En Sıcak Konular

'Ya Güney ya da Kuzey, seç'

2 Şubat 2013 19:09 tsi
'Ya Güney ya da Kuzey, seç' Hem Maliki hem Barzani baskı yapıyor...

Bugünlerde 'Obama'nın yeni döneminde Türk-Amerikan ilişkileri nasıl seyreder' analizleri yapılırken,  söze Suriye değil,  Irak'la başlanıyor.

Neden mi ?

TABİİ Kİ, Lübnanlı yazar Amin Maalouf'un son romanında 'parasının mutlu ettiği tek bir ülke biliyor musun?' diye sorduğu petrolden.

IRAK petrolünün üretimi ve ihracına dair faaliyetler, sadece Bağdat-Erbil hattındaki gerilimi tırmandırmakla kalmıyor. Irak Merkezi hükümeti ile Bölgesel Kürt yönetimi arasındaki görüş ayrılığı, artık Türk-Amerikan ilişkisinde de tayin edici bir rol oynamakta.

Ve bu rolün etki alanı her geçen gün genişliyor.

SON olarak, Irak Başbakanı Nuri El Maliki'nin, dünyanın en değerli şirketi olarak kabul edilen Exxon Mobil'e yaptığı sert uyarı, dikkatleri bir kez daha bölgeye çekti. Türkİye açısından bakıldığında da, Kuzey Irak'taki faaliyetler son dönemde inşası planlanan yeni boru hattı gelişmelerinin yanı sıra,'gizli' olduğu iddia edilen bazı anlaşmalarla gündemde. Bu konuda,  Amerikalı üst düzey bir yetkiliyle konuştum. Adını veremesem de yorum ve değerlendirmelerinin Washington'un güncel yaklaşımını yansıttığını söyleyebilirim:

'FOUR WIN' (DÖRT KAZAN) MÜMKÜN

IRAK'ın gergin bir dönemden geçtiğini ve politik açıdan istikrarsız olduğunu anımsatan yetkili, 'Enerji o kadar stratejik bir konu ki, dünyanın her yerindeki tüketicilerin çıkarlarından söz ediyoruz'  diyerek, şu tespiti aktarıyor:

TÜRKİYE'nin Irak'taki petrol arayışlarını olumlu buluyoruz. Amerikan yönetimi de Irak'ta üretim ve ihracat kapasitesinin arttığını görmek ister. Zira çeşitlendirilmiş ve güvenli petrol-gaz tedariki bütün dünya için önemli.  Burada win-win değil, win-win-win-win'in mümkün olduğunu düşünüyoruz: Türkiye kazanır, Irak kazanır, Kürdistan Bölgesel Yönetimi kazanır, Batı dünyası kazanır.'

En güvenilir geçiş Türkiye

ABD'li yetkili: Irak petrolünün ulaştırılmasına Türkiye seçeneği hepimiz için en iyisi. Türkiye, petrol ve doğalgazın dünya pazarlarına sağlam ve güvenilir ulaşımının temel rotası. Çünkü NATO ülkesi. Bu yanıyla temel alternatif. Ve bu bizim de çıkarımıza. Ama biz şunu söylüyoruz: Türkiye'nin Irak'ın kuzeyinde ilgilendiği petrol miktarı, Irak'taki toplam petrol varlığının,  yüzde 20'si. Evet, belki bu oran Türkiye için iyi. Ama biz yüzde 100 üretim, yani Irak'ın tamamını dikkate almasını, çalışmasını tavsiye ediyoruz. Bu, çok daha güvenli.


PKK'yla mücadelede ideal çözüm değil
'KUZEY Irak'tan petrol sevkıyatını yapacak yeni bir boru hattını, uzun vadede Kürt meselesinin çözümü için araç görenler de var? Ne diyorsunuz?' diye sordum:

'Bu, konunun çok önemli bir boyutu. Ancak yine Irak'ın tamamına bakma zorunlu olduğunu vurgulamalıyım. Bölgesel Yönetim'le anlaşma ısrarının, PKK'yla mücadelede en ideal çözüm olduğuna inanmıyorum.

-MALİKİ çok sert gitmiyor mu? Bu tutum karşısında umutlu olmanın şartları var mı?

-Süreci sabırlı, serinkanlı ve dikkatli inceleyip götürmemiz lazım. Temel olarak bakış açımız, çıkarlarımız aynı.  Aslında bütün dünya Maliki'yi ikna etmeye çabalıyor. Biz de kendisine şu soruyu soruyoruz: 'Seçenek zorlamak kimin çıkarına. Senin çıkarına olduğunu düşünüyorsan yanılıyorsun' diyoruz.

BAĞIMSIZLIK HAYALİ...

SADDAM'dan bu yana geçen son 10 yılda, Kuzey Irak'taki Kürtler, ekonomik ve sosyal haklar açısından, altın çağlarını yaşıyorlar. Bazılarının aklından daha fazla otonomi ve bağımsızlık geçiyor olabilir.

Ama en ateşli savunucuları bile samimi bir sohbette kalben size şunu söyleyecektir:

Çocuklarımın geleceği için aynı kimlikle serbestçe dolaşmasını, Erbil, Bağdat, Kerkük'e serbestçe girip çıkmasını isterim.


'Ya biz, ya o' zorlaması
AMERİKALI yetkili, buna karşın hem Maliki, hem de Barzani'nin, Türkiye ve ABD'li şirketleri 'Ya Güney ya da Kuzey, seç' diye zorladıklarını vurgulayıp şöyle diyor:

HEPSİNDE OLUN DEDİK
EXXON da Chevron da, küresel ve bağımsız şirketler. Kendi kararlarını, kendileri alıyorlar. Yönetimin şirketler üzerinde bir nüfuzu yok. Ekonomik açıdan çok güçlüler. Maliki hükümeti, bu iki şirketi de 'Güneyde veya Kuzeyde ol' diye seçim yapmaya zorladı. Fakat biz onlara da benzer tavsiyede bulunduk. Irak'ın tamamında iş yapmak daha anlamlı değil mi?'

DAR BAKMAYIN
TÜRK işadamları ve yöneticileri için de aynı tavsiyede bulunuyoruz. Daha geniş imkanlar varken, dar bakmak akılcı değil. Bize göre mantıklı da değil. Uzun dönemli büyük hedefler oluşturmak lazım. Kısa dönemli dar hedefler değil.

'MALİKİ bu kadar katıyken, bu mümkün mü? Ya da nasıl mümkün?' soruma şöyle bir cevap geliyor Amerikalı yetkiliden:

KAPASİTEYİ ZORLAMALIYIZ
TARAFLARIN, (biz ve Türkiye) bir araya gelerek, bütün yetenek ve kapasitelerini birleştirmeleri gerektiğini düşünüyorum. Bu kolay değil ama denemeye değer. Uğraşmalı ve her iki tarafı, Bölgesel Kürt Yönetimi ile Merkezi Hükümeti bir araya gelmek konusunda zorlamalıyız.

IRAK BÖLÜNMESİN
BİZCE hala mümkün. Zira bugünkü durum tehlikeli ve hassas. Bu seçenek zorlamasından yana kaygılıyız. Endişemiz şu ki; ısrar ileride daha büyük kırılmaya yol açabilir.  Bu da şiddet ve ileride silahlı çatışma getirebilir.  Bunun nereye varacağını kimse bilemez. Ve böyle bir tablo, sonuçta ne Amerika'nın ne de Türkiye'nin çıkarına olur. Irak'ın bölünmesinden yana değiliz.

ISRAR İSTİKRARSIZLIK GETİREBİLİR
Türkiye ayrı kontratta ısrar ederse?
DAHA yeni, ek bir boru hattına ihtiyaç olduğu açık. Mevcutlar eskimiş, çalışmıyor, kapasiteyi karşılamıyor. Bu genel anlamda Türkiye için çok iyi. Ama ek boru hattını gerçekleştirmek üzere, Bölgesel Yönetim ile ayrı bir kontratta ısrar etmek, beraberinde politik istikrarsızlık getirebilir. Sıcak çatışma riskini arttırır. Ayrıca bunu yaparken, İran'ın bölgedeki rolünü de dikkate almak gerekiyor.

Bu haber 1,687 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,028 µs