En Sıcak Konular

Sollu sağlı birlik kıyamet koparmaz!

0 0 0000 00:00 tsi
Sollu sağlı birlik kıyamet koparmaz! Solda ve sağda birlik arayışları hızlandı. Rahşan Ecevit, Demirel ile görüştü, yarın ise Baykal ile görüşecek. Ünlü bir stratejist ise uyarıyor: ‘Bu arayışların başarı şansı zayıf. Ağustos’un sonunu bekleyin. Yeni aday o zaman çıkacak!’ iyibilgi siyas

Sol-Sağ koalisyonu!

Türkiye’de bir birlik arayışıdır sürüp gidiyor. Aynı anlayışı Türkiye’nin diğer ‘bölünme ile sonuçlanabilecek’ meselelerinde gösteremeyen solda başlayan birlik arayışı önce sağa sıçradı, sonra her iki kesim de bir diğerini kapsayacak şekilde birlik anlayışını genişletti. Başka bir deyişle, önce sol kulisleri kaynamaya başladı. Ardından da sağ… Şimdi sol ve sağ kulisler, aynı çatı altında toplantı yapıyor.

Solda Baykal’ın liderliği kesin gibi

Solda birlik hareketini başlatan siyasetçi SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın’dı. Karayalçın, İtalyan solundan aldığı ilham ile ‘zeytin dalı’ projesini öne sürdü. Kendi deyimiyle Türk solunun buluşmaya, birleşmeye ihtiyacı vardı. Türk siyasetinin sol bir muhalefet ve iktidara ihtiyacı olduğunu ileri süren Karayalçın, Türk siyasetinin istikrara kavuşabilmesi için zeytin dalı projesinde liderliği bir başkasına devredebileceğini, fakat kendi liderliğinde solun kesinlikle iktidar olacağını belirtiyordu. (bkz. İlgili bilgi) .

Elbette ki Karayalçın, Baykal faktörünü unutmuştu. Solda birliği sağlayabilmek için CHP’nin mutlak surette projenin içinde olması gerekiyordu. Fakat proje sahipleri, yola çıkış amaçlarının Baykal’ın başarısız politikalarına bir alternatif teşkil ettiğini belirtiyordu. Dolayısıyla Baykal, istenmiyordu. Fakat Karayalçın ve kendisini destekleyen Büyükerşen ile Zeki Sezer, Baykal’sız zeytin dalı projesinin CHP’siz bir girişim olacağının ve bunun da başarısızlık manasına geleceğini kavradılar. Biraz da Demirel’in baskısı ile artık Baykal’ın solda liderliği üzerinde uzlaşıldı gibi. Zira ne Karayalçın, ne de Sezer, Baykal’ın liderliğine karşı çıkmayacaklarını ima ettiler.

Peki, Rahşan Ecevit’in bu haftaki performansı nereye düşüyor? Rahşan Hanım bugün Demirel, yarın ise Baykal ile görüşecek. Amaç yeni bir milli cephe oluşturmak. Bu kavramsallaştırma, Türkiye’nin sonuçlarını pahalı ödediği 1970’lerdeki cepheleşmeyi andırıyor. Rahşan Hanım’ın Baykal ile görüşmesinden farklı bir sonuç çıkması pek muhtemel değil. Zira Baykal, CHP’deki liderliğini pek de kaptırma heveslisi değil. Partisi içindeki muhaliflere yaklaşımı ortadayken bunu beklemek anlamsızlık olur.

Sağda durum biraz karışık

Sol kendisine artık bir lider bulmuş gibi. Peki ya sağ? Demirel mi, yeniden siyasete atılacağını açıklayan Yılmaz mı, Ağar mı, Mumcu mu? Sağda durum biraz daha karışık. Zira solun durumu daha zor. Yani sol biraz birleşmek durumunda. Özellikle aldıkları oy dikkate alındığında, Karayalçın ve Zeki Sezer’in CHP gibi büyük bir çatının altına girmekten başka şansı yok gibi. Yoksa bir dönem daha meclis dışında beklemek zorunda kalacaklar.

Sağda ise kimi partilerin zaten meclise gireceği tahmin ediliyor. Örneğin Mehmet Ağar’ın DYP’si yapılan son anketlere göre, kıl payı da olsa meclise giriyor. Yani Ağar başka bir parti ile birleşme yoluna gitmeyebilir. Zira kendisi sağda birlik arayışları ile ilgili bugün yaptığı açıklamada, ‘Bizim ittifak kuracağımız kesim milletin ta kendisidir’ diyerek, bu taraklarda bezi olmadığını güçlü bir şekilde açıklamış oldu.

Ağar’ın ince siyaseti

Açıkçası Ağar çok ince bir siyaset yürütüyor. Danıştay saldırısı sonrasında ortaya konmaya çalışılan ‘laik-gerici’ ayrımına, konuşmaları ile geçit vermemeye çalışan Ağar, son dönemde ‘eski siyasiler’ tarafından gündeme sokulmaya çalışılan, sağda birlik arayışlarına da pirim vermiyor. Bunun sebebi gayet basit. Ağar, toplum nezdinde itibar kaybetmiş kimseler ile birlikteymiş görüntüsü vermek istemiyor. ‘Başörtülüler S. Arabistan’a’ çıkışının sahibi Demirel ile birlikteymiş gibi gözükerek, toplumun kendisinden soğumasına izin vermiyor. Ağar’ın bu ince siyaseti, 3 Kasım 2002 seçimleri öncesi sağ siyasetçilerin düştüğü hatadan ders aldığının bir göstergesi. Sağ siyasiler hangi hataya düştü denirse, eski ANAP’lı Bakan Yaşar Okuyan’ın, Mesut Yılmaz’a dönük eleştirisini hatırlamakta fayda var. Okuyan, Yılmaz’a politikalarından vazgeçmesi gerektiğini, ‘Muhafazakâr kesim bize oy vermezse meclise nasıl gireceğiz’ sorusu ile hatırlatmıştı.

Yılmaz AB üzerinden vuracak!

Evet, sağda durum biraz karışık. Zira 3 Kasım’da adeta siyaseten tokat yemiş ve Türkiye’de nadir görünen bir siyasi olgunluk ile politikaya veda etmiş eski Başbakan Mesut Yılmaz, seçim sonrası gösterdiği olgun tavrın tersi bir şekilde tekrar siyasete döneceğini açıkladı. Yılmaz, yaptığı açıklamada, Mumcu’yu işaret ederek, kimsenin yerinde gözü olmadığını, yeni bir oluşum için harekete geçtiğini belirtti. Mumcu ise kendisine hodri meydan dedi. Kulislerde, Yılmaz için Ankara’da ev arandığı bile söylenenler arasında. Hatta Yılmaz ilk siyasi muhalif çıkışını, Demirel’in ‘Başörtülüler S. Arabistan’a’ gafını yaptığı, HaberTurk televizyonundaki Basın Kulübü programında ortaya koydu. Bu programda konuştuklarıyla Yılmaz’ın muhalefetini ne şekilde yürüteceği de belli oldu. Yılmaz programda, hükümeti AB politikaları yüzünden eleştirdi.

Koordinatör Süleyman

Tüm bu arayışlarda neredeyse koordinasyon görevini üstlenen kişi Süleyman Demirel. Demirel uzun zamandır sol ve sağ arasında mekik dokuyor. Hükümete tek başına muhalefet ediyor. İsteği oluşturulacak bir birlik ile hükümetin seçimlerde düşük oy alması ya da tavsiye olması.

Başarı şansı yok denecek kadar az

Peki, tüm bu arayışlar, istenilen sonucun elde edilmesinde tarafları başarıya ulaştırabilecek mi? Görünen o ki, sağ ve solda birlik arayışları şimdilik hükümeti zor duruma düşürecek cinsten değil. Sol partilerin oy oranlarına bakalım. CHP ne kadar oy alıyor? SHP ve DSP’nin oyları katıldığında oyları ne kadar olacak? Sol partilerin ‘bu kavgalı ortamda’ pek bir şanslarının olmadığı açık. Birleşmeleri halinde meclise elbet girebilirler, fakat hepsinin oyu %15’i geçmeyecek.

Peki, ya sağ partiler? MHP’nin Demirel’in başını çektiği bir oluşumda yerinin olmayacağı açık. MHP barajı zorluyor. DYP’nin Ağar başkanlığında bu tür bir yapılanmaya sıcak bakmadığını ise belirtmiştik. DYP ise barajı geçiyor. ANAP Genel Başkanı Erkan Mumcu da bu tür yaklaşımlardan uzak duracağını zaten ima etmişti.

Geriye ne kalıyor? Süleyman Demirel! Demirel’in oy oranı kaç? Daha doğrusu seçime girecek mi? Girmeyecekse sağı birleştirmeye mi çalışıyor? Başaramıyor! O zaman Demirel sağ ve solu birleştirmeye çalışıyor! Gelin bu ihtimal üzerinde duralım. Sağ ve sol, yani CHP, DYP ve diğerleri birleşebilir mi? Ağar ve Mumcu, oy kazanacaklarını değil, oy kaybedeceklerini bildikleri için bundan uzak durular. Ağar ve Mumcu’nun seçmen kitlesinin önemli bir kısmını, Deniz Baykal’ın yanlışlıkla da olsa siyasi hatalar ile dışladığı kesim olduğunu biliyoruz. Sağ seçmenler sorun: Deniz Baykal hakkında ne düşünüyorlar? Acaba DYP seçmeni, Baykal ile birlikte seçime gidecek Ağar’a nasıl bakar? Bunların hepsi düşünülmesi gereken sorular…

Yeni bir isim, hem de entelektüel

Tüm işaretler yeni oluşum çabaları hakkında başarısızlığı işaret ediyor. Nitekim geçtiğimiz gün konuşma fırsatı bulduğum, hepinizin yakından tanıdığı, fakat kapalı devre olduğu için ismini açıklayamayacağım ünlü bir stratejist, tüm bu arayışların komik olduğunu vurguladı. Ona göre bu arayışların sonuç vermesi mümkün değil. Fakat aynı stratejist, Ağustos ayı sonrasına dikkat çekiyor ve ekliyor: ‘Yepyeni birisi çıkacak ve entelektüel olacak!’ İlginç değil mi?

iyibilgi haber merkezi

Bu haber 302 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,021 µs