En Sıcak Konular

Kuzu postuna bürünmüş bir kurt mu?

24 Temmuz 2007 01:41 tsi
Kuzu postuna bürünmüş bir kurt mu? Batı basını Türkiye’deki seçimlere geniş yer ayırıyor. CNN, BBC gibi haber kaynakları Türkiye seçimlerini hala anasayfada tutarken gazeteler seçim sonuçları ile ilgili ilginç yorumlarda bulunuyor. Başlık The Guardian’dan…

Türkiye seçimleri batı basınının yakın takibinde. Televizyonlar Türkiye’deki seçimler ile ilgili yayın yapmaya devam ederken, gazetelerde ilginç makaleler yayınlanmaya devam ediliyor.

Batı basınında çıkan haberlerin önemli bir kısmı Türkiye’deki bölünmüşlüğe vurgu yapıyor. Türkiye’nin dindarlar ve sekülerler arasında bir bölünme yaşadığını vurgulayan yazarlar yazılarını genellikle bu ikilem üzerine kurguluyor. Geçtiğimiz aylarda yapılan Cumhuriyet mitingleriyle başlayan ve batı basınında yerleştiği anlaşılan bu düşünce Türkiye’den bakınca garipsenebilir. Türkiye’de belli kaygılar oy verme sürecini etkilemiş olsa bile batı basınında bunun güçlü bir şekilde vurgulanması ve tanımlama yapabilmek amacıyla genellemelere kaçılması iddialı tanımlamalarla dolu ilginç yazıların çıkmasına sebep oluyor.

Bunlardan birisi de The Guardian gazetesinde çıkan Barry Rubin imzalı makale. Rubin “Türkiye hangi yolu seçecek” başlıklı yazısında oldukça iddialı tanımlamalar kullanıyor. Türkiye’nin laik-dindar şeklinde bölündüğünü yazan Rubin’in MHP’yi de neo-faşist parti olarak adlandırıyor.

Rubin’in en dikkat çeken iddialı tespiti ise AKP’nin kazandığı zaferin “Atatürk Türkiye’sinin öldüğü” anlamına geldiği. Rubin’e göre bu Türkiye’nin İslamcı bir devlet olacağı anlamına tam olarak gelmiyor.

Rubin iddialı tespitlerine şu soruyla devam ediyor: AKP aslında ne istiyor? AKP liderlerinin genellikle belirttiği gibi kamusal alanda İslam için eşitlik isteyen bir muhafazakar parti mi, yoksa düşmanlarının korktuğu gibi kuzu postuna bürünmüş İslamcı bir kurt mu? Rubin bu soruyu yanıtlarken AKP’nin iki düşünceden de insanları içinde barındırdığını, parti yönetiminin ordunun müdahalesi gözükene ya da seçmenler programını reddedene kadar bu yönde ilerleyebileceğini vurguluyor.

“AKP Türk toplumunu ne kadar değiştirebilir” şeklinde ikinci bir soru soran Rubin’e göre AKP’nin dengeleyicisi kendi bilinci ve laik ordunun silahlı gücü. Rubin Cumhurbaşkanlığı seçimlerine de değindiği yazısında AKP’nin ordunun başı Cumhurbaşkanını kendisi seçerek Türkiye’yi dönülmez bir yola sokabileceğini belirtiyor. Türkiye’nin modelinin değişeceği vurgulanan yazıda “bu model ne olabilir” şeklindeki soruya yanıt aranıyor. Rubin’e göre bu model Türkiye’nin geleneksel ve dini mirasını kucaklaması şeklinde tezahür edecekse bundan toplum da Türkiye’nin müttefikleri de rahatsız olmaz. Ancak Rubin bir adım daha ileri gidiyor ve ikinci senaryoyu söylüyor: “Eğer bu model anti-batıcı yaklaşım sergiler, İran, Suriye ve radikal İslamcı devletlere eğilimli olursa uluslar arası siyasette büyük bir değişim iç istikrarsızlıkla birlikte gerçekleşebilir.

Rubin’in yazısı elbette bakış hatalarıyla dolu. En azından Türkiye’de ABD ve AB ile ilişkileri soğutup, İran ve diğer ülkelerle yakınlaşma projesi yeni değil, ancak bu projenin sahibi hükümet değil. Rubin’in diğer batılı yazarlar gibi Türkiye’ye uzaktan baktığı ve Türkiye’deki gerçekliklerle uyuşmayan tanımlamalara girdiği anlaşılıyor. Ruin’in bakışındaki genellemeci tutum ve bu tutumdan kaynaklanan hatalı tanımlama en çok iki kavramda ortaya çıkıyor: Rubin’in MHP’yi neo-faşist bir parti olarak değerlendirmesi ve “Atatürk’ün şekillendirdiği laik Türkiye öldü” şeklindeki ifadesi… Bu ifadelerin garipliği Rubin’in yazısına gelen okur tepkilerinden de anlaşılıyor.

www.iyibilgi.com



Bu haber 647 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler

    4,074 µs