En Sıcak Konular

Yakınım olmadan reklamlara çıkmam abi!

21 Temmuz 2007 10:19 tsi
Yakınım olmadan reklamlara çıkmam abi! 
Reklam dünyası, ünlülerin akrabalarını keşfetti. Cem Yılmaz’ın babası, Mustafa Sandal’ın dedesi, Hülya Koçyiğit’in torunu, Demet Akbağ’ın oğlu, Mazhar Alanson’un eşi, Kayahan’ın eşi ve kızı ile Ümit Karan’ın eşini

Son günlerde izlemekten büyük keyif aldığımız reklamlarda iki ünlü sanatçının akrabası bizi gülmekten kırıp geçiriyor. Yeni reklam yıldızlarımız Cem Yılmaz’ın babası ve Mustafa Sandal’ın dedesi... Bu sayede her iki sanatçının yakınlarıyla muhabbeti ekranlardan evlerimize taşındı. Daha önce de Hülya Koçyiğit torunu Aslışah Alkoçlar ile, Demet Akbağ oğlu Ali ile, Mazhar Alanson eşi Biricik Suden ile, Kayahan eşi İpek ve kızı Aslı Gönül ile, Ümit Karan da eşi Zeynep Karan ile reklamlarda karşımıza çıkarak bizleri şaşırtmıştı. Çünkü daha önce çoğu kamera karşısına hiç geçmemiş olan bu isimler, oyunculuk becerileriyle takdir toplamışlardı.

Ünlülerin yakınlarıyla boy gösterdiği reklamlar, günlük hayattaki diyalogları üzerine kurgulanıyor. Mustafa Sandal’ın dedesi, “Mıstığım, filmde ben dedeni oynayacağım havuz başında, seninle de telefonla konuşuyorum.” diyerek hayallerinden bahsediyor. Cem Yılmaz’ın babası, dayısı ve ağabeyi ise Yılmaz’ın tahtaya yazdıklarını silip silmeme konusunda ihtilafa düşüyor. Daha önceki reklamlarda, Aslışah, anneannesi Hülya Koçyiğit’e “Belki annem koymuştur, heyecanlanma anneanne!” tesellisinde buluyordu. Ümit Karan ise garip hareketlerle evindeki çamaşır makinesinin kıyafetlerini tanımasını istiyor, eşi de, “Bir psikolog arkadaşım seninle tanışmak istiyor.” esprisi patlatıyordu. Yine bu reklamlar sayesinde Mazhar Alanson’un kerevizi sevmediğini, Demet Akbağ’ın oğlunun Danone’leri gizliden gizliye yediğini bile öğrenmiştik.

Yönetmen Sinan Çetin’in de oğluna, kızına, asistanına, şoförüne ve kapıcısına çektiği reklam filmlerinde roller verdiğini biliyoruz. Bugünlerde “çok nobran” olan Berkalp aslında Çetin’in öz be öz oğlu Rüzgar. Bir de bazı reklamlarda, akraba olmadıkları halde ünlülerle akraba sanılanlar var. Mesela İlhan Şeşen’in Bosch soğutucu reklamında kendi kızıyla, Sarp Apak’ın Turkcell reklamında kendi annesiyle rol aldığı sanılıyor.

Peki, ünlülerin yakınlarıyla beraber oynaması fikri nereden çıktı? Ünlü bir sanatçı bir yakını ile aynı reklamda, aynı karede niçin yer almak ister? Aslında hepsinin ayrı hikayesi var. Mesela Cem Yılmaz’ın babası Arif Yılmaz, meşhur olabilmek için fırsat kollarmış hep. Mustafa Sandal’ın dedesi Hüseyin İleri’ye ise teklif torunundan gitmiş. Demet Akbağ’ın oğlu Ali, annesinin rol arkadaşlarını beğenmediği için kamera karşısına geçmiş, Hülya Koçyiğit’in torunuyla oynaması ise tamamen tevafuk. Anneannesiyle sete beraber gelen Aslışah’ın hareketlerinden etkilenen yönetmen, o an kendisine rol teklif etmiş. Kayahan zaten eşi ve kızı olmadan fotoğraf bile çektirmiyor.

Ürünü sattırmak ve tüketiciye beğendirmek yönünden son derece başarılı oldu bu reklamlar. Yani firma sahipleri amaçlarına fazlasıyla ulaşmış durumda. Öyle ki, ünlülerin yakınlarıyla beraber oynadıkları bu reklamlardan sonra bazı firmalar, 15 günde 1 senelik satış yaptıklarını açıkladı. İşte biz böyle bir toplumuz; sevdik mi sonuna kadar severiz, reklamına kadar severiz, reklamında oynayanına kadar severiz...

***

Akrabaları, sanatçılara taş çıkartıyor!

Aslında sanatçıların ekranda akrabalarıyla görünmesine biz filmlerden alışmıştık. Zira film yönetmenleri akraba durumuna biraz daha hassas. Hem akrabalarını şöhret yapıyor hem de bütçeyi ucuza getiriyorlar. Bundan yıllar önce Nuri Bilge Ceylan filmlerinde anne ve babasını oynatmıştı. Sonraki filmlerinde eşine ve akrabalarına da rol verdi. Zeki Demirkubuz da Bekleme Odası’nda eşi Nurhayat Kavrak’ı oynatıp ödül kazanmıştı. Daha sonra Ahmet Uluçay “Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak” filminde, hiçbir oyunculuk tecrübeleri olmayan Kütahyalı iki genç arkadaşı (Kadir Kaymaz, İsmail Hakkı Taslak) oynattı. Ardından gişe rekorları kıran “Babam ve Oğlum” filmini çeken Çağan Irmak, Seferihisarlı hemşehrilerine ufak tefek roller verdi. “Dondurmam Gaymak” filminin yönetmeni Yüksel Aksu ise filmini baştan sona Muğlalı hemşehrileriyle çekti. Hatta filme başlamadan önce Muğlalılar, Mehmet Ali Alabora’dan iki ay oyunculuk kursu almıştı. Cem Yılmaz ise babası Arif Yılmaz’ı sadece reklamlarda değil, “Hokkabaz” adlı filminde de oynattı. Yılmaz, bu filmden sonra “Kısıtlı bütçe olduğu için anne, baba, kardeş ve akraba kim varsa oynattım.” esprisi ile yine herkesi güldürmüştü. Son olarak Yılmaz Erdoğan, “Organize İşler” filminde kızı Berfin ile birlikte rol aldı.


 

Kim hangi reklamda hangi akrabasıyla oynadı?

Cem Yılmaz; babası, dayısı, ağabeyi ile Türk Telekom

Mustafa Sandal; dedesi Hüseyin İleri ile Muhabbet Kart

Hülya Koçyiğit; torunu Aslışah Alkoçlar ile Çaykur

Demet Akbağ; oğlu Ali ile Danone

Kayahan; kızı Aslı Gönül ve eşi İpek Açar ile Sinbo

Ümit Karan; eşi Zeyhep Karahan ile Siemens

Mazhar Alanson; eşi Biricik Suden ile TTNet

 


 

Cem Yılmaz:
Babamın hayalinde Cem Yılmaz olmak varmış!

Benim babam Mustafa Sandal’ın dedesinden önce başladı reklamlarda oynamaya. Meğer babam da çok istiyormuş bunu. Hatta hayalinde Cem Yılmaz olmak varmış. Bir gün geldi, bir şeyler anlatıyor. Açıkhava hınca hınç dolu. Ben, sahnedeyim falan diyor. ‘Ne anlatıyorsun baba?’ dedim. ‘Hayal kuruyorum’ dedi.

Mustafa Sandal:
Albümüm gibi reklamların da devamı var!
Beş yıl aradan sonra “Devamı Var” albümümün çıkması ve reklam filminde dedemle bir arada oynamam aynı döneme geldi. Çok da güzel oldu. Dedemle beraber oynamayı ben istedim. Dedemi çok iyi tanıdığım için zorlanmayacağımızı biliyordum. O çok disiplinli biri; ama çekimler çok eğlenceli ve keyifli geçti. Onun yaşında, onun heyecanına, yaşama tutkusuna ve sevgisine sahip olmayı çok isterdim. Reklamı izlerken dedeme kesinlikle başka teklifler de gelir diye düşündüm. Benim için çok önemli bir olay. İki jenerasyon bir arada. Albümün ismi gibi reklamların da devamı var.

Hüseyin İleri:
Mustafa istedi diye oynadım

Hüseyin İleri (Mustafa Sandal’ın dedesi) Mustafa’dan teklif geldi. “Dedeciğim seninle oynamak istiyorum.” dedi. O gördüğünüz 10 saniyelik reklam iki günde çekildi. Kare kare kare... Her bir şey 60 kare çekildi, amma zormuş! 1926 doğumluyum, bundan sonra da böyle bir teklif gelirse kabul ederim. Büyük keyif aldım. Reklam filmindeki gibi gerçekten kekemeyim. Kimse bana şöyle böyle oynayacaksın demedi. Oradaki halim benim doğal halim.

Kayahan Acar:
Tek başıma çıksam yadırganırdım

Biz bu reklamlara, Türkiye, çocuğun ve ailenin anlamını görsün diye çıktık. Yıllardır benim böyle bir duruşum var. Kliplerimde kızım oynar, eşim şarkı söyler. Tek başıma çıksam yadırgarlardı. Yoksa, hadi bakalım çocuğumuzla bir reklam çekelim diye yapmadık. Biz bunu bilerek yaptık. Bugüne kadar çok az reklamda oynadım ve hep özenli olmaya çalıştım. Sinbo’yu da araştırdık, çünkü halkın şikayetçi olabileceği bir ürünün reklamını yapmak istemezdik. Üstelik eşim ve kızım bu reklamdan beş kuruş para almadılar. Buradan kazancımız, insanlara “aile olun!” mesajı vermek oldu.

Hülya Koçyiğit:
Unutulmayacak bir hatıra yaşadık

Torunumla aynı reklamda oynamam, önceden planlanan bir şey değildi. Reklam setine birlikte gitmiştik. Yönetmen Sinan Çetin, torunumun konuşmalarından ve davranışlarından etkilenip “Sen de anneannenle oynar mısın?” dedi. Beraber, hiçbir zaman unutulmayacak bir hatıra yaşadık. Gerçekten çok mutlu oldum. Torunum da çocuk olduğu için çok içten oynadı. Hiçbir şey planlı olmadı, doğal olarak çekildi. Doğrusu bu kadar güzel oynayabileceğini tahmin etmezdim. Bu reklam benim aile yaşamımı da çağrıştırıyor. Şimdi her gittiğimiz yerde Aslışah’ın başarısından bahsediyorlar.

Mazhar Alanson:
Eşimle beraber oynamak hoşuma gitti

Aslında biz bu reklamda işimizi yaptık. Ajans bize oynayın dedi, oynadık ve karşılığında paramızı aldık. Eşimle beraber oynamak da hoşuma gitti doğrusu. Duyduğumuza göre TTNet satışları da reklamdan sonra çok iyiymiş. Biz daha ne diyelim, ne güzel işte.

Zaman



Bu haber 552 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,515 µs