En Sıcak Konular

Ankara'nın yeni Suriye planı

13 Ağustos 2012 08:35 tsi
Ankara'nın yeni Suriye planı Türkiye, Suriye içinde 'güvenli bölge'yi tartışıyor.

Suriye'de artan katliamla birlikte komşu ülkelere kaçanların sayısı hızla yükselirken Türkiye ile ABD "daha kötü ihtimallere karşı somut operasyonel planlamalara" başladı. Sürekli tartışılan tampon bölge konusunda Türk yetkililer "Tüm sınır boyunca böyle bir şey mümkün değil.

Ancak her gün binlerce kişinin Türkiye'ye akın etmesi durumunda hem kendi güvenliğimizi sağlamak hem de insanî yardım maksadıyla Suriye içinde güvenli bölgeler oluşturabiliriz." diyor. Beşşar Esed güçlerinden arındırılacak bu bölgelerde uçuş yasağı sağlanacak. Yetkililer, güvenli bölgeler için BM Güvenlik Konseyi'ne de başvurabileceklerini belirtiyor. Güvenlik Konseyi'nden 'hayır' kararı çıkması durumunda bile Ankara, mülteci sayısına göre harekete geçmenin planlarını yapıyor.

Türk yetkililer, "Tehdit sadece askerî değildir. Sınırımıza yüz binlerce insanın akın etmesi durumunda kendi güvenliğimiz için Suriye içinde güvenli bölgelere başvurabiliriz. Her şey sahadaki gelişmelere bağlı." yorumu yaptı. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın İstanbul ziyaretiyle ilgili ise yetkililer şunu aktardı: "Bizim değerlendirmelerimizi alıp resmi birlikte oluşturmak istiyorlar. ABD, stratejisini Türkiye ile uyumlu hale getirmek istiyor." Yeni bir aşamaya geçildiğini vurgulayan yetkililer, "Artık ABD'nin ağırlığı daha fazla hissedilecek." diye konuştu.

Krizin en başından beri tartışılan tampon bölge seçeneğini Türkiye artık çok daha açık şekilde dillendirmeye başladı. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, önceki gün Clinton ile görüşmesinden sonra, "Mültecilerin Suriye içinde korunması gerekebilir." açıklaması yaptı. Ankara öncelikle tüm Suriye sınırı boyunca bir tampon bölge oluşturulmasına karşı. Bu seçenek daha çok "işgal" olarak değerlendiriliyor. Ankara'nın planı ise Suriye içinde savunma amaçlı güvenli bölgeler oluşturmak. Bunun için o bölgenin Esed güçlerinden arındırılması ve uçuş yasağının sağlanması gerekiyor. Muhaliflerin kontrol ettiği bölgelerde böyle bir adımın atılması daha kuvvetli bir seçenek. Böyle bir adım ancak 'Suriye'den her gün binlerce sığınmacının Türkiye'ye akın etmesi ve sınırda yüz binlerce kişinin birikmesi' durumunda hayata geçirilecek. Ankara net rakam vermekten kaçınıyor. Sahadaki gelişmelere göre karar verecek. Ankara 'çekiç güç' örneğinden yola çıkarak gelişmelere göre meseleyi BM Güvenlik Konseyi'ne taşıma hazırlığı içinde. 1991'de BMGK 688 sayılı kararında K.Irak'ta 'güvenli bölge'ye yeşil ışık yakmıştı. Rusya ve Çin'in tavrı sebebiyle BMGK'dan nasıl bir karar çıkacağı şüpheli. Ankara'nın değerlendirmesine göre yüz binlerce kişinin komşu ülkelere sığınması durumunda Rusya'nın hâlâ aynı tavrı göstermesi kolay olmayacak. Türk yetkililer, "Zaten böyle bir durumda artık Türkiye'nin güvenliği meselesi devreye girer. Yüz binlerce sığınmacı Türkiye'nin güvenliği ve istikrarı için bir tehdittir." yorumunu yaptı.

ABD'NİN AĞIRLIĞI DAHA FAZLA HİSSEDİLECEK

"ABD, Türkiye'yi yatıştırmaya geldi." yorumlarını ise Ankara şiddetle reddediyor. Buna göre Clinton, Başbakan Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Barack Obama arasında geçtiğimiz hafta gerçekleşen telefon görüşmesini takip ve detaylarını konuşmak üzere İstanbul'a geldi. Artık iki taraf da yeni bir aşamaya geçildiğini gördü. Kötü senaryolar giderek artarken iki ülke "Neler yapılabilir?" sorusuna birlikte cevap arıyor. ABD'nin Suriye konusunda Türkiye kadar ilgili olmadığı yorumlarını sessiz kalarak doğrulayan Türk yetkililer, "Ama artık ABD'nin ağırlığının hissedilmeye başlayacağının sinyallerini aldık. Bunu bir harekât olarak değil, diğer unsurları etkileme açısından algılamalı." diye konuştu. Potansiyel risk alanlarını masaya yatırdıklarını anlatan yetkililer bunları "Çatışmaların ve katliamın hız kesmeden sürmesi. Sadece Kürt değil Nusayriler gibi fiilî bölücü unsurların ortaya çıkması. Esed'in gidişini hızlandıracak faktörler." olarak sıraladı. Artık asker ve istihbarat yetkililerinin birlikte ihtimaller planlaması yapacağını kaydeden yetkililer, "Yarın bir günde 3-5 bin kişi öldürülürse ne yapacağız?" diye sordu. Yetkililer, "İki ülke de rejimin değiştiği ama devlet kurumlarının çökmediği bir Suriye istiyor." şeklinde konuştu. Türk tarafı ziyaretin özünü ise "ABD değerlendirmelerimizi aldı, stratejisini bizimle daha uyumlu hale getirmek istiyor." diye özetledi. Kasım ayında yapılacak seçimlerden dolayı ABD'nin askerî operasyona karşı olduğu iddialarıyla ilgili Türk yetkililer yorum yapmaktan kaçındı. Ancak Ankara'nın kanaati şöyle: "Elbette birçok ülke seçimden önce böyle bir adımdan uzak durmak isteyebilir. Ancak sahadaki gelişmeler kararı belirler. On binlerce kişinin katledildiği bir durum ortaya çıkar; bunların görüntüsü televizyona yansıdığında liderler ne yapacak?"

zaman

Bu haber 1,546 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,905 µs