En Sıcak Konular

Bayar: En büyük eksiğimiz motor

12 Nisan 2012 16:59 tsi
Savunma Sanayi Müsteşarı Murad Bayar, savunma sanayi alanında yabancı malzeme ve yabancı motor kullanımından yakındı.

Bayar, “En büyük eksiğimiz motor. Motor yok. Araçlara harcanan paranın yüzde 30’u motora. Motor konusunun çözülmesi lazım. Üretimini kastetmiyorum, bir motorun tasarım ve lisans haklarının bize ait olmasını kastediyorum.” dedi


Bursa Valiliği, BUSİAD ve Savunma ve Havacılık Sanayii İmalatçılar Derneği (SASAD) tarafından Bursa’da düzenlenen ‘Savunma Sanayi Buluşması’ sektörün ileri gelenlerini bir araya getirdi. Altın Ceylan Tesisleri'nde düzenlenen programa katılan konuşmacılar ve işin uzmanları yerli üretimin önemine vurgu yaptı.

Konu hakkında genel değerlendirme yapan Savunma Sanayi Müsteşarı Murad Bayar, "Savunma sanayisinde askeri ihtiyaçta belli bir ürüne ve üretime yeteneğe ihtiyaç duyduğumuzda Türkiye’ye bakmamız yeterli oluyor. Alt yapısını buluyoruz. Ne eksik olabiliyor? Askeri üretimin gerekleri var. Standartları ve kalite gerekleri var. Onun dışında temel yeteneği Türkiye’de bulabiliyoruz. Bursa’ya da bu yüzden geldik.” dedi.

SAVUNMA SANAYİİNDE ÇOK AZ KENDİ ÜRÜNÜMÜZ VAR

Türkiye’nin yabancı ürünlerle üretim yapıp parça yaptığına dikkat çeken Murad Bayar, şunları ifade etti: “Kendi özgün ürünümüz çok az. İlaçta da böyle, enerjide de böyle. Tekstilde belki bunu aştı. Ama gitmemiz gereken de bu. Kendi markalarımızı yapalım. Kendi otomobilimizi yapalım dedik. Savunma sanayinde bir miktar bazı ürün dallarında bunu atladık. Otomotivde atladık. Kara araçlarında kendi markalarımız var. Kendi lisansı ve teknolojisi olan ürünler var. Dünyaya da satılıyor. Bu nasıl mümkün oldu? Bu otomotiv sanayisi sayesinde mümkün oldu. Türkiye’deki üretim gücünün üzerinde tasarlanabildi. Türkiye’nin zırhlı araçlarını kullanıyor 50’ye yakın ülke. Bunları sizler yapıyorsunuz.”

Özellikle savunma sanayi projelerinde teknoloji çıtasının yükselmesi gerektiğine dikkat çeken Bayar, “Buradan beklentimiz ve temennimiz bu savunma sanayisinin çıktısının asgari ürün olarak gelmemesi, bu harcamanın teknoloji kaynağı olarak gelmesidir" dedi.

Eski askeri gemilerin malzemelerinin yabancı olmasına dikkat çeken Müsteşar Bayar, “5 özel sektör tersanesinde 2 milyar dolarlık projelerimiz var. En büyük eksiğimiz motor. Motor yok. Araçların yüzde 30’u oradan gidiyor. Yerli katkının yüzde 30’u buradan gidiyor. Motorun Türkiye’de çözülmesi lazım. Üretimini kastetmiyorum. Bir motorun tasarım ve lisans haklarının bize olarak ortaya çıkmasını kastediyorum. O zaman herkes kullanır” şeklinde konuştu.

Ticari havacılıkla üretim kaynakları bulmak için ciddi çalışmalar olduğunu anlatan Murad Bayar, şöyle devam etti: “Nasıl otomotivde Türkiye’ye markalar geldi, üretimlerini buraya taşıdılar. Türkiye’deki sanayi havacılıkta da yapabiliyor. 5 -10 milyar dolarlık havacılık üretimi Türkiye için mümkün. Bunu da Bursa sanayisinin otomotivden gelen tecrübeyle yapabileceğini düşünüyorum. Havacılıkta rekabet olabilir. Nitelikli iş gücü olan, kalitesi olan bir ülke bunu otomotivde gösterebiliyor. Oradaki katma değer çok daha fazla. Kendi uçağımızı yapmasak bile Türkiye’de ciddi bir havacılık sektörü oluşturulabilir.”

Bunun getirdiği teknolojik katkılar ve beslemeler olacağına dikkat çeken Savunma Sanayi Müsteşarı Bayar, sözlerini şöyle noktaladı: "Biz sizin yeteneklerinizi biliyoruz. Faydalanmak istiyoruz. En yetkin teçhizatı vermek. Yaptığımız dünya standartlarında olmak zorunda. Ötesinde olmak zorunda. Türkiye’nin içinde bulunduğu güvenlik ortamı tehditleri ve krizler belki bizi dünya ülkelerinde ilk sıralara taşıyor. 3 -5 ülke içindeyiz. Buna cevap verecek teknoloji, sanayi olacak. Savunma sanayi dar dünyasında, kapalı duvarlar içinde olamaz. Biz de savaş araçları çıkartalım. Bu savunma harcamasını askeri güç haline, sanayi ve teknoloji için itici etmen haline getirmeliyiz. Onun için Bursa’dayız. Bu sinerjiyi oluşturacağız.”

Programda konuşan Vali Şahabettin Harput, Bursa’daki büyük potansiyelin savunma sanayisinde de kullanılması gerektiğine dikkat çekti. Vali Harput, özellikle sanayi ürünlerinin büyük bir çoğunluğunun Avrupa’ya pazarlandığını kaydetti. Türk savunma sanayisinin Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yüzde 53’ünü karşıladığını ifade eden Vali Harput, “Başka ülkelere savunma sanayimizi emanet etmemeliyiz. Bunun örneğini Kardak krizinde yaşadık. Yunanistan asker çıkardı. Türkiye müdahale edecek. ABD müsaade etmedi. Biz dinlemeyelim dedik. Elimizde bomba yok. Yeterli bomba yok. Hemen Pakistan’dan şuradan buradan istedik. ABD ‘dur’ dedi. Elimiz kolumuz bağlandı. Biz bunu yaşadık. Allah’tan savaş çıkmadı. Biz ciddi bir sıkıntı yaşamaktan kurtulduk. Bursa’nın sanayi potansiyelini çok iyi değerlendirmeliyiz.” şeklinde konuştu.

TSK’NIN İHTİYACININ YÜZDE 53’ÜNÜ KARŞILIYORUZ

Programda yaptığı konuşmada Türkiye’de savunma sanayisinin sürekli artan bir eğilimi olduğunu belirten SASAD Genel Sekreteri Kaya Zengin de şunları söyledi: “Savunma sektörünün en ilginç yönü Ar-Ge’ye verdiği önemdir. Bizim sektörümüzde firmalar öz kaynaklarından yüzde 5 -6 oranında finansmanı Ar-Ge’ye ayırmakta. Bunun sonucunda sektörümüzün TSK’nın yüzde 50’sinden fazla temin etmekte. 2010 için TSK’nın ihtiyacının yüzde 50’sini karşılamayı hedeflemiştik. Bu amaca ulaşmak bizleri sevindirdi. Savunma sektöründe çok farklı alanlarda ve teknolojilerde ürünler üretiyor. Geniş yelpazemiz var. Kara araçlarında zırhlı paletli birçok aracı yapıyoruz. Ana muharebe tankı tasarlamak ve yapmak en büyük projemiz. Afrika’dan Uzak Doğu’ya kadar Türk kara araçlarını ileride görebiliriz.”

Türkiye’nin havacılıkta 1980’lerde F-16 programıyla başlayan bir çizgisinin olduğunu anlatan Kaya Zengin, “Birçok parçasını ve motorunu monte ettik. Ortak tasarım programları da yürütüyoruz. Havacılıkta bazı özgün ürünlerimiz de var. İnsansız Hava Araçları ile ilgili büyük bir aile var. Bu sektörün kendine özgü kuralları var. Çok fazla belgesi var. Standardı var. Bayağı çok fazla doküman var. İthalat ve ihracat olayları bu sektörde kendini belli etti. Bu sektör kamu tarafından desteklenen öncelik verilen bir sektördür. Planlı ve uzun vadeli bir gelişimi var” diye konuştu.

SAVUNMA SANAYİ HARCAMASI 2 TRİLYON DOLARI BULDU

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Celal Sönmez ise, dünya savunma sanayi harcamasının 2 trilyon dolar olduğunu belirterek, “Türkiye’de son 10 yılda 22 milyar dolara yakın modernizasyon yatırımının yapıldı. Savunma sanayisi cirosu 2,7 milyar doları aştı. Savunma sanayisinde 100’den fazla imalatçı, bin’e yakın küçük işletmenin var. Türkiye’nin milli savunma bütçesinin yüzde 5’inin (500 milyon dolar) Ar-Ge’ye ayırması gerekiyor” dedi.

Celal Sönmez sözlerini şöyle noktaladı: “Biz Bursa’ya sanayi başkenti diyoruz. Bursa’nın girişimci kimliği, üretim becerisi, yetişmiş insan gücü ve eşsiz lokasyonu ile savunma sanayinin yeni merkez adaylarından olabilir. Bugün savunma sanayinin merkez üssü Ankara. Ama daha hızlı büyüme için sanayi alt yapısı sağlam ve inovasyon kapasitesi yüksek bölgelerin tercih edilmesi lazım. Biz bu yüzden destek bekliyoruz.”

Ev sahibi BUSİAD Başkanı Oya Coşkunöz Yöney de konuşmasında, tekstil ve otomotivde önemli konuma sahip olan Bursa’nın savunma sanayisinde de iddialı olduğunu belirtti. Ar-Ge’ye verdikleri önemle yalın üretim ve yönetim tekniklerini uygulama açısından Bursalı sanayicilerin önemli yol aldığını ifade eden Başkan Yöney, “Savunma sanayii, ülkemiz için önemli bir kalkınma alanıdır. Savunma sanayii küresel rekabetin en önemli bileşkenlerindendir. Ülke savunmasını yakından ilgilendiren bazı konumlarda dışa bağımlılığı azaltmalıyız. Önemli olan bilgi ve teknoloji üretmek, küresel ligde söz sahibi yapacak. Araştırma geliştirme faaliyetlerinin yürütülmesi için gerekli birikime sahibiz” şeklinde konuşmasını tamamladı.

Konuşmaların ardından Vali Şahabettin Harput, Savunma Sanayi Müsteşarı Murad Bayar bir teşekkür plaketi takdim etti. İki gün sürecek program dahilinde öğleden sonraki bölümde ise ikili görüşmeler yapılacak ve Bursalı firmalar gezilecek. 

Bu haber 823 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,919 µs