TÜSİAD'ın derin demokrasi kaygısı!

8 Haziran 2007 10:31 tsi
TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu’nu topladı… Kurul’da konuşma yapan Mustafa Koç “Türkiye’nin Batı’dan koparılmaya çalışıldığını” söyledi. TÜSİAD Başkanı Yalçındağ bu girişime "sinsi plan" dedi. Türkiye’nin AB

TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu toplandı. Açılış konuşmasını Mustafa Koç’un yaptığı toplantıda konuşma yapan Başkan Arzuhan Doğan Yalçındağ, Türkiye’nin Cumhurbaşkanını seçemediğini, yeni konjonktürde benzer bir süreçle karşılaşmak istemediklerini belirtti. Yalçındağ iktidarın uzlaşmacı, muhalefetin ise yapıcı olması gerektiğini belirten Yalçındağ, “arabanın düz yolda şaşırtıldığını”, dört yıldır sürdürülen istikrarın son bir ayda zarar gördüğünü belirtti. Yalçındağ seçimlerin kutuplaşma üzerine kurulmaması gerektiğini, partilerden yapıcı olmalarını beklediklerini belirtti.

Yalçındağ’ın istikrar vurgusunu Mustafa Koç da paylaşıyor. Koç, Yalçındağ’dan önce yaptığı konuşmada Türkiye’de kimi siyasi partilerin ülkeyi batıdan uzaklaştırmaya çalıştığını söyledi. Koç yaptığı açıklamada Türkiye’yi batıdan uzaklaştırmaya çalışan kesimlerin batının yerine halka hangi projeyi sunacaklarını açıklamalarını istedi. Son günlerde AB ile ilişkilerde sıkıntı olduğunu, ancak yapılan kimi açıklamaların Türkiye’yi AB’den koparmaya yönelik olduğunu belirten Koç, AB’ye katılımın Türkiye’nin öncelikli stratejisi olduğunu belirtti. Yalçındağ ise Türkiye’nin AB hedefinden saptırılması çalışmalarını “sinsi plan” olarak niteledi.

İyibilgi’nin danıştığı uzmanlar TÜSİAD’ın, Türkiye’nin AB’den uzaklaşmasından rahatsızlık duyduğunu belirtiyor. Koç ve Yalçındağ’ın Türkiye’nin AB rotasından çıkmasını isteyenlerin “içe kapanmacı, devletçi, kabuğuna çekilmek isteyen” kesimler olduğunu vurgulaması TÜSİAD’ın mesajının hükümete yönelik olmadığını ortaya koyuyor.

Son dönemde yapılan mitinglerde ön plana çıkan “Ne ABD ne AB tam bağımsız Türkiye” şeklindeki sloganların TÜSİAD’ı rahatsız ettiği belirtiliyor. Özellikle CHP, MHP gibi partilerin AB karşıtı söylemi de TÜSİAD’ın rahatsızlığını arttırıyor.

Öte yandan Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt’ın da sık sık AB’ye vurgu yapması ve AB’nin terörü dolaylı olarak desteklediğini ifade etmesi hafızalardaki tazeliğini koruyor. Dün gece Genelkurmay sitesinden yapılan açıklamada “Her fırsatta, yurt içinde ve yurt dışında barış, özgürlük ve demokrasi gibi insanlığın yüksek değerlerini, terör örgütüne paravan olarak kullanan kişi ve kuruluşların, bu olayların gerçek yüzlerini görme zamanı artık gelmiştir” denmişti. 

 

---

 

Mustafa Koç'un konuşmalarından kesitler:

Geçtiğimiz birkaç ay içinde ülkede tartışılan konulara ve sergilenen yaklaşımlara baktığımızda, Türkiye’yi hedefleri doğrultusunda daha ileriye götürecek bir dinamiğin ışıklarını görmekte zorlanıyoruz. Siyaset sahnemizde adeta bir “akıl tutulması” ile karşı karşıyayız.

AB’ne tam üyelik idealine de işte bu nedenle dört elle sarıldık. Oysa bugün bakıyoruz ki, birtakım siyasi partiler, kimi kuruluşlar ve kesimler, Türkiye’yi batı dünyasından koparmayı bir siyasi alternatif olarak ülkenin önüne koymak için büyük bir çaba harcıyorlar.

Türkiye’de iktidarda kim olursa olsun, ülkenin yüzünün batıya dönük olmasını temin etmek, AB ile tam üyelik sürecinin gereklerini yerine getirmek, piyasa ekonomisinin tüm kurum ve kurallarıyla egemen olduğu, laik-demokratik, dışa açık bir Türkiye için çalışmak zorundadır.

Türkiye’yi küresel gelişimin dışına çekmeye, yeniden içine kapalı devletçi bir çizgiye oturtmaya, yüzünü batıdan başka yönlere çevirmeye çalışmak onu yalnızlaştırmak ve geri kalmaya mahkûm etmekle eş değerdir.

www.iyibilgi.com

Bu haber 536 defa okundu.