Bahçeli ikinci kez sözünü yer mi?

MHP lideri Devlet Bahçeli, Erzurum mitinginde seçmenin üzerine ip atarak ve arkasında Başbakan Erdoğan’a hitaben ‘Asacak ipin mi yok. Al sana ip.As’ diyerek, PKK’ya karşı partisinin ve kendisinin duruşunu net bir şekilde ortaya koymuştu. Peki bu hareket 'ne kadar samimi ve ne kadar inandırıcı?' bunu sorgulamak gerekiyor.

Zira Devlet Bahçeli 12 Ocak 2000 tarihinde atılan ve Öcalan’ın ipten kurtarılmasını sağlayan imzalardan birinin sahibi. İmzaya gerekçe olarak ise, ‘ Türk Milleti istikrar istiyor. Ülkücünün öfkesi ise 24 saat sürer’ diyerek garip bir savunma mekanizması geliştirmişti. Şimdi ise, 'Bizim asmaya gücümüz yetmedi; siz asın' gibi bir söylemle seçmenin karşısına çıkması çok suni bir siyaset değil de ne? Zaten 3 Kasım’ı 4 Kasım’a bağlayan gece partinin barajı aşamamasının sorumlusunun kendisi olduğunu kabul etmiş ve parti başkanlığından çekildiğini açıklamıştı. Bunun arkasından sözünden dönmüş bir siyasetçi olarak meydanlarda dolaşması da MHP’nin oylarını kaybetmesine neden olacak olan bir başka hatta.

 
Söylemek istediğim ise şu:

Isparta mitinginde Erdoğan'ın ‘Tek başıma iktidar olamazsam siyaseti bırakırım’ çıkışı birileri tarafından Özal taktiği olduğu yönünde eleştirilse de, bu çıkış siyasete yapılan ‘öldürücü darbe’ olarak önümüzde duruyor. Elbette böyle bir çıkış AKP’nin tek başına iktidar olamaması durumunda ne kadar hayata geçecek bunu zaman gösterecek. Fakat Erdoğan’ın Bahçeli ve Baykal’a seslenerek ‘Ben bırakacağım, siz de bırakacak mısınız?’ çağrısına, Baykal ve Bahçeli’den ‘Nem Küm’ tarzı bir iki açıklama dışında net bir duruş gelmedi.

 
Hem zaten özellikle Bahçeli ‘Bırakırım’ dese ne kadar inandırıcı olur ki?.. Delegeleri dizinin dibinde ağlar ve bir daha, ‘Israrlar karşısında dayanamadım geldim’ der. Peki bunu ülkücü camia bir daha mı yutar?