En Sıcak Konular

Yıkayıp çıkamazsın...

22 Aralık 2011 12:17 tsi
Yıkayıp çıkamazsın... Başbakan’ın medya yöneticileri ile yaptığı toplantıda 'bir gazeteci', bir diğerini şikayet etti. Başka gazeteciler isim vermeden onu eleştirdi.. Mesele uzadı gitti. Hâla da sürüyor.. Kimse demedi ki, 'gazeteci kim'?..

Konu şöyle: Başbakan medya yöneticileri ile bir toplantı yaptı bilindiği gibi. Bu toplantı sırasında bir TV yöneticisi Hasan Cemal’i biraz da ağır biçimde eleştirerek Başbakan’a şikayet etti.

Konu orada kapandı. Meğer iç kanama varmış, sonra ortaya çıktı ve Hasan Cemal, Yasemin Çongar, Fatih Altaylı ve Mehmet Ali Birand bu gazetecinin tutumunu köşelerinden eleştirdi.

İlk garabet burada. Bu etli butlu yazarların hiçbiri isim vermedi! Neden vermedi, bilinmiyor? Toplantının mahremiyeti var idi ise (!), konuyla ilgisi olmayan bir gelişmeydi bu ve isim verilmeliydi.

Öte yandan ismin patlayacağı belliydi ve ortaya çıktı da. Bu gazeteci Yiğit Bulut’tu. Tüm bu yazarlar arasındaki tartışmaya hiç kapılmadan, şimdi vakanın ne olduğuna bakmak gerekiyor.

En yalın haliyle görünen, bir gazetecinin bir başkasını Başbakan’a şikayet etmesi ise.. İlk eleştiri noktası burada kendini gösteriyor; Gazeteci, bir meslektaşını eleştiremez diye bir şey söz konusu bile olamaz.

Ancak bunun yeri ve şikayet makamı önemli. Gazeteci bunu kendi köşesinden ve meslek kurallarına uygun biçimde yapar. Şikayet mercii de "kamuoyudur".

Hatta herkesin mesleği bu olduğundan ve meslek “özgürüğe” dayandığından, muhatabın misliyle yanıt verme imkanı bulunduğundan-şart değil ama-kritiğin ağırlığı da artırılabilir.

İkinci hata, gazeteciler, siyasi ve resmi makamlara meslektaşlarını şikayet etmezler. Hatta bir çoğu, hakkı olmasına rağmen meslektaşlarını eleştirileri nedeniyle mahkemeye dahi vermez.

Hasan Cemal bir çok görüşü nedeniyle elbette eleştiriyi hakediyor olabilir ve bunların içinde gerçekten kritik edilmesi gerekenler de bulunabilir. Ama, hani tabiri caizse bu mesleğin raconu budur. Kalem kılıçtan keskindir ve kendi hesabını görür.

Öte yandan şu görüntü de meslek tarafından değerlendirilmelidir: Bir tarafta “liberal” ve kimi meselerde “orta duruş”u kaçırdığı izlenen bir grup, diğerinde siyasi iktidara yakın durmaya çalışan bir grup izlenmekte.

Ve bu o denli yaygın hale geldi ki, kimse şu soruyu artık aklına getirmiyor; 'gazetecilik’bu mu?

www.iyibilgi.com



Bu haber 1,548 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler

    3,259 µs