En Sıcak Konular

Avro krizi 1929'dan daha derin!

12 Ocak 2012 13:52 tsi
Davranışsal finans uzmanı Profesör Gülnur Muradoğlu, mevcut Avro krizinin 1929 yılındaki buhrandan daha derin olduğunu ve krizden 5 yıldan önce çıkılmasının mümkün olmadığını söyledi.

İngiltere'nin başkenti Londra'daki City Üniversitesine bağlı Cass İşletme Okulunun öğretim üyesi ve davranışsal finans uzmanı olan Profesör Gülnur Muradoğlu, AA'ya yaptığı açıklamada bu yıl Avrupa'da ve İngiltere'de resesyon olasılığının mevcut olduğunu, ancak bunun Türkiye'ye etkisinin sınırlı olacağınıifade etti.

Mevcut avro krizinin, 2008 yılında yaşanan ekonomik krizin bir parçası olduğunu belirten Muradoğlu, 2008 krizinin bazı sebeplerinin reel, bazı sebeplerinin ise davranışsal olduğunu kaydetti.

2008'deki krizin ABD'deki ipotek borçlanmasından başladığını ve tüm dünyaya yayıldığını hatırlatan Muradoğlu, şöyle konuştu:"Kriz 2008'de, ABD'den sonra ilk İngiltere'yi vurdu, oradan Avrupa'ya,oradan da gelişmekte olan ülkelere geçti. Şimdi ise bir okyanus dalgası gibi,ABD'ye doğru geri dönüyor. Şu anda krizin ikinci safhasındayız ve ikinci safhadaArap baharı da, Yunanistan'daki problem de bunun bir parçası oldu."

-"Piyasaların kendi kendini düzelteceğine inanmak doğru değil"-
Avro bölgesinde finansal sektörün daha iyi düzenlenmesi gerektiğini vurgulayan Profesör Muradoğlu, ancak bu konudaki çabaların hızlı ve kapsamlı olmadığını söyledi. Muradoğlu, Yunanistan'daki borç oranının çok yüksek olmasına karşın, "olumlu bakış eğilimi" nedeniyle bu sorunun dünya tarafından gözardı edildiğini ifade etti."Avrupa ülkelerinde iyi liderlik yapılamamasının avro krizini etkilediği"yorumlarına katılmayan Muradoğlu, "Liderlerin krizle mücadelesi tabii ki önemli. Kriz olduğunda liderler yapılması gerekenleri yaptı, bu da likiditenin temin edilmesiydi. 1929 buhranında öğrenildiki, likidite temin edilmezse kriz derin veuzun oluyor, dolayısıyla likidite temin edildi. Liderlerin geniş bakış açıları önemli. Genel bakış açısı olarak benim tehditkar bulduğum şey, piyasaların etkinolduğuna ve kendi kendini düzelteceğine iman etmiş olmak, bu doğru bir şey değil"diye konuştu.

-"Avrupa topluluğunun olması kriz için bir şans"-
Avro bölgesindeki borç krizi için önümüzdeki 2-3 yılın kritik olduğunu söyleyen Muradoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:"Avrupa topluluğunun kurulmuş olmasının, hem Yunanistan hem de AB'dekitüm ülkeler için bir şans olduğunu düşünüyorum. Yunanistan'ın avrodan atılacağını düşünmüyorum, çünkü bu çok riskli olacaktır. Eğer bir Avrupa topluluğu olmasaydı,Yunanistan'ın batışı Avrupa'da birkaç devleti batırabilirdi. Eğer Yunanistantopluluğun bir parçası olmasaydı, etkisi çok daha şiddetli ve derin olurdu.Dolayısıyla ne Avrupa'nın birlikten çıkması için Yunanistan'ı zorlayacağını, nede Yunanistan'ın birlikten çıkmaya çalışacağını düşünüyorum."İngiltere'nin avro krizinin çözümlenmesinde dışarıda durmasını olumlu bulmadığını ifade eden Gülnur Muradoğlu, "Hem İngiltere'nin avroya girmesininlehine olduğunu düşünüyorum, hem de avro bölgesindeki yasal düzenlemelerin içindeyer almasının lehine olduğunu düşünüyorum" dedi. Muradoğlu, İngiltere'deki finansal sektörün korunmasının daha iyi birdüzenlemeyle mümkün olabileceğini kaydederek, dolayısıyla Avro bölgesindeki birdüzenlemeden İngiltere'nin de fayda sağlayacağını vurguladı.

Bu yıl İngiltere'de ve Avrupa'da resesyon olasılığının mevcut olduğunu söyleyen Muradoğlu, "Bu kriz, 1929 buhranından daha derin bir kriz. Dolayısıylaböyle bir krizin 1-2 yılda geçmesini beklemek safiyane olur. Bunun için verileceksüre, minimum 5 yıl diye düşünüyorum. 5 yıldan önce bu krizden çıkılmasının kolayolmadığını düşünüyorum" dedi.

-"Alternatif pazar yaratmak önemli"-
Türkiye'nin ekonomik büyümesiyle ilgili ise Profesör Muradoğlu, "Türkiyeson 10 yılda, yakın dönemdeki ekonomik performansının tepesinde duruyor. Yüksekbir büyüme hızını sistematik olarak koruyabildi, bu çok önemli bir şey. Sabitsermaye girişlerinde çok büyük artış oldu. Türk ekonomisi en parlak dönemlerindenbirini yaşıyor" diye konuştu.

Muradoğlu, Türkiye'nin 2008'deki krizden çok fazla etkilenmediğini kaydederek, bunun nedenlerinden birinin Türk ekonomisinin Amerikan ve dünyaekonomisine çok entegre olmamasının olduğunu söyledi. Bir diğer nedenin ise,Türkiye'de, Avrupa'daki ve ABD'dekinin aksine çok sayıda hane halkının ipotekkarşılığı borçlanarak ev almadığını kaydeden Muradoğlu, "Ama Türkiye'nin hemihracatında hem ithalatında Avrupa topluluğu ülkelerinin yeri yüzde 50'nin üzerinde. Bu ülkelerdeki küçülme Türkiye'yi etkileyecek. Bu nedenle Türkiye'nin doğusundaki ülkeler ile iyi ilişkilerinin ekonomik olarak önemli olduğunu düşünüyorum. Üretim düşüşünü hafifletmek için alternatif pazar yaratmak önemli"dedi.

Türkiye'nin doğusunda bulunan ülkelerin iş hacminin, Avrupa ülkelerininiş hacmi kadar yüksek olmadığına dikkati çeken Muradoğlu, ancak Türkiye'nin buülkelerde alacağı payın, Avrupa ülkelerinde alacağı paydan daha fazla olabileceğini kaydetti. Profesör Muradoğlu, "Türkiye, önümüzdeki 2-3 yılda dünyadaki resesyondanetkilenebilir, büyüme hızı düşebilir veya küçülme olabilir.

Ama bunun Doğu'ya açılmakla birlikte bir şekilde korunaklı olacağını düşünüyorum, yani çok derin veani bir düşüş olmayacağını düşünüyorum. Düşebilir ama kontrollü bir düşüşolabilir" diye konuştu.Muradoğlu'nun uzmanı olduğu "davranışsal finans", sadece piyasa göstergeleri üzerinden finansal sektörlere bakmıyor, insanların piyasalarda nasıl davrandığını da inceliyor.Davranışsal finans, gelişmekte olan ekonomiler gibi çeşitli konularda 30'dan fazla makalesi bulunan Profesör Muradoğlu, daha önce Manchester Üniversitesi İşletme Fakültesinde lisanüstü programın başkanlığını, Bilkent Üniversitesinde ise doçent doktorluk yaptı.

ccn turk



Bu haber 630 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,850 µs