Bağış: Yargıya bir tek elaman alamadık

4 Kasım 2011 19:24 tsi
AB Bakanı Egemen Bağış, 9 yıldır iktidarda olduklarını, ancak bu 9 yılın ilk 8 yılında yargıya bir tek elaman alamadıklarını belirterek, ''Asıl sorun yargının yavaş işliyor olmasıdır." dedi.

Çekmeköy Belediyesini ziyaret eden Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, sivil toplum kuruluşları ve AK Parti teşkilatlarıyla bir araya geldi.                                 

Toplantıda konuşan Bağış, Ankara'ya hapsolup, millete arkasını dönenlerden olmadıklarını belirterek, ''halka hizmet hakka hizmet'' anlayışıyla hareket eden, milletin makus talihini değiştiren bir hareketin mensupları olmaktan gurur duyduklarını söyledi.

Bağış, AK Parti'nin 14 Ağustos 2001'de Türkiye'de umutların tükendiği, ülkenin üzerinde kara bulutların dolaştığı bir donemde yeni bir umut, yeni bir değişim heyecanı olarak kurulduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

''Ardından 1 yıl sonra, 3 Kasım 2002'de milletimizin muazzam desteğiyle AK Parti hayat buldu. 3 genel seçim, 2 yerel seçim, 2 referandumdan alnımızın akıyla çıktık. Bu ülkeyi çok ağır çok derin bir kriz içinde devraldık, 7,5 yılda ilkleri yaşattık, rekorlarla tanıştırdık. Olmaz denilenleri, yapılamaz denilenleri bir bir hayata geçirdik. 9 yıl önce bizim ortaya koyduğumuz hedeflere 'Hayal' diyorlardı, ama şimdi 'Hayaldi gerçek oldu' diyoruz. Biz de bir söz vardır. 'Allah devlete zeval vermesin' diye. İşte Allah bu devlete zeval vermesin anlayışındaki bu milleti, bir zamanlar 'Allah devlet kapısına düşürmesin'  noktasına getirmişlerdi. Allah'a hamd olsun ki milletimiz şimdi tekrar 'Allah devlete zeval vermesin' diyor.''

Egemen Bağış, Türkiye'nin, Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomisine yakışacak hedefleri olduğunu belirterek, ''Türkiye'nin, dünyada mazlumların sesi olan, sessiz yığınların çığlığına kulak veren bir ülkeye yakışacak hedefleri var. Artık uluslararası sahnenin en arka sıralarında kaybolmuş bir Türkiye değil, o sahnenin en ön sırasında oturan, oyun kurucu bir Türkiye var'' diye konuştu

PKK'ya karşı tek yürek olunması gerektiğini ifade eden Bağış, ''Kürt kardeşlerimizin demokratik ve kültürel haklarını tabii ki hep beraber düşüneceğiz, ama bu ülkede demokratik hakları kısıtlananlar, sadece Kürt kardeşlerimiz değil. Bu ülkenin Alevi, Hristiyan, Musevi, Roman vatandaşları, kadınları, işçileri ve son yargı kararlarıyla gördük ki çocuklarının da demokratik, hukuki haklarını hep beraber korumamız lazım'' dedi.  

Bakan Bağış, 13 yaşındaki bir kız çocuğunun yaşadığı drama karşı, statükonun son kalesi konumundaki yargının içine düştüğü durumun herkesi düşündürmesi gerektiğini vurgulayarak, ''9 yıldır iktidardayız, bu 9 yılın ilk 8 yılında yargıya bir tek elaman alamadık. Hukuk fakültelerinden mezun gençlerimizden birini savcı, hakim olarak atayamadık. Açılan her imtihanı iptal ettiler. Şimdi Türkiye'de tutukluluk sorunlarını tartışıyorlar. Asıl sorun, yargının yavaş işliyor olmasıdır. Onun için bu kadar adalet sarayına yatırım yapıyoruz. Yeni hakim ve savcılarımızın göreve gelip iş yükünü azaltması lazım'' şeklinde konuştu.

-Almanya ziyareti-

Almanya'ya yabancı işçi olarak giden gurbetçilerin şimdi başları dik bir şekilde Almanya'nın itici gücü haline geldiklerini, ziyareti sırasında bizzat görme imkanı bulduğunu dile getiren Bağış, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Birileri, bir zamanlar, 'İşçi istemiştik, insan gönderdiler' demişti. Ama şimdi o işçiler, gittikleri ülkenin en önemli zenginlikleri olarak öne çıkıyor. Yurt dışında başarı hikayeleri yazıyor. Biz artık entegrasyon konuşmuyoruz. Artık katılım eşitliği diyoruz. Artık fırsat eşitliği diyoruz. Almanya'da bir kez daha Başbakan'ımızın dik duruşunu gördük. Özellikle terör konusundaki haklı duruşumuzu, Başbakan'ımız net bir şekilde dile getirdi. Geçtiğimiz günlerde Avrupa'da yaşayan gurbetçilerimiz, haklı serzenişlerini Avrupa meydanlarında dile getirdiler ve şehitlerimizin temsili tabutları önünde gayet net bir mesaj verdiler.''

-Yunanistan'daki kriz-

Papandreu'ya ve Yunanistan'a bakınca, milletçe ''dejavu'' dendiğini ifade eden Bağış, Papandreu'nun Merkel ile olan fotoğrafının ve ekonomik kriz koşullarının, CHP'nin temsil ettiği zihniyetin yönettiği Türkiye'yi hatırlattığını söyledi.

Bağış, Avrupalıların, ''Şimdi keşke Yunanistan yerine Türkiye üye olsaydı'' serzenişlerini duyar gibi olduklarını belirterek, avronun ve AB'nin geleceğinin Türkiye'nin üyeliğinden geçtiğini söyledi.

AB ülkelerinin şu anda yüzde 8 olan bankacılık sermaye yeterlilik oranını, 30 Haziran 2012'ye kadar yüzde 9'a çıkarmaya karar verdiklerini vurgulayan Bağış, ''Sadece bunun için ayıracakları kaynak, 102,6 milyar avro. Oysa Türk bankalarının, sermaye yeterlilik oranı şu anda bile yüzde 16,6 seviyesinde. AB için açık adres Uzakdoğu değil, Yakındoğu'dur. Ellerine dürbün alıp uzaklarda çare arayacaklarına, hemen yanı başlarındaki Türkiye'ye baksınlar. Adres Türkiye, çare Türkiye'' diye konuştu.

aa






Bu haber 744 defa okundu.