En Sıcak Konular

'Mağdurlar arasında statü ayrımı olmaz'

25 Aralık 2012 15:31 tsi
Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu Başkanı Baş, Adnan Menderes'in idam kararının iptali ve ''iadeiitibarı'' için Meclis'e yapılan başvuruyu değerlendirdi...

TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Nimet Baş, AA muhabirine Adnan Menderes'in idam kararının iptali ve ''iadeiitibarı'' için Meclis'e yapılan başvuruyu da değerlendirdi.

Baş, şunları söyledi:
''Mağdurlar arasında makam, mevki, statü ayrımı olmaz. Eğer bir ülkede darbe sonucu haksız bir idam olmuşsa, 'Adil olmayan, toplum vicdanını kanatan kararlar var' diyorsak, bu kararların hepsine birlikte bakmamız gerekir. Dolayısıyla Adnan Menderes'ten başlanarak 12 Eylül'de idam edilen 50 gence kadar, herkes dahil olmalı. Tabii eğer bir değerlendirme yapılacaksa. Ben, 'Bir değerlendirme yapılsın' demiyorum. Ama yapılırsa adil ve eşit davranılması gerekir.


''80 darbesinde hukukçu olmaya karar verdim''

Nimet Baş, 1980 darbesinde 15 yaşında lise öğrencisi olduğunu belirterek, ''Tanklar sokaklarda yürürken alkışlamış çocuk değildim'' dedi.

Söz konusu dönemde yaşanan olaylar hakkında basın yoluyla da bilgi alamadıklarını anlatan Baş, şöyle devam etti:
''Hukukçu olmaya darbe döneminde karar verdim. Çünkü çok yakınlarım da dahil olmak üzere, çok sayıda insana çok büyük haksızlıklar yapıldığını, haksız cezalar verildiğini gördüm. 28 Şubat da çok ağır ve uzun bir süreçti. İnsan hakları ihlallerinin yaşandığı bir dönemdi. O dönemde de avukatlık yaptım, tehdit olarak algılanan kesimin avukatlığını yaptım. İnançlı insanların çok küçük sebeplerle hayatlarının nasıl karartıldığına şahit oldum. Toplum şimdi barışmaya çalışıyor. Bir çok insan, 'Biz sizi tanımıyorduk ve böyle bilmiyorduk' diyor belli kesimlere karşı. Ama tanımak için kimse çaba sarf etmedi ki.''


''Bizim çocuklarımız daha başka bir dünyaya geldiler''

Toplumun kutuplaştırılmaya çok alışkın olduğunu belirten Baş, şunları kaydetti:
''Ama artık şimdi o güvenceyle hareket etmesin kimse. Çünkü bizim çocuklarımız daha başka bir dünyaya geldiler. Bizim çağımızda çok az insan yurt dışına gitme, görme imkanına sahipti. Bizim çocuklarımız dünyanın her yerine gidiyor. Bütün kurumların, pozisyonları konusunda kafaları çok daha net. Yani, 'Eğer siyasiler kavga ederlerse ülkenin yönetimine ordu el koyabilir mi?' denildiğinde 'Ordunun el koyması ne demek? Nasıl bir şey?' diyebilir artık benim oğlum. Bence çocuklarımıza, gençlerimize demokratik toplumu inşa etmenin yolunun, demokratik bireylerden geçtiğini ve hak arama kültüründen geçtiğini iyi anlatmamız gerekiyor.''



Bu haber 595 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,207 µs