En Sıcak Konular

TBMM'de BDP'nin medya önerisine ret

16 Kasım 2011 21:06 tsi
TBMM Genel Kurulunda, BDP'nin ''medyada ayırımcı yaklaşım ve dil'' konusundaki araştırma önergesi reddedilirken iki kadın vekile yapılan barışın çağırısı sonuçsuz kaldı.

Öneri üzerine söz alan BDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata, medyanın kullandığı dilin toplumda bazı yansımaları olduğunu, bunun özellikle Van depremi sonrasında açığa çıktığını söyledi. Kullanılan bu dilden tüm kesimlerin rahatsız olduğunu belirten Ata, siyasilerin bu konuyu ele alması gerektiğini belirtti

Şiddet konusuna değinen Ata, konuşmasında, ''Bu savaş uzadıkça kirlenecek. Bizler sorunun siyaset ile çözümünün tarafındayız. Savaşın tam ortasındayız. Şimdi çocuklar savaşın ortasında büyümesin diye mücadele ediyoruz'' dedi.AK Partimilletvekilleri, Ata'nın, terörle mücadeleyi ''savaş'' olarak değerlendirmesine tepki gösterdi.

Ata, ayrıca, Genel Kurulun dünkü birleşiminde çıkan tartışmalar sırasında AK Parti Grup Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı'nın, ''fiili saldırıda'' bulunduğunu, bu tavrı doğru bulmadığını söyledi.

-Birbirlerinden özür dilemelerini istedi-

Bunun üzerine söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Bahçekapılı, şunları söyledi:

''Dün burada bazı gergin anlar oldu. Sözlü şiddet yaşadık. Sayın Elitaş, BDP sıralarına giderek bu olayı önlemek anlamında bazı müdahalelerde bulundu. Ancak buna karşılık kendisine fiili müdahaleye hazırlık anlamında hücum oldu. Ben de oraya gittim. İtişme kakışma oldu. Ben de yerime geldim. Bu sırada Pervin Buldan bana hakaret etti ve bana 'terbiyesiz' dedi. Şiddete karşıyız. BDP milletvekilleri de karşı ama lütfen samimi olsunlar. Nedenini bilmeden, bir kadın milletvekilinin gencecik bir memura, bir delikanlıya tokat atması kadın şiddeti olmuyor, benim burada müdahalem kadın şiddeti oluyor.''

BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan ise Bahçekapılı'nın dün yaşananlarla ilgili gerçekleri saptırmaya çalıştığını iddia etti. Buldan, ''Bizim grubumuzun önünde istenmeyen olay yaşandı. Sayın Tuncel araya girerek, erkek vekillerin yerlerine oturması gerektiğini söyledi. Sayın Bahçekapılı, Sayın Tuncel'i elinizle iteklediniz. Yaptığınız hareket yanlıştı. Ona karşı fiili hareket gerçekleştirdiniz. Ben de sizin yanınıza geldim ve 'özür dileyin' diyecektim ki elimi ittiniz ve aynı saldırıyı bana da yaptınız. Sonra size 'terbiyesiz' dedim. Sizden özür bekliyorum. Özür dilemediğiniz sürece sizinle ilişkilerimi askıya alacağım ve sizinle konuşmayacağım. Siyaset yapan bütün kadınlardan özür dileyin' diye konuştu.

Tartışmalar üzerine TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu, her iki grup başkanvekilinin de birbirlerinden özür dilemeleri için ısrar etti. Buna rağmen, Bahçekapılı ve Buldan özür dilemeyince, Mumcu, ''Öyle anlaşılıyor ki karşılıklı özür dilemekten kaçınıyorsunuz' dedi.

-''(Savaş) tabiri doğru değil''-

AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner, terörü meşrulaştırıcı argümanların siyasetin diline taşınamayacağını ifade etti. Herkesin teröre karşı durması gerektiğine işaret eden Metiner, ''Terör eylemselliklerini mahkum etmek lazım. 'Savaş' tabirini kullanmak doğru değil. Savaş, iki düşman arasında yapılır. Ortada bir çatışma vardır. Bu da çözülemeyecek sorun değildir' diye konuştu.

Türkiye'de artık etnik kimlik üzerinden bir anlayış olmadığını belirten Metiner, ''Kürt kardeşlerimizin haklı demokratik, kültürel talepleri vardır. Birbirimizi ikna ederek sorunları çözebiliriz. Etnik fayları harekete geçirerek bu sorun çözülmez. Türkiye'nin geçmişte inkar, asimilasyon, ret politikalarının ortaya çıkardığı bazı sorunlar vardı. AK Parti iktidarı, bunları tarihe uğurladı'' açıklamasında bulundu.

BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkcü de Meclisin, medyayı yapıcı bir role davet etmesi ve ''nefret'' söylemlerini gözlem altına alması gerektiğini söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisi gibi düşünmeyenler için ''zerdüşt'', İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in de ''dinsizler'' ifadesini kullandığını iddia eden Kürkçü, ''Siz zerdüştlerin, dinsizlerin Başbakanı, İçişleri Bakanı değil misiniz?'' diye sordu.

-''Tehdit edildim''-

AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar da söz alarak, bir televizyon kanalında yaptığı açıklamaya ilk tepkinin bölücü terör örgütünün kanalı olan Roj Tv'den gösterildiğini söyledi. Söz konusu televizyonun konuyu dakikalarca haber yaptığını ve kendisini terör örgütü PKK üzerinden tehdit etiğini anlatan Tayyar, şöyle devam etti:

''Asıl öfkenin bu konuşmamdan değil, piyasaya yeni çıkan PKK ve Ergenekon'un kan kardeşliğini anlatan son kitabımdan kaynaklandığının farkındayım. Hiç önemli değil. Hayatım boyunca çetelere pabuç bırakmadım. Bunlara da bırakmam. Allah'ın verdiği canı ancak Allah alır.

Asıl üzüldüğüm nokta, bir milletvekilinin, PKK'nın bu tehdidini Meclis kürsüsünde dile getirmesidir. Bu zat, 'Haddini bilmeyen milletvekillerine haddini bildiririz' diyor. İşte buradayım, hadi gelin haddimi bildirin.''

Tayyar, konuşmasından sonra ''Kürt Ergenekonu'' adlı kitabını imzalayarak, kendisinden sonra kürsüye gelen BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık'a verdi.

Sakık ise kendilerinin derinlikten değil, şeffaf alanlardan geldiklerini söyledi. Tayyar'ın ekranlardan kendilerini tehdit ettiğini ileri süren Sakık, ''Dediniz ki 'Yaşlı babamı da tehdit ettiler.' Kim ki senin yaşlı babanı tehdit ediyorsa, alçaktır. Ama yalanla, dalaverelerle siyaset olmaz. Gelin hakikatleri araştırma komisyonu kuralım. Adres Kandil'e mi gider, size mi gelir, Ulucanlar'a mı gider, Silivri'ye mi gider? Nereye giderse gitsin, gelin bu komisyonu kuralım'' diye konuştu. Konuşmalardan sonra yapılan oylamada, BDP'nin grup önerisi kabul edilmedi.

-MHP'nin grup önerisi-

MHP'nin grup önerisi üzerindeki konuşmalar üzerine bir açıklama yapan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, konuşmacılardan birinin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''Van depreminde başarısız olduk'' dediğini belirterek, bunun gerçeği yansıtmadığını söyledi.

Yılmaz, 71 binin üzerinde çadır dağıtıldığını, buna konteyner, Mevlana evleri, genel amaçlı çadırların dahil olmadığını bildirdi..

Bir konuşmacının, adeta acıları yarıştırırcasına ''Somali'ye bunu yaptınız da Van'a bunu yaptınız...'' şeklindeki açıklamasının da doğru olmadığını belirten Yılmaz, ''Acılar, mağduriyetler yarıştırılmaz. Gaye her mağdura el uzatabilmektir. Mağdurun kimliği de sorulmaz. İster Haiti, ister Somali'de, ister ülkemizde olsun, her kimin ihtiyacı varsa, yardım etmemiz insanlık görevimiz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne de bu yakışır'' diye konuştu.

Konuşmaların ardından yapılan oylamada MHP'nin grup önerisi kabul edilmedi.

aa


Bu haber 926 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,174 µs