Şahin: PKK'da çözülmeler başladı

27 Kasım 2011 13:27 tsi
İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, PKK'ya karşı yapılan operasyonlarda örgütün ciddi derecede kayıplar verdiğini belirterek, "Bir çözülme başladı" dedi.

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Ak Parti Ordu Milletvekilleri Mustafa Hamarat, İhsan Şener ve İl Başkanı Hüseyin Akyol ile birlikte uydudan yayın yapan yerel televizyon kanallarının canlı ortak yayınına katıldı. Bakan Şahin, Türkiye'nin son 30 yıldır sıkıntılı bir dönemden geçtiğini söyledi. Bakan Şahin, şunları söyledi:

"Ne yapmak istediği tam da belli olmayan, hele bugün hiç belli olmayan, istismar konuları tamamen elinden alınmış, gerekçeleri tamamen yok edilmiş, bir bölücü terör örgütü, Türkiye'ye karşı bölme çabalarını sürdürüyor. Buna karşı da devletin her zaman olduğu gibi, hem istihbarat bağlamında, hem de mücadele, operasyon bağlamında tedbirleri devam ediyor, eder, edecektir. Hiçbir örgüt, hiçbir bölücü terör örgütü, yıkıcı örgüt bu devleti yok etmeye, bu vatan toprağını bölmeye, bu milletin birliğine zarar vermeye güç yetiremez."

"Terör örgütünün kaybı çok yüksek, çözülme başladı"

Terörle mücadelede milletin bir beklentiye geçtiğini belirten İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, buna yönelik olarak çok ciddi çalışmalar yapıldığını söyledi. Bu çalışmaların bir bölümünün kamuoyu tarafından bilindiğini belirten Bakan Şahin, şöyle konuştu:

"Hepsinin bilinmesine gerek yoktur. Özellikle önlenen olaylar, istihbarata bağlı olarak hiç gerçekleşmeyen, benim tabirimle olmayan olaylar çok yüksektir. Bu noktada güvenlik güçlerimiz, jandarmamızın, kara kuvvetleri unsurlarımızın, polisimizin fevkalade başarılı çalışmaları olmuştur. Ama gerçekleşen hain saldırıları biliyoruz, yaşadık, yaşıyoruz. Bunlara karşılık veya bunlara karşılık olmadan da gerçekleştirilen operasyonlar bağlamında terör örgütünün kaybı ciddi derecededir. Hem ülke sınırları içinde, hemde ülke sınırları dışında. Bir çözülme başladı."

Terör örgütünün sokak hareketlerinin ülke gündeminden düştüğünü ileri süren İçişleri Bakanı Şahin, sözlerine şöyle devam etti:

"Sokak hareketleri artık bugün Türkiye'nin gündeminden düşmek üzeredir. Düşmüştür hatta. Canlanmak istese de canlanamayacaktır. Tedirginlik veren sokak hareketleri, 17 Ağustos'ta başlayan hava harekatı, 20-21 Ekim tarihlerinde başlayan kapsamlı kara harekatları ve onların dışında ülkemizin terör örgütünün bulunduğunu tespit ettiğimiz her noktada gerçekleştirilen noktasal operasyonlarla, terör örgütü değişik açılardan silahlı militanlarının etkisiz hale getirilmeleri suretiyle önemli kayıplar verdiği bir gerçektir. Ama diğer taraftan terör örgütünün çok önemli yeni dönem yapılanması olan ve adına 'Demokratik Halklar Topluluğu' dedikleri 'KCK' harfleriyle ifade edilen bir yapılanmasına yönelik gerçekleştirilen 1 Eylül 2011 tarihinden günümüze devam eden hukuki operasyonlar, adli süreç itibarıyla son derece etkili bir mücadele gerçekleştirildi ve devam ediyor."

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, bölücü terör örgütünün mücadelesinin çift boyutlu olduğunu anlatarak, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"Bir silahlı saldırı, bomba atarak, canlı bombaları şehirlere göndererek, Hakkari'de Depin polis noktasına 20 kilo patlayıcı maddeyi katırın sırtına bağlayıp göndermek suretiyle, değişik şekillerde silahlı, bombalı, roketli saldırıları var. Ama bir başka çok önemli boyutu var; Psikolojik, propaganda, kara propaganda boyutu. Bölücü terör örgütünü farklı, hatta bazen masum, mağdur, haklı gösterme çabaları var. Avrupa'dan ve başka ülkelerden, uluslararası kuruluşlardan destek bulan bir çaba. Maalesef bilerek- bilmeyerek, farkında olarak, olmayarak, ülkemizde de bir takım siyasetçiler, bazen basın mensupları, bazen fikir adamları veya bunların oluşturduğu sivil toplum kuruluşları tarafından da destek verilerek yürütülen bir psikolojik harekat var. Şimdi biz harekatın bugüne kadar hep silahlı boyutuna baktık. Silahlı boyutunu çok önemsedik. Bir yerde olay varsa tamam, kan akıtılmışsa, şehit vermişsek, hep onun üzerine yoğunlaştık. Ama diğer taraftan da bu olay veya bu olaya bir şekilde destek verenler, ona ikmal yapanlar, ona kaynak oluşturanlar makul ve masum gösterilmeye, hatta mağdur gösterilmeye çalışıldı. Daha ileri bir adım. Terör örgütüyle mücadeleyi yürütmesi gereken, görevi bu olan, kişisel duyguları düşünceleri bir tarafa, İçişleri Bakanı olarak bu benim görevim. Hükümet'in bu görevi. Vatandaşın güvenliğini sağlamak, bu ülkenin birliğini, bu vatanın bölünmezliğini sağlamak bizim görevimiz, sorumluluğumuz."

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, hakkında çıkan haberlere de değinirken, çok sevdiği Bektaşi babaları, dedeleri olduğunu söyledi. Bakan Şahin, "Hani onlara bir latife olarak takılınır. Sarhoşken namaza yaklaşmayın ayetinin tercümesini bir bölümünü alıp, bir bölümünü almadığınız zaman pekala namazdan kendinizi arındırabilirsiniz. Orada olduğu gibi hani Bektaşi babaya yakıştırılan o söylemde, nüktede olduğu gibi benim 10 cümlelik açıklamamın 9'unu bir tarafa bırakıp, 10'ncu cümlede 3 tane kelimeyi alıp bundan ne demek istedi, bundan şunu demek istedi, işte siyasete yeni birisi geliyor. Siyasette yeni bir söylem tarzı başladı, siyasette yeni bir bilinmeyen ama yeni tanıdığımız kimlik ortaya çıktı gibi değerlendirmeler terörle, terör yapısının psikolojik harekat boyutunun ikinci bölümünden gerçekleşen yakıştırmalardır, gerçekleşen atışmalardır ve çok gülünçtür, çok gariptir. Yani cevap vermeyi gerektirmeyecek kadar basittir" diye konuştu.

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, hukukun üstünlüğü, demokrasi ilkeleri ve adalet anlayışı içinde, iyi, ülkesine bağlı insanlarla bu memlekete karşı bu millete karşı suç işleyeni birbirinden ayırt ederek devam edeceklerini anlatırken, "Çukurca'da 30 kilometre ötede operasyonlar devam ederken bir gazeteci arkadaşımızın tespitidir bu; Çukurca merkezinde kahveler, dükkanlar açıktır, halk işinde gücündedir. Güvenlik güçlerimiz, yargı makamlarımız artık şuçluyla suçsuzu, şüpheliden delile değil, delilden şüpheliye giderek çağdaş bir şekilde, vicdani bir şekilde millet adına ayırt ederek bu mücadaleyi yürütüyor. Bu yeni mücadale döneminin en önemli özelliklerinden birisi de budur. Bu da milletimiz tarafından farkedilmiştir. Özellikle Hakkari'den Şırnak'a, Diyarbakır'dan Batman'a, Van'dan Bitlis'e Siirt'e uzanan çizgide, Mersin'e, İstanbul'a, Muğla'ya uzanan çizgide vatandaşımız onu birebir görmektedir ve terör örgütü adına onun legal uzantısı gibi gözüken siyasi parti geçtiğimiz Cumartesi günü Diyarbakır'da bu son KCK operasyonlarını kınamak üzere veya ona tepki göstermek üzere yapmak istediği mitingi Diyarbakır'da yapamamıştır. Hava muhalefeti dolayısıyla yapmamıştır görünürde odur ama başka muhalefetler vardır, başka uyanışlar vardır" şeklinde konuştu.

cnnturk


Bu haber 833 defa okundu.