En Sıcak Konular

Wall Street: Protestodan siyasete

5 Ekim 2011 11:16 tsi
Wall Street, yerden göğe kadar hak ettiği türde bir öfkeye nihayet mazhar olurken demokratik yollardan seçilmiş yetkililer, sistemin ziyadesiyle ihtiyaç duyduğu neviden ciddi reformları kucaklamaktan hâlâ ışık yılı uzakta.

Robert Kuttner *

Seçilmiş liderler 2008 mali çöküşü gibi bir utancı büyük oranda görmezden geldiğinde, halkın protestoları er ya da geç boşluğu doldurur.

Wall Street protestoları cesaret verici fakat 1920’lerden beri finans seçkinlerinin sıradan Amerikalılara yönelik giriştiği bu en vahim talana çare bulmak konusunda, bildik demokrasi mekanizmasının topyekün başarısızlığının da göstergesi.

Üç yıldır “Nerede bu öfke?” diye soruyorduk. Bir süre Çay Partisi, o öfkenin üzerine kondu –milyarderlerin finanse ettiği, hükümete saldıran bu sahte popülizm, Amerikalıların Wall Street tarafından temsil edilmeyen yüzde 99’una hiçbir şey vermedi. Şimdi nihayet asıl haydutları hedef alan gerçek protestolara tanık oluyoruz.

‘Obama bizi yanılttı’

Occupywallst.org’un yaratıcılığı, diğer kentlere yayılması, internet üzerinden örgütlenmeyi sahadaki protestolarla harmanlaması ilham verici.

Hafta sonu 700’den fazla insanın gözaltına alındığı New York’taki protestolar, bilhassa polis barışçı protesto koreografisini eline yüzüne bulaştırmayı ve göstericileri kasten tuzaklara sürüklemeyi sürdürdüğü takdirde, muhtemelen daha fazla eylemciyi çekecek. Fakat er ya da geç protestoların siyasete tahvil olması gerekecek.

Ve Tanrı bilir, Ocak 2009’da demokratik siyasetle gerçekleştirmemiz gereken buluşmayı kaçırdık. Büyük bir değişim umudu saçan yeni seçilmiş bir başkanın eşlik ettiği siyaset, krizin o ilk aşamasında bizi yanılttı.

ABD Başkanı Barack Obama, çöküşe ve akabinde büyük bir resesyona sebep olan mali modelde köklü değişikliklere direnen Wall Street dostu bir ekip kurdu.

2010’daki Dodd-Frank Yasası, ilericilerin gösterdiği kahramanca çabalara rağmen, mali spekülasyonu sıradan bankacılıktan ayırmaya yetmedi. Müşteriyi gözeten önlemlerin büyük çoğunluğu, Merkez Bankası’nın itirazı üzerine nispeten alt düzey yasa koyucular tarafından ilave edildi.

Yasanın kuvvetli maddeleri endüstrideki lobi faaliyeti, Cumhuriyetçilerin taş koyması ve Tim Geithner’ın Hazine Bakanlığı’nın sıkı düzenlemeye heves göstermemesi sonucunda ciddi biçimde budandı.

Süregiden resesyonun temeli, 2009 ilkbaharında bankaların köklü biçimde reformdan geçirilmesi konusundaki başarısızlıkta bulunabilir. Bugün faiz oranları rekor bir düşüş içinde, fakat Wall Street bankaları parayı hâlâ birleşme anlaşmalarından, karmaşık menkul kıymete dönüştürmelerden ve kendi hesapları üzerinden yaptıkları alım satımlardan kazanırken, yerel bankalar güvenilir müşteriler dışında kimseye kredi açamayacak kadar ağır travma geçiriyor.

Öte yandan ekonomiyi çökerten sistematik usulsüzlüklerden dolayı kimse hapiste değil, müşteriler bankaların kendi kayıplarını karşılama hayalleriyle koyduğu yeni ödemelerle kazıklanıyor. Ve mortgage haciz krizi, iltihap toplamayı ve ekonominin geri kalanını harap etmeyi sürdürüyor.

Yani Wall Street protestocularının öfke duymak için bol sebebi var. Peki sistemin bağrından ne tür bir reform çıkaracak?

Siyasetin başaramadığı

Wall Street yerden göğe kadar hak ettiği türde bir öfkeye nihayet mazhar olurken demokratik yollardan seçilmiş yetkililer, sistemin ziyadesiyle ihtiyaç duyduğu neviden ciddi reformları kucaklamaktan hâlâ ışık yılı uzakta.

Bankacılar, kamuoyu kararlı biçimde aleyhlerine dönene ve demokratik yollardan seçilmiş liderler önderlik etmeye karar verene kadar büyük bir güce sahip. Bu protestolar uzun süredir geliyorum diyordu; korkarım ki sistemin ihtiyaç duyduğumuz köklü reformları hayata geçirmesi çok daha uzun süre alacak.

* The Huffington Post, Tercüme: Radikal



Bu haber 699 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,031 µs