Danıştay hard diskine uçur-göçür operasyonu

25 Ocak 2012 08:20 tsi
Danıştay katili Alparslan Arslan’ın keşif günü görüntülerinin silinmesiyle ilgili OYAK Güvenlik çalışanları arasındaki telefon konuşmasında silme işinin ayrıntıları ortaya çıktı.

DANIŞTAY saldırganı Alparslan Arslan’ın keşif gününe ait 14 görüntünün silinmesi ve saldırı günü kamera sisteminin kayıt dışı bırakılmasıyla ilgili soruşturmada ilginç detaylara ulaşıldı. Yapılan teknik takip sırasında OYAK Güvenlik çalışanlarının görüntülerin silinmesini konuştukları telefon görüşmeleri tespit edildi. 16 Mayıs 2006 günü Danıştay’ın güvenlik kameralarının kayıt yaptığı hard diski söken şirketin, disk üzerinde “uçurma, kaçırma, göçürme” operasyonu dinlemeye takıldı.

6 servis formu var sadece biri yok

OYAK Güvenlik tarafından Danıştay’a takılan güvenlik kameraları 26 Aralık 2005’ten 3 Mayıs 2006’ya kadar hiç arıza vermezken, 3 Mayıs ile 16 Mayıs arasında 4 defa arıza verdi. Arızalarla ilgili 5 Mayıs, 8 Mayıs, 9 Mayıs, 11 Mayıs ve 17 Mayıs’ta 6 adet servis formu düzenlendi. Ancak bunun tek istisnası 16 Ocak 2006 oldu. Bu tarihte saldırgan Arslan’ın bazı kişilerle birlikte keşif yaptığı iddia edildi.

Keşif günü rutin dışına çıkılmış

Şirket daha önce konuyla ilgili yaptığı açıklamada “bütün piyasada uygulanmakta olduğu üzere servis formu doldurulmakta ve bu forma çağrı nedeni, tespit edilen arıza, yapılan işlem ve yapılması gereken hususlar yazılarak formun altı şirketimiz ve müşteri yetkilileri tarafından imzalanmaktadır” denildi. Oysa bu rutin işlemin saldırıdan bir gün önce yerine getirilmediği anlaşıldı. 16 Mayıs’ta sadece bir teslim tesellüm formu düzenlendi. Ancak bu belgede ise arızaya ilişkin herhangi bir bilgiye yer verilmedi. Tutanakta tarih ve saat yer almadı. Daha önce sökülen cihazların yerine geçici olarak da olsa başka bir cihaz takılırken o gün bu işlem yapılmadı.

İşte o ‘göçürme’ itirafı görüşmesi

Danıştay’la ilgili görüntü kayıtlarının yer aldığı hard disklerin sökülmesi sonrasında bir çok kez “güvenli sil” işlemine tabi tutulduğu anlaşıldı. Olayın sadece bununla da sınırlı olmadığı dinleme kayıtlarına yansıdı. Teknisyen Barış Demirtaş ile Metin Almalı arasında geçen telefon görüşmesi şöyle:

B.D: Orhan Bey’in (Orhan Çoban) yanındayım şimdi... Önemli değil diyor 16 sında görüntü var mıydı?

M.A: Yoktu

B.D: Yoktu hani o komutu çalıştırsanız bile bunun... Ne zamana ait Nisan ayına ait... Sen ayın 16’sında görüntü var mıydı yok muydu onu bana...

M.A: Hı tamam oldu....

B.D: Siz ne yaptınız?

M.A: Uğraşıyoruz bizde şimdi İMAJLARI ALIYORUZ ondan sonra işte UÇURUP, BİÇİRİP, KAÇIRIP, GÖÇÜRECEĞİZ, DENEYECEĞİZ, TEST EDECEĞİZ.

B.D: Hadi bakalım ben burda şeyi inceledim hani bu komut muhtemelen ya ... arkasından geliyor yada şeyin arkasından geliyor...

Genel Sekreter ‘ver’ dedi verdim

DANIŞTAY saldırısındaki delillerin karartıldığı iddiasıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan Danıştay Bilgi İşlem Uzmanı Celalettin Yüksekkaya’nın ifadesinde çarpıcı bilgiler verdiği ortaya çıktı. Saldırı öncesine ait kamera kayıtlarını Danıştay Genel Sekreter Yardımcısı Engin Çakmak ve Bilgi İşlem Merkezi Müdürü Şahiner Eren’in talimatı üzerine OYAK şirketine teslim ettiğini anlatan Yüksekkaya, o dönem ne polisin ne de savcılığın kamera kayıtlarını istemediğini söyledi.

‘Sorumluluğun yok imzala’ dediler

Saldırı öncesinde arızalı olduğu gerekçesiyle sökülen hard diskin gerçekten arızalı olup olmadığını bilmediğini söyleyen Yüksekkaya “Bana teslim et dediler ben de teslim ettim” dedi. Yüksekkaya, sözlerini şöyle noktaladı: “Kameranın sökülmesinden ben sorumlu değilim. Sadece cihazın dışarıya tutanaksız gitmemesi için müdürümün söylemesi üzerine tutanak tuttum. Benim Ergenekon Terör Örgütü ile herhangi bir ilgim ve alakam yoktur. Ayrıca yapılan işlemlerde herhangi bir sorumluluğumun olmadığını sadece prosedür gereği imza atmam söylendi. Bu konuyla ilgili müdürüm ve amirimin şahit olarak dinlenmesini isterim.”

OYAK’ın iddiasını yalanladı

OYAK Güvenlik tarafından yapılan açıklamalarda “Danıştay saldırısının olduğu gün sökülen cihazın yerine yeni bir cihazın montajı amacıyla 17 Mayıs 2006 günü sabahı kurum binasına gelindiği, ancak saldırı nedeniyle cihazın montajının öğlenden sonra gerçekleştirilebildiği” duyurulmuştu. Yüksekkaya ise bunu yalanlayarak “Belirten tarih ve zamanda benimle kimse irtibata geçmedi. Bu konu ile ilgili bana bilgi vermedi. OYAK Güvenlik çalışanlarının sabahtan öğlene kadar benim yanıma gelmediğinden eminim. Ancak öğleden sonra gelip gelmediklerini de hatırlamıyorum” dedi.

star

Bu haber 662 defa okundu.