En Sıcak Konular

Kaddafi anlamadı, Esad da anlamıyor!

26 Ekim 2011 11:03 tsi
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, “Başbakanımız bugün Esad’a ne söylüyorsa Kaddafi’ye söylüyordu. Ama korkarım Suriye’de de benzer bir süreç yaşanıyor” dedi.

Dışileri  Bakanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, devrik Libya lideri Muammer Kaddafi’nin kanlı bir linç sonucu yaşama veda etmesini üzüntüyle karşıladığını ve yaşanılan olayı etik bulmadığını söyledi.

Türkiye’nin bölgesinde çok önemli dış gelişmelere sahne olduğu bir dönemde Sırbistan’ın başkenti Belgrad’a gerçekleştirdiği kısa “nokta ziyaret” sırasında görüşme fırsatı bulduğumuz Davutoğlu ile geniş bir “dış gündem” turu yapma fırsatını bulduk. Davutoğlu’nun kamuoyunun da yakından takip ettiği dış gelişmelere yorumları şöyle...

Kaddafi anlamadı, Esad da...

- Başbakanımız Suriye lideri Beşşar Esad’a ne söylüyorsa, olayların yaşandığı dönemde Kaddafi’ye de aynı şeyleri söyledi. O’nu olayların kontrolden çıkmasından sonra yaşanabilecekler konusunda uyardık ve bilgilendirdik. Bizi son dönemlerinde çok üzdü. Ama linçe çok üzüldüm. O görüntüler vicdanımızı rahatsız etti, etik olarak doğru değil.

- Libya tarzı bir çatışmanın Suriye’de yaşanmaması için çok çalıştık bugüne kadar. Başbakanımız Esad’a Kaddafi’ye ne söylediyse onları söyledi. Seçime git, bırak memleketin geleceği hakkında halk karar versin dedi. Ama maalesef Kaddafi gibi Esad da dinlemiyor. Esad’ın süreci yönetme kabiliyetinin kalmadığını görüyoruz. Meşruiyetini halktan almayan liderlerin akıbeti iyi olmuyor. Arap dünyasına bakıyoruz, siyasi gücü kaybettiğinde yaşayan yok!..Ya hapse giriyorlar ya mezara...

Gilad Şalit’i yaşamda tuttuk

- Filistinli mahkumlar ile takas olayı yaşanılan İsrailli asker Gilat Şalit ile ilgili gelişme benim ofisimde başladı. 2006’da esir düştüğünde İsrail büyükelçisi akşam 11’de bana geldi. Askerlerinin öldürülebileceğini, kurtarmamızı istedi. Yaşadığını teyid etmelerini ve asla öldürmemelerini istedim. Hayatta kalacağı teyidi saat 2 civarında geldi.

İsrail kimleri araya koymuyor ki

- İsrail ile ilişkilerimiz önemsizdir demiyorum ama yaşadığımız sorun gündemin gerisine inmiştir. Birinci maddemiz terör ile mücadele ve bu çerçevede Irak ve İran’la ilişkilerimizin geleceğidir. İsrail ilişkileri düzeltmek için kimleri araya koymuyor ki...

Akdeniz’de risk de alır ‘hard power’ kullanırız

- Evet, Türkiye soft power’ı ile öne çıkacaktır ama bu konudaki gücünüzü sergilemek için gerektiğinde hard power’ı da kullanacağınızı göstermeniz gerekir. Doğu Akdeniz’de risk alırız. Doğu Akdeniz ile ilgili açıklamamızdan sonra bölgede bir tek konuyu gösterdik: Dediğimizi yapabilecek donanma gücüne sahibiz. Bunu herkes gördü. Bu, İsrail dahil orada kimseyle savaşmamız anlamına gelmiyor ama gücünüzü, kararlılığınızı göstermeniz gerekiyor.

- Türkiye PKK ile mücadelesinde hiçbir zaman bu kadar uluslararası destek görmedi. Barzani ve İranlı meslektaşım Ankara’ya geldiler destek için. Obama’nın mesajı terörle mücadelede işbirliği için çok kuvvetli yapı taşıyor. Sınır ötesi harekatımız destek görüyor. Bunun nedeni kararlı demokratikleşme sürecimizdir. Bir demokrasi ülkesi olarak demokrasiyle birlikte teröre karşı mücadele eden tek ülkeyiz.

- İran ile şu anda terörle mücadele konusunda çok uyumlu bir dönem yaşıyoruz. Bunun içinde istihbarat alış verişi de bulunmaktadır. Aynı şekilde Amerikan yönetimi ile gerçek zamanlı istihbarat konusunda ortak çalışma sürüyor. Suriye’nin ise yaşadığı olaylar nedeniyle Türkiye ile doğrudan çatışma çıkaracak bu tür bir strateji içinde olabileceğini düşünmüyoruz.

AB’de Türkiye şaşkınlığı

- Avrupa Birliği Türkiye konusunda hazırlıklı olmadığı bir gelişme yaşıyor. Onlar bizim sürekli talepkar olacağımızı ve bir çıpa ile bizi kendilerine bağlayacaklarını hesap ediyorlardı. Bu çıpa Türkiye pazarını ekonomik olarak AB’nin içinde tutmayı ve tam üyeliği zamana yaymayı öngörüyordu.

Ama Türkiye ekonomik olarak beklenmedik ölçüde güçlendi, dış politikada AB’yi aşan bir dinamizm yakaladı ve demokrasimizi onlara bağlı olmadan geliştirebildiğimizi gösterdik. Hep, Türkiye’nin Avrupa’ya ihtiyaç duyacağı düşünülüyordu. Şimdi Avrupa’nın Türkiye’ye ihtiyacının daha fazla olduğu anlaşıldı. Avrupalılar şimdi Türkiye’yi nereye oturtacağız sorusuna cevap arıyorlar. Türkiye tek başına da yola devam edebileceğini gösterdi. Bu beklenmiyordu.

Ardan Zentürk / Star



Bu haber 666 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,992 µs