En Sıcak Konular

Bağış: AB, Türkiye'nin diyetisyenidir

19 Temmuz 2012 17:06 tsi
Bağış: AB, Türkiye'nin diyetisyenidir Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Avrupa Birliği'nin Türkiye'nin diyetisyeni olduğunu belirterek, ''Diyetisyenin kendisinin bugünlerde biraz kilo almış olması, reçeteyi kötü yapmaz'' dedi.

Amerikan Şirketler Derneği ile Amerikan Ticaret Odası'nın Hilton Oteli'nde düzenlediği çalışma yemeğine katılan Bağış, burada yaptığı konuşmada, ABD'nin Türkiye'nin AB üyeliğine her zaman destek verdiğini belirtti.

Bağış, Türkiye'nin AB perspektifinin ABD için, gerek demokrat, gerekse cumhuriyetçi yönetimler açısından, siyaset dışı bir mesele olageldiğini ifade ederek, tarihi boyunca ABD'nin Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediğini anlattı. Bağış, ''Bunu,Türkiye'nin, ABD'nin ve batı dünyasının güvenilir bir müttefiki olarak kalması için bir emniyet ağı olarak görmüşlerdir'' dedi.

ABD'nin, Türkiye'nin AB'ye katkı yapabileceğini savunageldiğini belirten Bağış, ''AB, siyasi veya ekonomik bir proje değildir, bir barış projesidir. Üye ülkelerin tarihlerine bakarsanız, kanlı savaşlarla dolu olduğunu görürsünüz. Kıtada sürdürülebilir barışı güvenceye alan, AB projesi olmuştur. AB, o nedenle insanlık tarihinin en büyük barış projesidir. Ancak henüz sadece kıtasal bir projedir. Amerikalı müttefiklerimiz, Türkiye'nin AB'ye katılmasıyla birlikte bu kıtasal projenin küresel bir projeye dönüşeceğini anlamışlardır'' diye konuştu.

''AB projesi, Türkiye'den de, Avrupa'dan da büyük bir projedir, uluslararası bir fenomendir'' diyen Bağış, şunları kaydetti:

''Mısır'a, Libya'ya veya Tunus'a gidip, yerel halkla birlikte namaz kılabilecek bir sürü Müslüman lider var. Bu ülkelere gidip, halka demokrasinin, sekülarizmin, insan haklarının faziletlerini anlatabilecek bir sürü batılı lider de var, Başkan Obama dahil. Ancak bunların her ikisini de yapabilecek çok kimse yok. Başbakan Erdoğan ise Kahire'de 20 bin insana, Libya'da cuma namazından sonra 30 bin insana hitap edebiliyor ve onlara seküler demokrasinin önemini anlatabiliyor. İşte bu Türkiye'nin batının en doğu ucu ve doğunun en batı ucu olduğunu kanıtlıyor. Bu güzel İstanbul şehri de Asya'nın en Avrupalı şehri ve Avrupa'nın en Asyalı şehridir.''

-Türkiye'nin barışı inşa etmedeki rolü-

Türkiye'nin yüzyıllar içinde bu değerleri birleştirdiğine işaret eden Bağış, ''Türkiye barış inşa etme sürecinde çok önemli bir rol oynayabilir'' dedi.

Türkiye'nin Mısır'da Mübarek'in, Libya'da Kaddafi'nin, Suriye'de Esed'in gitmesi gerektiğini söyleyen ilk önemli Müslüman ülke olduğunu hatırlatan Bağış, kendi şehirlerini bombalayan, kendi halkını katleden hiçbir liderin yerinde kalamayacağını dile getirdi. Bağış, ''Dün Şam'da yaşanan saldırıyı hepimiz kınıyoruz. Şiddetin hiçbir türüne olumlu bakamayız. Bununla birlikte, işte bu hepimizin engellemeye çalıştığı şeydi.'' diye konuştu.

Başkan George W. Bush döneminde Suriye'nin, ABD'nin ''şer ekseni'' tabiriyle nitelediği ülkeler arasında yer aldığını, o dönemde ABD'nin Suriye'de büyükelçilik açması için bu ülkeyi ikna edenin Türkiye olduğunu hatırlatan Bağış, şöyle devam etti:

''Biz her zaman ilişki halinde kalmanın, yalıtmaktan daha iyi olduğuna inandık. Komşumuz Suriye'ye reform yapması, demokratik değerleri benimsemesi için elimizden gelen her yardımı yaptık.''

Türkiye'nin Suriye'ye önerdiği şeyleri, AB süreci içinde kendisinin de gerçekleştirdiğini anlatan Bağış, bugün Türkiye'de 24 saat yayın yapan Kürtçe televizyon varsa, azınlıklar ibadethaneler açabiliyorsa, bazı Avrupa yönetimleri Roman nüfuslarını sınır dışı etmeye çalışırken Türkiye Roman vatandaşlarını kucaklıyorsa, Atatürk'ten bu yana bir Cumhurbaşkanı ilk defa cemevine gittiyse, bütün bunların Türkiye'nin Avrupalılaştığını gösterdiğini kaydetti.

Türkiye'nin, hijyenden çevreye kadar birçok alanda yüksek standartları yakalamasının AB süreci sayesinde olduğuna işaret eden Bağış, ''AB Türkiye'nin diyetisyenidir. Diyetisyenin reçetesini uyguladığınızda fit, dinamik ve sağlıklı olursunuz. 27 ülke de AB reçetesiyle daha demokratik, daha müreffeh, daha istikrarlı, daha öz güvenli oldu. Diyetisyenin kendisinin bugünlerde biraz kilo almış olması, reçeteyi kötü yapmaz. Reçete hala elimizdekilerin en iyisi. Biz de bu reçeteyi uygulamakta kararlıyız'' dedi.

Winston Churchill'in, ''Amerikalılar her zaman doğru şeyi yapar, bütün diğer alternatifleri denedikten sonra'' sözünü de anımsatan Bağış, ''Avrupalılar da bugün bunu yapıyor. AB, Türkiye'yi eninde sonunda tam üye yapacak. Bugün ise bütün diğer alternatifleri deniyorlar. Biz de onların uzağı görme yetilerindeki bu kusura saygı göstermek zorundayız'' şeklinde konuştu.

Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinde gerçekleştirdiği reformları kendi halkının refahı ve yaşam standartlarının yükselmesi için yaptığına işaret Bağış, ''Bebek mamalarında genetiğiyle oynanmış bileşenleri yasakladığımızda, bunu Avrupalı çocuklar için yapmıyoruz, kendi çocuklarımızın sağlığı için yapıyoruz'' ifadelerini kullandı. 

Türk parlamentosunun Avrupa'daki en hızlı ve üretken parlamento olduğuna da dikkati çeken Bağış, bütün Avrupa ülkelerinden çok daha fazla reform gerçekleştirdiklerini, yapacak çok işleri olduğunu ve yaptıklarını ifade etti.

AB'ye üyelik sürecinin sonunda Türkiye'nin birliğe üye olabileceğini ama Norveç gibi üye olmamayı da tercih edebileceğini belirten Bağış, ''Ancak bugün bunu düşünmek için doğru zaman değil. Bugün süreç üzerinde yoğunlaşmalıyız. Süreç, sonuçtan çok daha önemli'' diye konuştu.

ABD'nin İstanbul Başkonsolosu Scott F. Kilner de, Türkiye'de bugün bin 200 ABD şirketinin kayıtlı olduğunu, Türkiye ile ABD arasındaki ticaretin geçen yıl yüzde 34 oranında artış göstererek, 20 milyar dolara ulaştığını söyledi.

Kilner, ''Bugün daha da kuvvetli ticari bağlar kurmak için tam zamanıdır'' dedi.

A.A.



Bu haber 858 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,169 µs