'Bu kez çok ciddi'

25 Ocak 2012 16:43 tsi
Okyanus ötesinden ilginç bir analiz: Erdoğan bu sefer çok ciddi...iyibilgi özel

'Erdoğan hiçbir zaman Müslüman ülkeleri eleştirme konusunda aceleci olmamıştı. Müslüman ülkeler söz konusu olunca, eleştirilerinde ketumlaşır, bu yüzden Irak'ı eleştiriyor olması, bence bu sefer çok ciddi olduğu anlamına geliyor. [Irak Başbakanı] Maliki, Türkiye'nin Sunniler adına Şiiler'e karşı hareket ettiğini düşünebilir. Doğru veya yanlış, algı bu ve uluslararası siyasette herşey algıdır... Maliki, Sunni-Şii kamuoyunu Kürtler'e karşı ateşleyerek, Irak'ın  (Kürtler hariç geriye kalan) birliğini sağlamayı hedefleyebilir '

ABD'de yer alan Lehigh Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümü öğretim üyesi ve Türkiye uzmanı Henri Barkey, Başbakan R. T. Erdoğan'ın AK Parti grup toplantısında Irak Başbakanı Maliki'yi sert şekilde uyarmasını, bu sözlerle değerlendirmiş.

'Türkiye içişlerimize karışıyor' minvalinde şikayetleri olan Irak Başbakanı'na Erdoğan'ın yanıtı, Barkey'in söylediği kadar "ilkleri" içinde barındırıyor mu, o konuda Barkey'e katılmakta zorlanıyoruz. Keza Erdoğan'ın, Suriye Devlet Başkanı Esad'a daha sert mesajlar vermiş olduğunu biliyoruz.  Ancak kendi içinde çok önemli mesajlar barındırdığına eminiz, Maliki'ye karşı yaptığı konuşmanın. Erdoğan ne demişti, hatırlamakta fayda var:

"Irak ve Suriye’deki gelişmeler, komşu ülkeler olarak gerek Türkiye’yi, gerek İran’ı çok yakından ilgilendiriyor. Şunu burada özellikle bir kez daha tekrar etmekte fayda görüyorum. Bizim Türkiye olarak ne Suriye’de, ne Irak’ta ne de bölgenin bir başka ülkesinde herhangi bir etnik grubun ya da herhangi bir mezhebin yanında veya karşısında olmamız, onlar üzerinden hesap kurmamız asla ve asla söz konusu değildir...Irak'ın içişlerine Amerika ve diğer ülkeler Irak'a girdiği zaman bize de davet geldiğinde Meclis'te birincide ret ikinci de olumlu netice çıkmasına rağmen Irak'taki kardeşlerimiz oraya girmemizi istemedikleri için biz oraya girmedik. Aksi taktdirde Türkiye Irak'ta olacaktı. Biz girmedik çünkü biz istenmediğimiz yerde olmayız. Sayın Maliki'nin şunu bilmesi gerekir; bir mezhep kavgası içerisinde Irak'ta böyle bir çatışma sürecini başlatırsanız buna da bizim sessiz kalmamız mümkün değil...Kerbela hadisesini, yüzyıllardır akan kanı dini değerleri dikkate almıyorsa Hz Ali'nin bu sözünü dikkate almalı 'dilsiz şeytan olmaktan' Yezid'in izinden gitmekten bir an önce kurtulmalı. Ne Irak'ta ne Suriye'de gün siyasi polemiklerle zaman kazanma günü değildir. Muhasebe ve özeleştiri yapma günüdür. Biz Iraklı Başbakanı Maliki'ye gerek İranlı yetkilere bu taleplerimizi aktardık."

1- Cümleye 'gerek Türkiye, gerek İran' diye başlanıyor. Ardından Türkiye mezhep ve etnik gruplar üzerinden hesap kurmuyor, deniyor. Demek ki diğerlerinden pek emin değiliz.

2- 'Davet geldiği halde girmedik, çünkü girmemizi istemediler.' Peki yakın gelecekte, yerel halklar tarafından müdahale isteniyor gibi bir algı yaratılırsa ne olacak? Türkiye bu kez davete icabet edecek mi?

3- Maliki'nin söylediklerine cevaben başlanan konuşmanın sonunda, Erdoğan, İranlı yetkililere de talep iletiliyor. Burası önemli.

Erdoğan'ın söyledikleri, Irak'ın siyasi birliğinin korunması konusunda Türkiye'nin ne kadar ciddi olduğunu gösteriyor. Barkey'in son cümlesi ise,  Erdoğan'ın sözlerine rağmen, bölge üzerine uzun zamandır duyulmayan eski bir senaryonun tekrar raftan indirilebileceğini işaret ediyor: Kürtlerin hamisi Türkiye...

www.iyibilgi.com  özel

Bu haber 3,174 defa okundu.