En Sıcak Konular

Bronzluk güzellik değil, deri hasarıdır

9 Temmuz 2007 16:34 tsi
Bronzluk güzellik değil, deri hasarıdır Bronzlaşarak güzel göründüğüne inanıp saatlerce güneşte kalanları uzmanlar uyarıyor; ‘’ Cildiniz ne kadar bronzsa o kadar hasar görmüş demektir’’

Son 20 yılda ozon tabakasında incelmeyle birlikte doktorların ‘2 güneşten kaçınma’yla ilgili uyarıları da arttı. Çünkü güneş ışınları, fotoyaşlanma ve cilt kanserlerinin başlıca nedeni olarak gösteriliyor. Buna rağmen cilt kanserleri de giderek artıyor. Bronzlaşmanın güzel bir görünüm sağladığına inananlar, kendilerini saatlerce güneşe teslim etseler de dermatologlara göre bronzlaşma, ‘ deri hasarı’ anlamına geliyor. Bronzlaşmanın derinin kendini koruma yöntemi olduğunu söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi’nde Dermatoloji Uzmanı Dr. Coşkun Acay, ‘’ Deri ne kadar bronz ise o kadar hasar almış demektir’’ diyor. Dr. Coşkun Acay, güneş ışınlarının zararlı etkileriyle ilgili sorularımızı yanıtladı.

Bronzlaşmakla cilt kanserleri arasındaki ilişki nedir?
  Deriye ulaşan güneş ışınlarının bir kısmı yansır, bir kısmı da deri tarafından emilir ve depolanır. Depolanan güneş ışınları akut ve kronik zararlar oluşturur.
Hem UVA hem de UVB güneş ışınları, güneş yanıkları, bronzlaşma ve deride güneş hasarı oluşturur. UVA buluttan, camdan geçebilir deri içinde daha derinlere doğru emilerek pigment artışlarına ve bronzlaşmaya, kronik güneş hasarlarına neden olmaktadır. UVB kronik zararlar oluşturabilmekle beraber daha çok güneşin akut etkilerinden sorumludur. Sonuç olarak güvenli güneş ışığı yoktur.
Şiddetli güneş yanıklarının olduğu bölgelerde yaşamın ileri dönemlerinde özellikle melanom türü cilt kanserlerinin oluşma riski yüksektir.

Ozon tabakasının incelmesiyle birlikte riskimiz daha da mı arttı?
 Güneşin zararlı etkileri, rüzgar, su, kum, kar yansımalarıyla artar. Son 20 yılda ozon tabakasının incelmesi, dünya yüzeyine ulaşan UV miktarını artırdı. Deri kanserlerinin tam oluşma mekanizması bilinmemekle beraber tüm deri kanserlerinin güneş ile ilişkili olduğu bir gerçektir. UVA ve UVB hücre içinde serbest oksijen radikalleri üreterek DNA hasarına neden olurlar. Özellikle açık tenli insanlarda güneş hasarının oranı çok yüksektir. Cilt kanserlerinin yüzde 80’i, kronik olarak güneşe maruz kalan bölgelerde görülmekte.

Kimler daha çok risk altında?
UV ışınlarının deride oluşturduğu etkiler deri tiplerine göre değişiklik gösterir. Oluşan etkiler derinin melanin miktarı ve güneşe maruz kaldıktan sonra melanin üretebilme kapasitesine göre farklılıklar gösterir. Hem akut etkiler, hem de kronik etkiler açık tenli ciltlerde daha fazla olur. Standart olarak beş tip deri vardır. Güneşte ya da solaryumda uzun süre kalmak, açık tenliler için daha risklidir.

Solaryum 26 kat daha zararlı  
Hangi yaşlarda tehlike daha büyük?
Yaşam boyu aldığınız güneş miktarının yüzde 80’ini 18 yaşımıza kadar alıyoruz. Çocukluk ve ergenlik dönemlerinde oluşan akut, ciddi güneş yanıklarının yaşamımızın ileri dönemlerinde oluşacak cilt kanserleri için önemli bir risk faktörü oluşturduğu unutulmamalı. Bu yaşlarda daha kontrolsüz şekilde ve daha çok güneş ışınlarına maruz kalıyoruz. Okul döneminde çocuklar üç ay boyunca tatil yapıyorlar. Ayrıca gençlikte güneş yanıkları pek fazla önemsenmiyor. Ama ne zaman kırışıklıklar ortaya çıkıyor, o zaman güneş ışınlarının zararları fark ediliyor.
Solaryumun daha zararlı olduğu doğru mu?
1- 1,5 metreden uygulandığından ve belli doz kısa sürede verildiği için solaryum daha zararlı. Özellikle hanımlar yaza hazırlık için sık başvuruyor. Solaryumda, suni UV lambaları kullanılıyor. Yapılan araştırmalara göre suni UV lambaları, güneş ışınlarına göre 26 kat daha zararlı ışınlar içermektedir. Solaryum da fotoyaşlanma ve deri kanseri oluşturur.
 Son çalışmalar, bir ömür boyu 30 saatin üstündeki solaryum işleminin deri kanserleri riskini iki kat artırdığını gösteriyor. Bu aslında çok kısa bir süre. Haftada bir saat solaryuma girenler var. Özellikle gençler moda olduğu için çok sık solaryuma giriyorlar. Bu ileride cilt kanserlerine yakalanma risklerini de artırıyor tabi.

Kakao yağına dikkat
Esmerleşmek için tercih edilen kakao yağı, kayısı yağı gibi maddeler, soyulmalara neden olan ciddi yanıklara ve kalıcı lekelere yol açıyor. Dr. Acay, koruyucu özelliği olmayan bu tür ürünlerin kullanılmamasını öneriyor.

Milliyet Cafe 



Bu haber 522 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,605 µs