Bu vana sıkar!

18 Temmuz 2007 15:45 tsi
Petrol boruları nereden geçer bilinmez ama ‘vana’nın yeri belli! O yer Türkiye’nin enerji nefesi olacağı gibi, küresel bir buluşma yeri olacak. Son 3 yıldır hazırlanan ve uluslararası planın da bir parçası olan bu yer, stratejik ve ekono

Petrol ve boru hatları Türkiye’ye nereden ve hangi ülkelerden gelirse gelsin en sonunda bir tek noktaya bağlanacak. O yerin ismi Ceyhan! Bu denli çaplı ve yüksek kart açan yerler üzerine tasarlanan hamlelerin hemen her kesimden eleştiri alması, “şu noktası yanlış” minvalli eleştirilere uğraması normal.

Ancak tüm bu kritikler Ceyhan’ın dönüşümünü yavaşlatmıyor, hatta İran’la imzalanan anlaşma gibi hızlandırıyor.

Asıl şaşırtıcı olan ve “burada başka birşey oluyor” dedirten durum ise Ceyhan ve periferisi için yapılan, yapılacak hazırlıklar.

Saha ve para!

Ceyhan Enerji Bölgesi için yaratılan plan, 128 bin dönüm arazide rafineriler, petrokimya tesisleri, enerji santralları, organize sanayi bölgeleri ve tersaneler öngörüyor.

Türkiye’nin bölgsel hattta global bir enerji üssü olması için bu devasa alan bile yapılacaklar yanında mütevazı kalabilir. İşin ucuna da gelinmiş durumda. Devlet Planlama Teşkilatı’nın planı muhtemelen bu hafta içinde Bakanlar Kurulu'na ulaşacak.

3 rafineri, petrokimya tesisleri, petrol ve doğalgaza ilişkin depolama tesisleri, LNG terminalleri bulunacak saha, liman ve tersanelere de sahip olacak. Tabii hiç biri bedava değil. Yatırımların 20 milyar dolar sınırını zorlayacağı dillendiriliyor. Tabii önemli bir kısmı “yabancılardan” çıkacak.

Arazinin genişliği 128 bin dönüm ama buna dokuz kilometrelik sahil şeridinin doldurulması ile 8 bin dönüm daha eklenecek.

Kamulaştırma ve 3 kritik rafineri

Araziye ilişkin en önemli ayaklardan biri kamulaştırma. Bakanlar Kurulu onayından sonra bölgede ciddi kamulaştırmalar başlayacak. Bunun da bölge ekonomisine önemli katkısı olacağı söylenmeli!

Proje; İskenderun Körfezi'nde, Ceyhan ile Erzin ilçesi sınırlarını kapsıyor. Batıda Bakü-Tiflis-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı Ceyhan Terminali, doğuda BOTAŞ'a tesisleri bulunuyor.

Şu an çalışan iki boru hattı, Botaş’ın Irak’tan Türkiye’ye getirdiği 71 milyon ton ve Botaş-BTC 50 milyon ton kapasiteli. Bu rakam 70 milyonluk yapılacak Samsun-Ceyhan boru hattıyla beraber 190 milyon tonu aşacak ve dünyanın en büyük ham petrol terminaline kavuşulacak. Bu yüzden rafinerilere ihtiyaç var. 3 tane büyük petrol ve petrokimya rafinerisi bu ihtiyacı karşılamak için hazırlanıyor. Buna yabancılar da katılacak ve işletecek.
 
LNG terminalleri ihracata yönelik biçimde 30 milyar metreküp kapasiteli tasarlanıyor.
Ceyhan Limanı da bu dönüşümden önemli pay alacak. 40-50 milyon ton/yıl kapasite, yaklaşık 100 milyon ton/yıl kapasiteye ulaşabilecek.

Bu liman, bölgedeki enerji santralı, petrol tesisleri, petrokimya, petro rafineri ve rafineri tesislerine servis sağlayacak. Üstelik gemi inşa yan sanayi için de katkı verecek. Kaldı ki limanın hizmet alanı ve genişliği denizin üzerinde de genişleyecek.

İşte Türkiye şimdi bu bölgesini küresel enerji masasının stratejik önemde bir üyesi olabilmek için hazırlıyor. Hem de hızlıca. Hepsi önemli ve büyük. İnkar edilemez bir dönüşüm getiriyor. Ama tüm bunların işe yarayabilmesi için bu bölgeye “enerji akması” da gerekiyor. Görünen bu gereğin gereğinin de yerine getiriliyor gibi oluşu. Gerisini zaman gösterecek!
 

Bu haber 624 defa okundu.