En Sıcak Konular

5 muhtemel iktidar senaryosu

15 Temmuz 2007 13:58 tsi
5 muhtemel iktidar senaryosu 22 Temmuz Genel Seçimleri'ne sadece bir hafta kaldı. Anketlerden AKP, CHP, MHP ve DTP'nin bağımsızları çıkıyor. Olası 5 iktidar senaryosu kulislerde konuşulmaya başlandı. 22 Temmuz'dan sonra nasıl bir meclis oluşacak. İşte 5 muhtemel parlamento senaryo

AKP’nin son derece sert siyasal ve kurumsal muhalefete rağmen oy oranını artırması, durumunda, meşruiyet tartışmalarını hiç kuşkusuz gündemden düşürecektir. Bu koşullarda, ilk bakışta paradoksal gözükse de, AKP daha az milletvekili ile daha güçlü bir iktidar kurabilir.

23 temmuz günü nasıl bir parlamento ile karşılaşacağımızı ve bu parlamentodan nasıl bir iktidar çıkacağını merak ediyoruz. Her birimiz siyasal tercihlerimizin meşrebine uygun olarak farklı oy dağılımları beklentisi ya da temennisine sahibiz. Bir de kamuoyu araştırmaları var. Araştırma sonuçları temennilerimizle örtüşüyorsa sonuçlara güveniyoruz. Değilse, sonuçlara şüpheyle yaklaşıyoruz. 

Bu yazıda kamuoyu araştırma bilgilerini seçim sistemini simüle eden modelimde kullanarak muhtemel iktidar almaşıklarını (senaryolarını) irdeliyorum. Önce yöntemi açıklayayım. Önemli olan, kuramsal olarak mümkün çok sayıda iktidar senaryosu oluşturmak değil, az çok gerçekleşme ihtimali olan az sayıda senaryoyu belirlemektir. Bunun için önce geçerliliği olan birkaç sağlam varsayım gerekir. Böyle dört varsayım yapıyorum:

Varsayımlar ve yöntem


1- Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) seçimden  birinci, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ikinci parti olarak çıkacaktır

2- MHP barajı geçen son parti olacaktır

3- Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) 40 civarında bağımsız girmeyi başaracaktır.

Bu varsayımların üzerinden kısaca geçelim. Son yıllarda sayısız kamuoyu araştırması gördüm. Tümünde AKP birinci parti olarak gösteriliyordu. Yine bu araştırmaların tümü CHP’nin ikinci olduğunu söylüyordu. Her ne kadar piyasada bazı uçuk kaçık rivayetler dolaşsa da, sanırım bu ilk iki varsayımın tartışılacak bir tarafı yok. Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) barajı geçen son parti olacağı ise, son haftalarda yapılan araştırmaların çoğunun tahminleri arasında.

Merkez sağın birleşme projesinin beklenmedik şekilde iflas etmesi, Demokrat Parti’nin (DP) barajı geçme şansını çok düşürdü. Gerçi DP’nin son haftalarda toparlandığına dair izlenimler var. Ancak bu partinin oyları yükselse dahi barajı geçme ihtimalinin dikkate değer ölçüde arttığını iddia eden bir araştırma bilmiyorum. Elbette yanılıyor olabilirim. Eğer DP barajı geçen dördüncü parti olursa, bu yazıda yer alan analizler ve değerlendirmeler geçersiz kalacaktır. Keza Genç Parti (GP) için de aynı şey söylenebilir.

DTP 35 vekil çıkarabilir


Bağısızların tahminine gelince. Herhangi bir oy dağılımında gerçekleşecek milletvekili dağılımını tahmin ederken kullandığım mevcut seçim sisteminin simülasyon modeli doğal olarak bağımsızları içermiyor. Bu nedenle bağımsız sayısını dışardan "ad hoc" belirlemek gerekiyor. Demokratik Türkiye Partisi (DTP) yönetiminin hazırladığı “2007 milletvekili genel seçimlerine giderken” başlıklı raporu dikkatle inceleyip içerdiği bilgilere kendi değerlendirmelerimi kattıktan sonra, DTP’nin desteklediği 60’a yakın bağımsız adaydan en az 35’ini seçtirebileceği sonucuna vardım.  Eğer DTP AKP lehine oy yitirmez ve bağımsızlara oy verdirmenin teknik güçlüklerini çok fazla fire vermeden aşabilirse, milletvekili sayısı 40’ı da geçebilir. Ancak bu sınırlı artış iktidar senaryolarını çok az etkiler. DTP’nin 35 milletvekiline 5 tane de soldan ve sağdan bağımsız milletvekili ekliyorum, toplam 40 ediyor. 2002 seçim sonuçlarını dikkate alarak bu 40 bağımsızı simülasyon modelinin AKP, CHP ve MHP için tahmin ettiği milletvekili sayılarından şu şekilde düşüyorum: AKP(-20), CHP(-15), MHP(-5).

Bu dört temel varsayım altında muhtemel senaryoları tanımlamak zor değil. Ya AKP çoğunluğu alacaktır yada birinci parti olmasına rağmen azınlıkta kalacaktır. Çoğunluğu aldığı taktirde AKP’nin milletvekili sayısı özellikle yeni bir anayasa yapmak için önem kazanıyor. Bu önceliğe göre senaryolar çeşitleniyor. AKP’nin milletvekili sayısının 276’nın altında kalması durumunda ise koalisyon senaryoları gündeme geliyor.

Bu senaryoların içinde muhtemel gördüklerimi birazdan tanımlayacağım. İşin püf noktası bu senaryoları mümkün kılan oy dağılımlarını belirlemektir. Bu belirleme işlemini mevcut seçim sistemini simüle eden bir tahmin modeli aracılığı ile yapıyorum. Modele ilişkin ayrıntılı bilgi sahibi olmak isteyen okurlar Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) web sitesinden (www.tusiad.org/raporlar) 1998 ve 2002 yıllarında yayınlanmış olan seçim sistemi reformu konulu araştırma raporlarıma başvurabilirler. Teknik ayrıntılarla sizi yormak istemiyorum. Ancak şu kadarını belirteyim: Kullandığım modelin hata payı +/-1 olarak kabul edilebilir. Bu şu demektir: Parlamento ve iktidar almaşıkları için tahmin ettiğim sınır oy dağılımları bir puan yukarı, bir puan aşağı olduğunda da aynı sonuçları verebilirler.

Sınır oy dağılımlarını belirledikten sonra sıra bunların gerçekleşme ihtimallerine geliyor. İşin en zor ya da en riskli tarafı burasıdır. Güvendiğim araştırma şirketleri tarafından yapılan ve birbirini doğrulayan araştırma sonuçlarından yola çıkarak  senaryoların yada oy dağılımlarının gerçekleşme ihtimallerini, “yüksek ihtimal”, “düşük ihtimal”, “çok düşük ihtimal” şeklinde üç kategoride topluyorum.

Muhtemel senaryolar


Yukarıda belirttiğim gibi temel varsayımlar kabul edildiğinde iki ihtimal var demektir: AKP 275’i geçer ya da geçemez. AKP parlamentoda çoğunluğu sağladığı durumda tek başına iktidar olur. Ama bence gelecek dönemin en önemli siyasal gelişmesi ve tartışması vesayet demokrasisine son verecek yeni bir anayasanın yapılıp yapılamayacağı olacaktır. Bu açıdan ilginç 3 senaryo söz konusu:

1- AKP 330’dan fazla milletvekili kazanarak referandum çoğunluğu elde eder. Bu durumda AKP seçim bildirgesinde vaat ettiği yeni anayasayı gerekirse salt kendi çoğunluğuna dayanarak Meclis’ten geçirerek referanduma götürebilir.

2- AKP en az 295 civarında milletvekili kazanır. Bu durumda yeni Anayasa’nın referanduma götürülmesinde DTP milletvekilleri anahtar duruma gelirler.

3- AKP 276-295 arasında milletvekili kazanır. Bu durumda Anayasa için CHP’nin desteği şart olur.

AKP 276’nın altında kaldığında gündeme koalisyon senaryoları geliyor. İki senaryo öngörülebilir:

1- AKP’nin azınlık hükümeti kurmak için DTP’nin desteğine ihtiyaç duyması. Diğer bir ifadeyle DTP’nin anahtar parti olması. DTP’nin 35-40 arası  milletvekili çıkaracağını kabul ettiğimize göre AKP’nin sandalye sayısının 240-275 arasında kalması bu senaryonun gerçekleşmesine yol açacaktır. Bu senaryoda bir diğer ihtimal de AKP-CHP koalisyonudur. Ancak CHP’nin son günlerde MHP ile ittifakı açıkça savunması bu ihtimali azaltmaktadır

2- AKP 240’ın altına düşer, CHP ve MHP birlikte çoğunluğu elde ederler ve Deniz Baykal’ın Muğla’da ilan ettiği gibi CHP-MHP koalisyonu kurulur.

Özetlersek, 5 senaryomuz var:

A- AKP çoğunluğu

 

            A1- Referandum çoğunluğu (330+)

 

            A2- Salt çoğunluk (295+); DTP referandum çoğunluğunda anahtar

 

            A3- Salt çoğunluk (276+); CHP referandum çoğunluğunda anahtar

 

B-         AKP azınlığı

 

            B1- AKP azınlık hükümeti için DTP anahtar

 

            B2- CHP-MHP çoğunluğu

Seçim simülasyonları

Bu beş parlamento bileşimi ya da iktidar senaryosunun sınır oy dağılımlarını araştırmak için önce her senaryoya uygun gelen çoğunluğun kritik milletvekili sayısını belirliyoruz. Ardından simülasyon modelini kullanarak bu kritik milletvekili sayısını veren makul oy dağılımının ne olabileceğini araştırıyoruz. Fazla teknik ayrıntıya girmeden simülasyonun işleyişi ile ilgili birkaç noktaya daha dikkat çekmekte yarar var.

Aynı milletvekili dağılımını veren çok sayıda oy dağılımı belirlemek mümkün. Burada nitel düzeyde değerlendirme yaptığımız için oy yüzdelerinde tam sayıları dikkate alıyoruz. Öte yandan oy dağılım yüzdeleri ile milletvekili sayıları arsındaki ilişki süreksiz ve bulanık olduğundan, sınırları dar aralıklar şeklinde tanımlıyoruz. Örneğin A1 senaryosunda 332-334 AKP milletvekili için, CHP ile MHP’nin birkaç puan farklık oy oranlarına bağlı olarak,  simülasyon AKP’nin oy oranının yüzde 45-48 aralığında olması gerektiğini söylüyor.

Simülasyonların sonuçlarını tablolar şeklinde verirken, okumayı kolaylaştırmak amacıyla yüzde 10 barajını geçemeyeceğini kabul ettiğimiz  partilerin simülasyon oy oranlarını tablolara koymadık. Ama şunu belirtmekte yarar var: AKP, CHP ve MHP’nin aldıkları oylara bağlı olarak Demokrat Parti, Genç Parti, Saadet Partisi ve diğer partiler ile bağımsızların toplam oy oranlarının yüzde 17 ile 26 arasında değiştiğini kabul ediyoruz.

İktidar seçenekleri ve ihtimal hesapları


Bana göre güvenilir araştırma şirketlerinin son haftalarda yaptıkları anketlerin sonuçları dikkate alındığımda, gerçekleşme ihtimali en yüksek oy dağılımlarını A3 ile A2 senaryoları olarak görüyorum. Başta belirttiğimi gibi +/-1 puanlık hata payını da dikkate alırsak, A3 senaryosundaki AKP oy oranı aralığı yüzde 36-41 oluyor. Bu oy aralığında AKP tek başına iktidar olsa da referandum eşiği olan 330’u bulabilmek için CHP’nin desteğine ihtiyacı olacaktır. Bu senaryoda  CHP’nin (yüzde 23-25) ve MHP’nin yüzde (14-16) oylarını önemli ölçüde arttırdıklarını kabul ettiğimizi hatırlatmak isterim. Eğer AKP yüzde 40’ı bulur, CHP ve MHP de sırasıyla yüzde 22 ve 13 civarında kalacak olurlarsa, AKP’nin sandalye sayısının 300’ü bulacağını, dolayısıyla A2 senaryosunun, yani 330 için DTP’nin anahtar olduğu senaryonun gerçekleşeceğini belirtelim.

A3’e göre belki biraz daha düşük görülse de, yüksek ihtimalli ikinci senaryo A2’dir. Yine hata payını dikkate alırsak, bu senaryonun gerçekleşmesi için AKP’nin oy oranının yüzde 40-44 arasında olması gerekiyor. Bu aralığı veren araştırmalar olduğunu biliyoruz.

A1 ve B1 senaryolarının gerçekleşme ihtimallerini düşük görüyorum. AKP’nin yüzde 45 civarında oy alacağını tahmin eden araştırma olarak sadece KONDA’nın Raymond James için yaptığı son iki araştırmayı biliyorum. KONDA’nın baraj altı partilere ve bağımsızlara yetersiz oy atfetmesi gibi bilgileri dikkate aldığımda bu senaryoya fazla şans tanımıyorum.

Azınlık hükümeti ihtimali


Aynı değerlendirmeyi B1, yani AKP’nin azınlıkta kaldığı senaryo için de yapabiliriz. Aslında AKP’nin oy oranının yüzde 34-36’da kalması uzak ihtimal olmasa da, CHP ve MHP’nin toplam oylarının yüzde 40’ı aşacağını tahmin eden güvenilir bir araştırma bugüne dek görmedim. Bu bakımdan B1 senaryosunun da muhtemel ama düşük ihtimalli bir senaryo olduğunu düşünüyorum. Eğer bu senaryo gerçekleşecek olursa, DTP destekli AKP azınlık hükümetinin yanı sıra, kimi çevrelerce arzulanan AKP-CHP koalisyonunun da, Deniz Baykal’ın açıklamalarına rağmen, gündeme gireceğini söyleyebiliriz.

B2 senaryosunun, yani CHP ile MHP’nin birlikte çoğunluğu elde etmelerinin, gerçekleşme ihtimali en düşük senaryo olduğunu düşünüyorum. Bu senaryoda AKP’nin oy oranı yüzde 31-32’ye düşerken, CHP ile MHP’nin toplam oy oranının yüzde 43’ü bulması gerekiyor.  Olabilir,ama olursa büyük sürpriz olur.

Siyasal güç dengeleri değişebilir


Okuru gereksiz yere yormamak için gerçekleşme ihtimali yüksek gözüken A3 ve A2 senaryolarının siyasal sonuçlarını değerlendirmekle yetineceğim. Her iki senaryoda da AKP’nin oy oranını az yada çok artıracak olması siyasal güç dengelerini önemli ölçüde değiştirecektir. Dört buçuk yıllık iktidarın ardından AKP’nin son derece sert siyasal ve kurumsal muhalefete rağmen oy oranını artırması, özellikle de yüzde 40’ı bulması durumunda, meşruiyet tartışmalarını hiç kuşkusuz gündemden düşürecektir. Bu koşullarda, ilk bakışta paradoksal gözükse de, AKP daha az milletvekili ile daha güçlü bir iktidar kurabilir.

Ama aynı zamanda CHP’nin oylarını artırması, keza MHP’nin büyük bir atılımla parlamentoya girmesi, AKP’yi yeni dönemde daha uzlaşmacı davranmaya zorlayacaktır. AKP’nin 300 civarında milletvekiline sahip olması durumunda (A2 senaryosu), cumhurbaşkanı seçiminin etrafında oluşan kördüğümü çözmek ve yeni bir anayasa yapmak için AKP iktidarının eli oldukça güçlenecektir. Çünkü bu durumda CHP’nin desteği arzulansa da, şart olmaktan çıkmaktadır. Gerektiğinde AKP iktidarı DTP milletvekillerinin desteğine başvurabilir. Tabi bu milletvekillerinin demokrasi ve istikrar açsından yapıcı bir tavır izleyeceğini umarak ve varsayarak bu değerlendirmeyi yapıyoruz. Önümüzdeki dönemin belki de en kritik değişkeni, DTP’nin izleyeceği siyaset olacak. 

Seyfettin Gürsel/Referans



Bu haber 214 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,549 µs