetimlerinin de çoğu zaman yeterli, uyarıcı görevini yapmadığının altı çizildi.

CHP Genel Başkan yardımcısı Cevdet Selvi ve İl Başkanı Nejat Çakır'ın önceki Cumartesi günü gerçekleşen teşekkür ve değerlendirme ziyaretine Gebze'deki beş belde örgütün başkan ve yöneticilerinin çağrılmaması, örgütlerin önemsenmeyişi ve merkezi anlayışa bir örnek olduğu hatırlatılan açıklamada ayrıca "Maalesef bu algıma biz belde örgütlerini de pek çok konuda zora sokmuş ve çoğu zaman çalışmalarımızı kendi gücümüzle yapmak durumunda bırakmıştır. Mesela Kocaali'de yapılan milletvekili sıralaması tek kelimeyle korkunçtu. Adaylar belirlenirken meyil yoklaması ile örgütlerin görüşü alınmamıştır. Bizler toplumdan gelen yoğun tepki ve tabanın motivasyonsuzluğu ile seçime başladık. Ayrıca demin belirttiğimiz anlayıştan dolayı örgütlere gerekli maddi ve manevi destek verilmemiştir. En kötüsü seçim çalışmalarında kullanacağımız broşür, bayrak vb. ürünleri dahi istediğimiz sayıda ve zamanda alamadık.Kocaeli il yönetimi seçimi iyi yönetememiştir. Haftalık seçim programları bile profesyonellikten uzaktı. Örgüt olarak bir etkinlik yapmak istediğimizde bazen son güne kadar programı netleştiremiyorduk. Bu da çalışmamızın aksamasına neden oluyordu. Böyle dağınık, organizasyondan yoksun bir seçim çalışması olmamalıydı. Aslında bu başarısızlığı tüm CHP Kocaeli tabanı bilmektedir. Buna rağmen 'Başarısızlık yokmuş' gibi yapılan açıklamalar ve rahatlıklar tabanı daha da üzmektedir. Bir an önce tüm örgütler seçim yenilgisinin sorumluluğunu almalı ve üst yönetiminde gereğini yapmasını önermelidir. Aslında bu yaşananlar Genel Merkez politikalarının sonucudur. Toplum negatif propaganda ya da birilerinin yanlışlarının söylenmesinden öte CHP'nin neler yapacağını bilmek ve inanmak ister. Parti propagandası topluma bu güveni yansıtamadığı gibi bu hatalar üst kurmaylarca da görülmedi. Seçim sonrası partimizin Genel Merkez düzeyinde yaptığı açıklamalar bu yenilgiden dahi daha vahimdir. Yüzde 1,5 oranında oy artığı iddia ediliyor. O zaman seçilen 13 DSP milletvekili nereden geldi? Cumhuriyet mitinglerinde ki yığınların desteği her zaman CHP'de miydi?" bilgisine yer verildi.

Parti yetkililerinin halkın kararını anlamadıklarını, sürekli halkı suçladıklarını, CHP'nin bugünkü görüntüsünde kendilerini rahatsız eden en önemli konunun ise sosyal demokrat söylevden, kimlikten uzaklaşılması olduğu, toplumun da partiyi böyle gördüğünün altı çizildi. CHP'nin seçimde statükocu tavır sergilediği vurgulanan açıklamada "Toplumun partimizi ilkeleri belli olmayan, yarın neyi savunacağı beli olmayan bir parti olarak algılaması maalesef biz partilileri derinden üzmektedir. Partimiz sadece seçkinlere orta kesime hitap edebilir hale geldi. Seçim sürecinde statükocu, darbeci bir parti görüntüsü topluma yansıyan itici bir görüntü olmuştur. Unutulmamalıdır ki toplum tehdit ve korkuya değil umuda oy verir. Bunların yanında partinin gençlere yakın durmaması, politikada önlerini açmaması, kadınlarla yeteri kadar partide yer verilmemesi aslında toplumun önemli bir kesimine de doğru mesaj vermemizi engellemektedir. Bugün CHP birleştirici bir parti olmalıyken, her kesimi kucaklamalıyken Türkiye'nin değişik kesimlerinden aldığımız oylar arasında ciddi bir orantısızlık oluşmaktadır. Doğu sorununun görmezden gelinerek bölgeye sadece terör noktasında bakmak bu bölgedeki insanların CHP'yi kendine çok uzak görmesine sebep olmuştur. Bizler birleştirici ,Türkiye'nin Partisi olacağımıza negatif ayrımcılığa düştük.En vahim durumlardan biri de budur. Gerçekçi olmalıyız. AKP Türkiye'nin her yerinde büyük parti olmuşsa her şeyin iyi sorgulanması gerekmektedir." şeklinde ağır eleştirilere yer verildi.
 
zaman

Bu haber 346 defa okundu.