Anayasa Mahkemesi’nde garip dava!

17 Temmuz 2007 11:53 tsi
Anayasa Mahkemesi AKP’nin ahını mı aldı nedir, Cumhurbaşkanlığı sürecinde yaşananların bir benzerini şimdi kendi yaşıyor. Kendi üyelerinin açtığı dava ile kendisiyle ilgili bir konuya bakacak olan yüksek mahkeme, kendi kanununun, ‘Anayasa̵

Ne kadar garip ne kadar komik bulursunuz, artık orası size ait. Ama Anayasa Mahkemesi’nde şu an yaşanan “değişik” durum, biraz Cumhurbaşkanlığı seçimi döneminde, AKP’nin başına gelene benziyor!

Anayasa Mahkemesi yedek üyesi olan iki hakim, Başkanlık seçimlerinde yedek üyelerin de oy kullanması gerektiğini söyleyerek, yakın zamanda emekli olan Tülay Tuğcu’ya başvurdular.

Özü bu. Başkan Tuğcu da, yedek üyeler Cafer Şat ve Fettah Oto’nun başvurusunu, Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluş Kanunu’nda bulunan, Başkan’ın asil üyelerin oylarıyla yapılacağı maddesini göstererek reddetti.

Ancak yedek üyeler, Anayasa’da yedek üyelerin oy kullanamayacağına ilişkin bir hüküm olmadığını, dolayısıyla Kuruluş Kanunu’nun şu anki bakışının Anayasa’ya aykırı olduğunu ileri sürerer idare mahkemesine başvurdu.

Yani üyesi oldukları Anayasa Mahkemesi’ne dava açtılar. Davaya bakan 16. İdare Mahkemesi de, tarihte bir ilk olarak Anayasa Mahkemesi’ne başvuru kararı aldı.

Böylece bugün bazı gazetelere de yansıdığı üzere, Anayasa Mahkemesi tarihinde ilk kez hem davalı, hem davacı hem de yargıç pozisyonuna geldi. Mahkeme ilerleyen günlerde davaya bakacak.

Garip benzerlik!

Bu işin bir boyutu. İşin şaşırtıcı yönü, Mahkeme’nin yaşadığı bu durumun, Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde AKP’nin yaşadıklarıyla benzer oluşu. Anımsanacağı gibi o dönemde Sabih Kanadoğlu “367 tezini” ortaya atmış, önce pek az “olabilirlik” ihtimali verilmiş, sonra “daha önce-tıpkı Anayasa Mahkemesi başkanı seçimlerine yapılan itiraz gibi-bu yönde hiçbir uygulama olmadığı ve örneği bulunmadığı halde”, bu teori Anayasa Mahkemesi kararı ile geçerlilik kazanarak Cumhurbaşkanı seçimi için 367 oy gereği karara bağlamıştı.

Anayasa Mahkemesi’nin yaşadığı bu tecrübeyle, TBMM’de yaşanan arasındaki benzerlikler; Başkan seçilecek olması (o kurumun en yüksek makamı), yeni bir bakışın ortaya çıkması (367- yedek üyelerin oy kullanma ihtimali), Anayasa ve Kuruluş Kanunu metninin farklı okunması ve tabi davaya Anayasa Mahkemesi’nin bakacak olması yönünden benzerlikler taşıyor.

Bu haber 337 defa okundu.