En Sıcak Konular

'Bu süreç her türlü provokasyona açık'

10 Mart 2013 15:15 tsi
'Bu süreç her türlü provokasyona açık' BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, çözüm sürecinin her türlü kışkırtma ve gerilime açık olduğunu belirterek, "Biz açık ve şeffaf bir tartışma ile bu sürece yaklaşacağız." dedi.



BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, yardımcısı Gültan Kışanak, DTK Genel Başkanı Ahmet Türk ve DTK Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk ile birlikte Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Konukevi'nde, Nevruz Bayramı ile ilgili basın toplantısı yaptı. Demirtaş, bölgenin her yerinden bu yıl Nevruz'da çıkacak mesaj, Sayın Öcalan'ın Nevruz vesilesiyle verecek mesajın yeni dönemin rotasını değiştireceğini iddia etti. Nevruz'da verilecek mesajın bölge dengelerini etkileyecek bir mesaj olacağını anlatan Demirtaş, "Bugüne kadar Nevruz ateşi hiçbir zaman karanlıkları aydınlatmadan geçmedi, bu yıl da siyasetin tüm karanlık noktalarını aydınlatacak olan Nevruz ateşi olacaktır. Siyasetçiler olarak halkımızın bize emanet ettiği temsiliyetin gereği açısından sorunların çözümünü siyasi yollarla, müzakere ederek, tartışarak çözmek zorundayız. Bu gelinen aşamayı da bir kazanım olarak, halkımızın ısrarlı, kararlı taleplerinin bir sonucu olarak görüyoruz. Bu tablo halkımızın bir kazanımıdır, bedellerle elde etmiştir ve tabi ki sahiplenecektir." diye konuştu. BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, çözüm sürecinin her türlü kışkırtma ve gerilime açık olduğunu belirterek, "Biz açık ve şeffaf bir tartışma ile bu sürece yaklaşacağız." dedi.

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, yardımcısı Gültan Kışanak, DTK Genel Başkanı Ahmet Türk ve DTK Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk ile birlikte Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Konukevi'nde, Nevruz Bayramı ile ilgili basın toplantısı yaptı. Demirtaş, bölgenin her yerinden bu yıl Nevruz'da çıkacak mesaj, Sayın Öcalan'ın Nevruz vesilesiyle verecek mesajın yeni dönemin rotasını değiştireceğini iddia etti. Nevruz'da verilecek mesajın bölge dengelerini etkileyecek bir mesaj olacağını anlatan Demirtaş, "Bugüne kadar Nevruz ateşi hiçbir zaman karanlıkları aydınlatmadan geçmedi, bu yıl da siyasetin tüm karanlık noktalarını aydınlatacak olan Nevruz ateşi olacaktır. Siyasetçiler olarak halkımızın bize emanet ettiği temsiliyetin gereği açısından sorunların çözümünü siyasi yollarla, müzakere ederek, tartışarak çözmek zorundayız. Bu gelinen aşamayı da bir kazanım olarak, halkımızın ısrarlı, kararlı taleplerinin bir sonucu olarak görüyoruz. Bu tablo halkımızın bir kazanımıdır, bedellerle elde etmiştir ve tabi ki sahiplenecektir." diye konuştu. Kürt sorunundan bahsederken yüzyıllık bir sorundan bahsettiklerini anlatan Demirtaş, "Birçok defa isyana, kanlı bastırmalara, kana, gözyaşına vesile olmuş bir sorundan söz ediyoruz. Bu umutla ve kaygılar bir arada yürümek zorundadır. Ne tam anlamıyla büyük bir umutla sürece herkes yaklaşabilir, ne de umudu bir kenara bırakıp korkuyla yaklaşabilir. Umut ve kaygı birlikte yürüdüğü oranda çözüm mümkün olacaktır. Barışa ve özgürlüğe inanan herkesin bu topraklarda artık kan akıtmadan, özgürce yaşayabilmektir. Madem ki bu süreci hep birlikte destekliyorsak, bu kaygıları gidermek de hepimizin boynunun borcudur. Bizler başından beri bu ciddiyetle yaklaştık ve karşıdan da bu ciddiyeti bekliyoruz. Unutulmasın ki bu sorunun adı Kürt sorunudur ve sorunun kaynağı da Kürt halkının temel haklarının gasp edilmiş olmasıdır. Kürt halkının özgürlüğe kavuşmadığı bir süreçten korkumuz odur ki bir barış çıkmayacaktır. İçinde demokrasi ve barış süreci barındırmayan bir süreç aldatma olur. Atılan her pratik adımın içinin doldurularak gitmesi, sürecin kaygılarını azaltacaktır." ifadelerini kullandı.

"KALICI BİR BARIŞIN FIRSATINI YAKALADIK"

1993'ten bu yana değişik ateşkesler, çözüm arayışları başarısızlıkla sonuçlanmış olsa da, bu kez iyi değerlendirilirse kalıcı bir barışın fırsatı olduğunu belirten Demirtaş şunları söyledi: "Bütün analar akan kanın durmasını haklı olarak istiyorlar. Her şeyden önce bu savaşın en çok acısını çeken kadınların istemleri bizim için talimattır. Bizim barıştan anladığımız şey onurlu bir yaşamdır. İçi doldurulmadan, olmaz. Bu süreç her türlü gerilime ve provokasyonlara açık olabilir, ama biz açık ve şeffaf bir tartışma ile bu sürece yaklaşacağız. Önemli olan kan akmadan, acılar olmadan siyasi zeminde bütün sorunlarımızı tartışabilir hale getirmektir, çözüm yoluna getirebilmektir. Burada kritik nokta şudur; hepimiz demokratik siyaset kanallarının açık olması konusunda hemfikir miyiz? Savaşın ve çatışmaların bitmesini istemek hepimizin talebidir. Ama bununla birlikte demokratik siyaset kanallarının açılması hükümettedir. İktidarın tekelleştirdiği siyaset alanı muhalefete açabilecek mi? Elindeki tekeli, medya, yargı tekelini, yasama tekelini bu açıdan demokratikleştirebilecek mi? Sürecin sağlıklı gelişmesi için bütün bunlar önemlidir."

TÜRK: PKK'NIN ELİNDEKİLERİN ALINMASI İÇİN ÇALIŞMALAR TAMAMLANDI

DTK Genel Başkanı Ahmet Türk ise PKK'nın elindekilerin alınması için Mazlum-Der, İHD, baro ve bazı sivil toplum kuruluşlarından oluşan bir heyet oluşturduklarını belirterek, hazırlıkların tamamlandığını söyledi. Demokratik siyasetin artık barışa katkı sunacak bir dönem olarak değerlendirmek gerektiğini belirten Türk, "Bu nevruz yeni bir sürecin, dönemin başlangıcı ve müjdecisi olarak değerlendiriyoruz. 42 il 130 merkezde kutlanacak. Bugüne kadar dünyanın her tarafından nevruza katılmak için davetiyeler bastık. 1950 kişiye, partilere kurumlara, şahsiyetlere davetiyeler gönderdik. İnanıyorum ki bu nevruzda dünyanın her yerinden gelip Amed nevruzunda bulunacaklardır. Biz bu süreci halkımızın hak ve özgürlüklere sahip çıktığı bir süreç olarak görüyoruz. Yine biz bu süreci yeni bir dönemin başlangıcı olarak görüyoruz. Sayın Öcalan'ın da mesajından anlaşıldığı gibi artık klasik yöntem ve anlayışlarla değil, daha geniş perspektifle halkımızın gündemine getireceğiz." dedi.

TUĞLUK: BU FIRSATI DEĞERLENDİRMEZSEK HEPİMİZ KAYBEDECEĞİZ

DTK Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk ise Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü konusunda yeniden tarihsel bir fırsatın yakalandığını söyledi. Tuğluk şunları söyledi: "Bizler bu süreci son derece önemli görüyoruz. Kürt demokratik kurum ve bileşenleri olarak başlatılan bu sürecin gerçek bir çözüme evirilmesi için, buradan özgürlükler ve demokrasinin kazanması için sürece dönek katkılarımızı, sorumlu yaklaşmamızı göstermeye devam edeceğiz. Bu nevruz bu açıdan da çok büyük anlam taşıyor. Sayın Öcalan'a özgürlük, Kürdistan'a statü talebinin haykırılacağı bir gün olacaktır. Gerçekten barış ama nasıl bir barış olacağı konusunda bir iradenin açığa çıkacağı bir nevruz olacak. Evet barış, evet diyalogla çözüm ama bunun onurluca olması. Bunun gerçekten Kürt halkının halk olmaktan kaynaklı taleplerinin kabul edilmesi talebi, bizler tarafından ve halkımız tarafından dile getirilecektir. Belki bu kez belki de son kez Kürt sorununun demokratik çözümü ve diyalogla çözümü konusunda tarihi bir fırsat yakalanmış durumdadır. Ya bu sorunu cidden konuşarak, diyalogla çözüm yoluna koyacağız ya da yeniden bir kapışma yaşanacak ve hepimiz kaybedeceğiz. Biz hepimize kazandıracak şeyin demokrasi ve demokratik çözüm olduğuna inanıyoruz. Biz bunun için çabamızı devam edeceğiz."

KIŞANAK, HABERLERİ YALANLADI

BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak ise bugün bazı gazetelerde yer alan haberlerin gerçeği yansıtmadığını söyledi. Kışanak, her kesin bir senaryo çizerek kendilerine onaylatmaya çalıştıklarını dile getirdi. Kışanak devam eden çözüm süreciyle ilgili ise "Müzakere bir yoldur, bir yolculuktur, bir süreçtir. İlk adım atılmıştır ancak bunun devamının gelmesi gerekir. Müzakerenin koşullarının kurulması gerekir, müzakerenin kurumlarının, koşullarının oluşturulması gerekiyor. Bu yolun sonuç alıcı noktaya gelmesi için bu mekanizmaları kurmak gerekiyor. Bu ilk adımdan itibaren kendi gücünü, kendi politikasını, iradesini ortaya çıkararak bu yola katkı sunacağına inanıyorum." ifadelerini kullandı.

(CİHAN)
v



Bu haber 809 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,547 µs