'Güvenlik-özgürlük dengesinde taviz yok'

1 Kasım 2011 12:47 tsi
"Selahattin Eyyubi'nin gerçek torunları artık haksızlığa karşı kahramanca tavır alıyorlar."

Başbakan Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Van depreminde yaşananlara değindi ve yardımseverlere teşekkür etti.

Erdoğan, yardım sırasında ülkenin çeşitli yerlerinden Van'a yardım gönderen bazı isimleri saydı ve onlara ismen selam gönderdi.

Erdoğan, Silivri'de 5 bin lirasını battaniyede unutan yardımsevere ve o 5 bin lirayı geri iade eden depremzedeye de teşekkür etti.

"SELAHADDİN'İN TORUNLARI"

PKK'nın saldırılarına ve son dönemlerde yaşananlara değinen Erdoğan, "Selahaddin'in torunları, Selahaddin'e yaraşır bir şekilde bu kanlı katliama artık dur duyor. Benim adıma öldürme diyor" dedi.

Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları:

Van'ı yeniden inşa edicek bir projeye imza atacağız. Depremde hayatını kaybedenlere başsağlığı diliyor ve yaralılara acil şifalar diliyorum.

Van depremi ile ilgili yardımlarını esirgemeyen ülke başkanlarına, sivil toplum kuruluşlarına, parti liderlerine, AFAD'a, Kızılay'a teşekkürlerimi iletiyorum.

Yayın kuruluşlarına, Van'le deprem yardımlaşmasına destek olan vatandaşlarımıza teşekkürlerimi iletiyorum.

Van'da meydana gelen depremden sonra yardım eden tüm vatandaşlara Başbakan Erdoğan ülkem adına teşekkür ediyorum..

Her tyürlü nifak girişimi Van’da enkazın altında kalmıştır. Bu milletin hamuru sevgiyle karılmıştır. Bu millet kardeşlikle dostlukla kenetlenmiştir. Birliğimiz ve bütünlüğümüz 1 günde değil bin günde oluşmadı.

"DEPREM İÇİN DEĞİL TERÖRİSTLER İÇİN YAS İLAN EDİYORLAR"

Deprem için yas ilan etmiyorlar öldürülen teröristler için yas ilan ediyorlar. Bunların sahte cuma imamları da sahte para operasyonunda gözaltına alınıyor. Bunların amacı deprem sonrası nasıl bir rant elde ederiz derdindeler. Azra Bebek'in kurtulmasıyla büyük bir mutluluk yaşarken bunlar Van kırsalında askere pusu kuracak kadar izandan yoksunlar. Bayram alışverişine çıkan kardeşimiz çocuklarını korumak için canlı bombanın üzerine kapaklanıyor. Bir annenin üç çocuğunun gözleri önünde havaya uçması ne demektir. Herkesin can kurtarma derdinde olduğu bir saatte can almak nasıl bir zihniyettir. Hatice kardeşimizin 16 yaşındaki çocuğunu ağır yaralayanların evine de taziyeye gidecekler mi?

İnsani değerlere barışa kastediyorlar. Terör örgütünün bu cinayetlerine ses vermesi tepki vermesi gerekmez mi? Herkes takındığı tavırla asaletini ortaya koyar. Ama bunlar bunu yapamazlar. Çünkü bunlar sipariş üzerine geldiler, emir komuta ile geldiler. Kalkıp da bu dediğim ifadeleri ortaya koyamazlar. Selahattin Eyyubi'nin gerçek torunları artık haksızlığa karşı kahramanca tavır alıyorlar.

"TERÖRE KARŞI NE GEREKİYORSA YAPILIYOR"

Teröre karşı çok kararlı bir mücadele veriyoruz. terörle mücadele adına ne yapılması gerekiyorsa onu yapıyoruz. Bunu yaparlken demokrasi ve özgürlükten asla taviz vermiyoruz. Terör ile bölge halkını birbirinden ayırıyor büyük bir dikkat içerisindeyiz. Güvenlik güçlerimizin bu hassasiyeti bölgede büyük bir taktir görüyor. Terör örgütü her türlü tahriki sergiliyor ama güvenlik güçlerimiz şehadete koşarak kararlı bir şekilde mücadele ediyor.

"ESKİYE DÖNÜŞ OLMAYACAK"

Eskiye dönüş kesinlikle sözkonusu olmayacak. Verilen mücadelenin sadece terör örgütünü herdef aldığını bugun herkes daha iyi anlıyor. Demokrasi ve hukuku zaafiyete düşürmeden mücadelemizi sürdürüyoruz.

IRKÇI İFADELERE KINAMA

Deprem sonrası ortaya atılan ırkçı görüş ve ifadeleri şiddetle reddediyor ve kınıyoruz.Biz önceki hafta medya temsilcileri ile bir toplantı yaptık. Ana muhalefet buna sansür girişimi dedi. Bunların dünyadan haberi yok. Propoganda terörün oksijenidir. Medya hiç farkına varmadan terörün sözcülüğünü yapabiliyor dedik. başka ülkelerdeki tecrübeleri anlattık. Atılan manşetlerin ülkenin doğusuyla batısını karşıya getirebileceğini söyledik. Gelin Azra Bebek'i görelim. Bisiklet için biriktirdiği parayı gönderen Trabzonlu Muhammed'i görelim.

Benim milletim yüzde 50 ile Ak Parti dedi. Kendisini kucaklayanı görüyor. Ve bunu yeri geldiğinde de taktir ediyor. Ben buradan sağduyulu açıklamalar yapan ve toplumu dayanışmaya çağıran tüm genel başkan ve STK'lara buradan teşekkür ediyorum.

'EDEP SINIRLARINI ZORLAYAN MEKTUP'

CHP Genel Başkanı bir mektup gönderdi. 'Sayın Başkan' diye başlayan, 'Saygılarımla' biten mektup. Ama diğer bölümlerinde edep ve haya sınırlarını zorlayan ifadeler var. Kayseri ve Elazığ'la ilgili iddialar... Malzemesiz kaldıkça o iddialara sarılıyor. Belgelerle, delillerle iddaların yalan olduğunu ispat ettik. Konu yargıda

Sen Kayseri'yi bırak da 'Yamyamları doyuramıyoruz' diyen kendi belediye başkanının ifadelerine bak. Böyle bir genel başkanın CHP'ye yakışıp yakışmadığı CHP'nin bileceği iş. Zorla güzellik olmuyor. 'Başkan' demekle başkan olunmuyor. Kongreden çıkmakla da lider olunmuyor. Ben biraz daha teferruatlı mektupla cevabı veriyorum, bugün-yarın kendisine ulaşacak. O yine devam ettirecek, çünkü sermaye yok."

ALMANYA'YA GİDİYOR

Bir dizi ziyaret kapsamında Almanya'ya gidiyorum.

50 yıl acıyla hasretle işçilerimiz Almanya'da büyük fedakarlıklar gösterdi. Göçün 50. yılı münasebetiyle düzenlenen etkinlik kapsamında iki gün sürecek bir sempozyum düzenlenecek. Yarın da organize edilen bir etkinlikte sayın Merkel'le bir görüşme gerçekleştireceğiz. Gelişmiş 20 ülkenin katılımıyla gerçekleşen G-20 toplantısı Fransa'nın Cannes şehrinde gerçekleşiyor. Türkiye olarak deneyimlerimizi katılımcılara aktarma imkanına sahip olacağız.

UNESCO Filistin'i üye kabul etti. Bundan sonraki oylamalarda yine bu kabulle gerçekleşir ve Filistin'i görmeye arzu ettiğimiz yerlerde görürürz. Dün bir hak teslim edildi aslında. Filistin UNESCO'da saygın bir üye olarak yerini aldı. Yeni sürecin Filistin'e hayırlı olmasını diliyorum.

TBMM'nin oldukça yoğun gündemi var. Çevre ülkelerde de gelişmeler yaşanıyor. Tunus seçimini yaptı ve yeni dönem koalisyon hükümeti kurulacak. Bu süreçte koalisyon hükümetine başarılar diliyoruz.

Bu arada Mısır'da gelişmeler devam ediyor. Seçime hazırlanıyor. Ay sonunda Mısır'da seçimler yapılacak. Libya'da da bir süreç devam ediyor. Kaddafi'nin ölümüyle birlikte UGK yeni bir hükümetin kurulması için çalışmalarını dürdürüyor. Libya Libyalılarındır anlayışıyla hareket edilmesini savunuyoruz. Bu beklentimizi zaten söylemiştik.

En üzücüsü Suriye'dir. Ne yazık ki kötü bir süreci yaşıyoruz. Zulme dayalı bir süreci yaşıyoruz. Az da olsa bu sürece destek verenleri görüyoruz. Bir kişinin öldürülmesi tüm insanın öldürülmesi gibidir. Yüzlerce insanı şehit eden bir iktidar var. Artık bu iktidar halkın iktiradına dayalı bir iktidar değildir. Elindeki silahla halkını sindirmeye çalışan bir iktidar. 9 yıl önce başlayan dostluğumuz Suriye tarafından bilinmedi. 40 yıl olağanüstü hal ilan eden iktira sormazlar mı ne zaman demokrasiye geçeceksin. Ve bunları bizzat ben şahsım yaşadı. Biz sorduk bize hiç bir cevap veremediler. Ben inanıyorum ki Suriye halkı da o şanlı direnişinin neticesini alacaktır. Gerçek anlamda demokrasi kendisini Suriye'de de gösterecektir.

Bu haber 915 defa okundu.