En Sıcak Konular

Merkez Bankası'ndan enflasyon açıklaması

25 Kasım 2011 10:10 tsi
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, ''Yıllıklandırılmış kredi büyüme eğilimi geçen yıl sonunda bulunduğu yüzde 50'nin üzerindeki seviyelerden, bugün itibariyle yüzde 10'a yakın seviyelere inmiş bulunmaktadır. Mevcut küresel konjonktürde ülkemizi dış ş

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, ''Memnuniyetle belirtmek isterim ki aşırı hızlı kredi genişlemesi sorununa yönelik olarak aldığımız tedbirler amacına ulaşmıştır. yıllıklandırılmış kredi büyüme eğilimi, geçen yıl sonunda bulunduğu yüzde 50'nin üzerindeki seviyelerden bugün itibariyle yüzde 10'a yakın seviyelere inmiş bulunmaktadır. Mevcut küresel konjonktürde ülkemizi dış şoklara karşı koruyacak en önemli ve önümüzdeki dönemde de sürdürülmesi gereken gelişme budur'' dedi. Başçı, Merkez Bankası'nın düzenlediği ''Finansal İstikrarın, Enflasyon Hedeflemesine Dahil Edilmesi'' konferansında yaptığı konuşmada, gelişmekte olduğu ülkelerin pek çoğunda olduğu gibi Türkiye'de de kısa vadeli sermaye akımlarındaki oynaklığın makro finansal riskleri nasıl artırabildiğine hep beraber şahit olduklarını ifade etti.

Başçı, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Örneğin 2010 yılının son çeyreğinden itibaren bol ve düşük maliyetli yurt dışı finansmanın etkisiyle ortaya çıkan aşırı hızlı kredi genişlemesi bu risklere bir örnek olarak ele alınabilir. Türkiye'de söz konusu riskleri sınırlamak amacıyla politika faizine ilave olarak 2 araç daha kullanmaya başladık. Bu araçlar faiz koridoru ve zorunlu karşılıklardır. Memnuniyetle belirtmek isterim ki aşırı hızlı kredi genişlemesi sorununa yönelik olarak aldığımız tedbirler amacına ulaşmıştır. Yıllıklandırılmış kredi büyüme eğilimi, geçen yıl sonunda bulunduğu yüzde 50'nin üzerindeki seviyelerden, bugün itibariyle yüzde 10'a yakın seviyelere inmiş bulunmaktadır. Mevcut küresel konjonktürde ülkemizi dış şoklara karşı koruyacak en önemli ve önümüzdeki dönemde de sürdürülmesi gereken gelişme budur.''

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, hem enflasyona hem de dış dengeye ilişkin risklerin geçici kalabilmesinin kredilerin ulaştığı makul seviyelerde büyümeye devam etmesi sayesinde mümkün olacağını bildirdi.

Başçı, Merkez Bankası'nın düzenlediği ''Finansal İstikrarın, Enflasyon Hedeflemesine Dahil Edilmesi'' konferansında yaptığı konuşmada, konferansın temel amacının; yakın zamanda merkez bankalarının finansal istikrara verdiği önem ile bunun para politikalarına yansımalarını değerlendirmek olduğunu ifade ederek, ülke deneyimlerinden çıkardıkları en önemli dersin; merkez bankalarının para politikasını oluştururken finansal istikrarı göz ardı etmesinin iktisadi ve sosyal açıdan büyük maliyetlere yol açtığı gerçeği olduğunu vurguladı.

Başçı, G-20, IMF ve BIS gibi uluslararası platformlarda da güçlü destek bulan bu tespitin, para politikası uygulamasına yönelik birçok yeni soruyu ortaya çıkardığı gibi, aynı zamanda akademik yazın açısından da yeni bir araştırma gündemini beraberinde getirdiğini söyledi.

Konferansta yer alan oturumların birbiriyle ilişkili iki ana tema etrafında düzenlendiğini, birinci temanın, bankacılık sistemi ve finansal piyasalarla parasal aktarım mekanizmasının arasındaki ilişkinin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunacak çalışmalara odaklandığını bildiren Başçı, zorunlu karşılıklar, sermaye yeterlilik oranları, kredi/değer oranları, likidite düzenlemeleri ve vergiler gibi makro-ihtiyati politika araçlarının aktarım kanallarının birinci temanın başlıca unsurları olarak öne çıktığını kaydetti.

Başçı, ikinci ana temanın ise finansal istikrarın para politikasına nasıl dahil edileceğini irdelediğini, bu konudaki pratik uygulamaları özellikle konferansın ikinci günündeki panelde gelişmekte olan ülkelerin merkez bankası başkan ve başkan yardımcıları tarafından sunulacak olan ülke deneyimleri sayesinde daha yakından öğrenme fırsatı bulacaklarını anlattı.

Küresel finans krizi sonrasında ortaya çıkan dinamiklerin, merkez bankaları açısından finansal istikrar konusunda artan sorumlulukları da beraberinde getirdiğini belirten Başçı, Türkiye'de 2001 yılında yeniden düzenlenen Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu ile Merkez Bankası'nın, fiyat istikrarı temel amacına ilave olarak finansal sistemde istikrarı sağlayıcı tedbirleri almakla görevlendirildiğini hatırlattı.

-''Geleneksel olmayan'' para politikası uygulamaları...- Erdem Başçı, ''Benzer şekilde bugünlerde dünya örneklerine baktığımızda finansal istikrarın merkez bankalarının görev alanlarına eklenmekte olduğuna şahit oluyoruz. Bunun başlıca örnekleri olarak AB tarafından kurulan ve sekretaryası Avrupa Merkez Bankası tarafından yürütülen Avrupa Sistemik Risk Kurulu'nu, İngiltere Merkez Bankası'nda oluşturulan Finansal Politika Komitesi'ni ve ABD Merkez Bankası bünyesinde kurulan Finansal İstikrar Politika ve Araştırma Ofisi'ni verebiliriz. Ayrıca, enflasyon hedeflemesi uygulayan Brezilya, Çek Cumhuriyeti, Güney Afrika, Sırbistan gibi diğer ülkelerde de merkez bankaları finansal istikrara katkıda bulunmakla görevlendirilmiş bulunuyor'' diye konuştu.

2008-2009 yıllarında yaşanan küresel finans krizi sonrasında gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının krizi kontrol altına alabilmek amacıyla ''geleneksel olmayan'' para politikası uygulamalarına yöneldiğini ifade eden Başçı, başta ABD, İngiltere ve AB olmak üzere gelişmiş ülkelerdeki birçok merkez bankasının menkul kıymet satın almak suretiyle likiditeyi artırarak bilançolarını önemli ölçüde büyütme yoluna gittiğini gözlediklerini söyledi. Başçı, gelişmiş ülkelerdeki miktarsal genişleme politikalarının gelişmekte olan ülkeler üzerinde önemli yansımaları olduğunu ifade etti.

Başçı, konuşmasını, ''Hem enflasyona hem de dış dengeye ilişkin risklerin geçici kalabilmesi, kredilerin ulaştığı makul seviyelerde büyümeye devam etmesi sayesinde mümkün olacaktır'' şeklinde tamamladı.



Bu haber 548 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,081 µs