İstanbul Seçim 2007: Ne olacak?

13 Temmuz 2007 15:07 tsi
İstanbul sadece çıkaracağı milletvekili sayısı açısından dahi başat şehir. TBMM’nin yaklaşık yüzde 12’sini bu şehir belirliyor. Bunun için istisnasız tüm partiler hatta bağımsızlar için İstanbul vazgeçilmez. Sandığı anlamak ve biraz da bugünde

İlk önce seçime ilişkin olarak İstanbul’un sandığa yönelik ansiklopedik bilgilerini verelim. Şehir hem nüfusu hem de coğrafyası yüzünden 3’e bölünmüş durumda.

1.Bölge; Adalar, Beykoz, Kadıköy, Kartal, Maltepe, Pendik, Sultanbeyli, Şile, Üsküdar, Ümraniye, Tuzla’yı kapsıyor. Yani Anadolu yakası. 2.Bölge; Beşiktaş, Sarıyer, Şişli, Beyoğlu, Eminönü, Kağıthane, Eyüp, Bayrampaşa, Fatih, Gaziosmanpaşa’yı ve 3.Bölge de; Avcılar, Bağcılar, Bahçelievler, Bakırköy, Büyükçekmece, Esenler, Güngören, Küçükçekmece, Silivri’yi.

İstanbul’un çıkaracağı toplam vekil sayısı 70. Bölgelere göre dağılımı ise, 1.Bölge; 24, 2.Bölge; 21 ve 3.Bölge: 25.

3 Kasım 2002 milletvkeli seçim sonuçları bu bölgelerde şu sonuçları vermiş; 1.Bölge: AKP 14, CHP 10. 2.Bölge: AKP 13, CHP 8. 3.Bölge: AKP 16, CHP 9. İstanbul toplamı: AKP: 43, CHP: 27.

Ya şimdi ne olacak?

AKP açısından İstanbul’un ayrı bir yeri var. Başbakan Erdoğan’ın İstanbullu oluşu ve seçimlere de buradan girecek olması, ayrı bir ağırlıkt yaratıyor. Elbette kendi başına yeterli bir faktör değil bu değişken ama etki yaratacağı kesin. Keza başarılı bir Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapmış olmasının izleri de silinmiş değil.

2002 seçimlerinde bu etki açık biçimde görüldü ve AKP adaylarının çoğunluğunu Meclis’e yollamaya başardı. Tabii bu tarihin üzerinden hayli zaman ve olay geçmiş durumda.

Yine de genel izlenimler İstanbul’un Ankara’ya göndereceği milletvekililleri içinde AKP’nin hallice yer tutacağını gösteriyor. Ama bir başka gösterge bir önceki tecrübenin aynen sandıklara yansımayacağı.

Değişkenler?

İktidar partisinin bir kayba uğrayacağı açık. Ama ne kadar ve neden? Nedenler içinde standart sayılabilecek mazaretler var. Bunlardan ilki iktidarda 4.5 yıl geçirmiş herhangi bir partinin ister istemez kısmi bir erime yaşıyor olması.

Yani bir tür iktidar yorgunluğu. Bir başka nokta aslında ana muhalefet partisinin de bu şehirde sabit sayılabilecek bir oy potansiyelinin bulunması. Bu kök oylar aynı zamanda konjonktürle büyümeye elverişli.
Örneğin DSP-CHP birlemesinin İstanbul’da nasıl bir ivme yaratacağı kesin bilinmemekle birlikte sabit oylara eklenecek bir miktardan rahatlıkla bahsedilebilir.

Bir başka faktör, bu seçimlerde TBMM’ye 3. bir partinin yüksek ihtimalle girecek olması. Bu İstanbul’dan da MHP’ye oy gidecek anlamına geliyor. Peki bu oylar 2002 seçimlerinde hangi partiye bastıkları mühürü değişterecek?

Burada da kaba bir yorum yapıldığında CHP’ye nazaran-ki orada da bu nedenle kayıp olması şaşırtıcı olmayabilir-AKP’den MHP’ye gidecek oyların daha fazla olabileceği kestiriminde bulunulabilir.

Ana yemeğin üzerine dökülecek soslar ise seçim sürecini partilerin hangi performansla geçirdikleri, adayların nitelikleri, çalışmaları, seçmenin memnuniyet ve beklentileri ile gelişen olaylar belirleyecek.

Partiler ne yapabilir?

Tüm bu faktörler iktidar partisin eksi hanesine yazılıyor gibi görünse de etkisi o denli yıkıcı olmayacak gibi. Denebilir ki İstanbul hâla bir AKP şehri ve vekilliklerin önemli bir kısmını yine bu parti kazanacak.

Derinine analizlere başvurmadan gözle fark edilen en önemli unsurlardan biri AKP il teşkilatının ve adaylarının İstanbul’a tüm ağırlıklarıyla asılmaları. Bu gelişmeyi tüm şehirde görmek mümkün.

Adayları da genel olarak kamuoyu tarafından bilinen isimlerde oluşuyor ve AKP’ye has seçim stratejileri uyguluyorlar. En önemlisi bölgeler ve adaylıklar ayrı olmasına rağmen partinin tüm İstanbul’da sanki tek beyinden yönetiliyor olması.

Örneğin neredeyse haftada bir seçimle ilgili tüm birimler ve hatta adaylar bir araya gelerek, sorunları, çözümleri, yapılması gerekenleri ve kimin ne desteği ihtiyacı olduğunu görüşüyor.

CHP ise biraz da klasik yöntemleri kullanıyor. Fakat hedefi büyük (CHP bu seçimlerde İstanbul’da birinci parti olmayı ümit ediyor) ve adayları da oldukça ağırlık isimler. Yine de örneğin CHP il yönetiminin kadro “eksiği” sorun yaratıyor.

MHP geçen seçimlerin acısını çıkarmaya çalışıyor gibi. İstanbullular MHP propagandalarına çok sık rastlamıyor gibi hissetseler de, bunun nedeni partinin ağırlığını genellikle varoşlara kaydırmış olması.

Bu hal de AKP’den kaçacak bazı oyların adresini işaret ediyor. Diğer partilerin ise kamuoyu önünde büyük izler bırakacak organizasyonları olmuyor. Tabii istisnaları yok değil.

Bağımsız aday Baskın Oran’ın yüzü ve ismi sık görülüyor. Bir diğer bağımsız aday Doğan Erbaş’ın ismi üzerinde daha çok durulabilir. 2002 seçimlerinde DEHAP’ın hayli oyu çıkmıştı!

Keza barajı geçmekte oldukça zorlanacağı anlaşılan Genç Parti’nin İstanbul 2.Bölge’de hayli oy alabileceği söylenmeli. Demokrat Parti ise tanınmış adaylara sahip olması dışında ağırlık göstermiyor. Bu hem parti hem de adaylar özelinde söylenebilir.

AKP’nin zayiatı ve tahminler!

Sonuca gelirsek. 1.Bölgede MHP’nin de artık vekil çıkaracağı belitilmeli. Hem de tahminlerin biraz üzerinde. 3 veya 4 bekliyor. Bu bölgede muhtemel dağılım ise şöyle olabilir. AKP: 11, CHP: 9, MHP 4.

2.Bölge için tahmin yapmak çok daha zor. Biraz karışıklık var. AKP: 8-10, CHP: 10-8, MHP: 3 kestirilebilir. 3. ve son bölge ise AKP lehine 14’e CHP 10’luk bir hava veriyor.

Sonuç olarak İstanbul genelinde AKP: 33-35, CHP: 28-30 ve MHP: 4 tahmininde yaklaşık olarak bulunmak büyük bir öngörü istemeyebilir. Böylece AKP önceki seçimlere göre oyunu bu şehirde de artırmış olmasına rağmen, 8 vekilliğinden feragat etmiş, CHP ve MHP’de bunları paylaşmış olacak gibi.

Bu haber 1,386 defa okundu.