En Sıcak Konular

Türkiye'den Suriye'ye 9 maddelik yaptırım

30 Kasım 2011 15:47 tsi
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye'ye yaptırımları açıkladı.. Yaptırımlardaki ayrıntı, halka değil, yönetime karşı olması..

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Türkiye'nin Suriye'ye yönelik 9 maddelik yaptırım paketini açıkladı.

Davutoğlu, Dışişleri Bakanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, yaptırım paketinin maddelerini şu şekilde sıraladı:

1- Suriye'de halkıyla barışık meşru bir yönetim işbaşına gelene kadar Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi mekanizmasının askıya alınması.

2- Suriye'de temel liderlik kadrosu mensubu olup, haklarında halka karşı şiddete ve hukuk dışı yöntemlere başvurduklarına dair iddialar bulunan bazı yetkililere seyahat yasağı konulması ve bu kişilerin ülkemizdeki mal varlıklarının dondurulması. Suriye rejiminin kuvvetli destekçisi konumundaki bazı işadamlarına da benzer tedbirlerin getirilmesi.

3- Suriye ordusuna her türlü silah ve askeri malzemenin satış ve tedarikinin durdurulması.

4- Türkiye toprakları, hava sahası ve karasuları kullanılmak suretiyle üçüncü ülkelerden Suriye'ye silah ve askeri malzeme transferi yapılmasının uluslararası hukuka uygun olarak engellenmesi.

5- Suriye Merkez Bankası ile ilişkilerin durdurulması.

6- Suriye hükümetinin Türkiye'deki finansal mal varlıklarının dondurulması.

7- Suriye hükümeti ile kredi ilişkilerinin durdurulması.

8- Mevcut işlemler hariç Suriye Ticaret Bankası ile işlemlerin durdurulması.

9- Suriye'deki altyapı projelerinin finansmanı için imzalanan Eximbank kredi anlaşmasının askıya alınması."

"Hiçbir idare kendi halkına karşı giriştiği mücadeleden galip çıkamaz"

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye yönetiminin kendisine tanınan her fırsatı, son olarak Arap Ligi'nin sunduğu büyük fırsatı ve çıkış yolunu da heba ederek yolun sonuna geldiğini ve bu sonucu bizzat kendisinin hazırladığını belirterek, "Bizim ne Suriye ne de bölgemizi ilgilendiren herhangi bir meselede gizli gündemimiz olmamıştır, olmayacaktır" dedi.

Davutoğlu, Dışişleri Bakanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında Suriye'ye uygulanacak yaptırımları açıkladı.

Yaklaşık bir yıl önce Tunus'ta başlayan ve bütün bölgeyi etkisi altına alan bir değişim sürecinden geçildiğine işaret eden Davutoğlu, halkların kendi iradeleriyle başlattıkları bu hareketin sonucunda bölge ülkelerinde refah özgürlük ve demokrasi yönünde çok büyük bir toplumsal ivme oluştuğunu belirtti.

Bu doğrultuda ilk kıvılcımın ortaya çıktığı Tunus'ta geçtiğimiz günlerde son derece başarılı bir seçimin yaşandığına dikkati çeken Davutoğlu, Libya'nın daha sancılı bir dönemden geçtiğini ancak orada da Libya halkının iradesi yönünde sağlıklı bir geçiş sürecinin işlemekte olduğunu görmekten büyük mutluluk duyduklarını kaydetti.

Mısır'ın kapsamlı bir seçim sürecine girdiğini görmenin de mutluluk verici olduğunu ifade eden Davutoğlu, Fas ve Ürdün gibi ülkelerde, bazı bölge ülkelerinde de halkın demokrasi, özgürlük, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi talepleri doğrultusunda doğrudan inisiyatifler alındığını ve bu ülkelerde reform yönünde çok ciddi adımlar atıldığını söyledi.

Davutoğlu, "Böylesi yaygın bir değişim sürecinin yaşandığı bir dönemde dost ve komşu Suriye'de de halkın talepleri doğrultusunda bir değişim sürecinin yaşanmış olmasını çok isterdik, beklerdik. Bütün arzumuz Suriye'nin bu geçiş süreçlerine öncülük etmesiydi" dedi

Türkiye'nin çabaları

Türkiye'nin Suriye ile ilişkilerine son 10 yıl içinde büyüm bir yoğunluk kazandırarak en üst düzeye getirdiğini kaydeden Davutoğlu, "Suriye'nin tarihi, kaderi, geleceği, bizim tarihimiz, bizim kaderimiz, bizim geleceğimizdir. Hiçbir şekilde Türkiye, Suriye'yi ne tarih boyunca yalnız bırakmıştır, ne de şimdi yalnız bırakacaktır. En zor dönemlerde Suriye ile birlikte olmaya özen gösterdik" diye konuştu.

Suriye ile temaslarda kendi tecrübelerini paylaşarak, Suriye yönetimini günümüz dünyasının gerektirdiği reformları yapmaya hep teşvik ettiklerini belirten Davutoğlu, kurdukları Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi ile bakanlıklar arasındaki yoğun temaslar neticesinde bu reformların kapsamlı bir şekilde gerçekleştirilmesine katkıda bulunmaya çalıştıklarını vurguladı.

Sahip oldukları bütün teknik bilgi, deneyim ve donanımı paylaştıklarını dile getiren Davutoğlu, şöyle devam etti:

"İstedik ki Suriye, bizimle birlikte ekonomik kalkınmayı, refahı gerçekleştirsin ve her konuda tam bir entegrasyon ilişkisi içine girelim. Bu ümidimiz, bu amacımız, bu vizyonumuz hala sürmektedir. Ancak maalesef Suriye, Ortadoğu'da, bölgemizde akan tarihi akışı, tarihi normalleşme sürecini yanlış yorumladı. Suriye yönetimi ve ciddi bir sarmalın, bir kısır döngünün içine girdi. Bu kısır döngünün içine girilmemesi için de bu dönemde elimizden gelen her türlü çabayı sarf ettik."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la Ocak ayında Suriye'ye gittiklerini ve Suriye yönetimini reformlar için teşvik etmeye çalıştıklarını anlatan Davutoğlu, Nisan ayında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Erdoğan'ın sözlü mesajlarını iletmek üzere tekrar Suriye'ye gittiğini hatırlattı.

Suriye yönetimin hayata geçirmesi gereken reformlar konusunda da birçok teknik heyet gönderdiklerini bildiren Davutoğlu, Suriye yönetiminin reformlara yoğunlaşmaktansa şiddet politikalarını yoğunlaştırdığını ve bir oyalama taktiği içine girdiğini söyledi.

Geçtiğimiz Ağustos ayında, Ramazan ayının ilk günlerinde artan şiddet politikasına rağmen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yazılı, Başbakan Erdoğan'ın sözlü mesajlarını iletmek üzere bir kez daha Şam'a gittiklerini anımsatan Davutoğlu, o uzun görüşmede bir yol haritası üzerinde anlaşmış olmalarına rağmen maalesef ilk atılan birkaç olumlu adım sonrasında Suriye yönetiminin şehirlere yönelik askeri baskılarını artırdığını kaydetti.

Bölgede yaşanan gelişmelerin yönetenler ile halk arasındaki en derin bağın meşruiyet bağı olduğunu gösterdiğine dikkati çeken Davutoğlu, bir devletin devamlılığının yönetenler ile halk arasındaki meşruiyet ilişkisinin siyasi, vicdani, akdi açıdan devamlılığına bağlı olduğunu söyledi.

"Tek gündemimiz ortak geleceğimizi teminat altına almak"-

Bu bağın kopmasıyla Suriye'de olduğu gibi krizin kaçınılmaz hale geldiğine ve geriye dönüş olmadığına işaret eden Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Suriye yönetiminin bugüne kadar idrak edemediği de budur. Nitekim kollektif cezalandırma yöntemleri, şehirleri kuşatma altına alma, camileri bombalama, barışçıl gösteri yapanlara aşırı şiddet kullanma, Şebiha gibi silahlı çeteleri öne sürüp ardından ordu birlikleri ile kendi halkına silah doğrultup her gün onlarca insanı öldürme Suriye yönetiminin meşruiyet konusundaki idrak yoksunluğunun tezahürleridir.

Halka sıkılan her kurşunla, bombalanan her minareyle Suriye yönetimi meşruiyetini daha da kaybetmiş, sadece kendi halkıyla değil, uluslararası en zor baskılara maruz kaldığı dönemde kendisine sahip çıkan Türkiye ve Arap devletleri arasındaki mesafeyi de daha da açmıştır.

Bize göre Suriye yönetimi kendisine tanınan her fırsatı, son olarak Arap Ligi'nin sunduğu büyük fırsatı ve çıkış yolunu da heba ederek yolun sonuna gelmiş, dahası bu sonucu bizzat kendisi hazırlamıştır.

Bir hususu burada bir kez daha açıklıkla vurgulamak istiyorum. Bizim ne Suriye ne de bölgemizi ilgilendiren herhangi bir meselede gizli gündemimiz olmamıştır, olmayacaktır. Tek gündemimiz ve stratejik vizyonumuz ortak geleceğimizi teminat altına almak, bölgemizde istikrar barış, huzur ve refahı hakim kılmaktır." 

Bu haber 693 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,816 µs